ويكيبيديا

    "أغراض" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • eşyaları
        
    • eşyalarını
        
    • şeyler
        
    • eşya
        
    • eşyalarının
        
    • eşyalar
        
    • eşyası
        
    • şeyleri
        
    • eşyalarına
        
    • şeylere
        
    • eşyalarıyla
        
    • eşyaların
        
    • ait
        
    • ürünleri
        
    • malzemeleri
        
    Bu beşik de diğer bütün bebek eşyaları gibi üreticisi tarafından geri çağrılmış. Open Subtitles على أي حال, سيتم عزل السرير مع كثير من أغراض الطفل القديمة الأخرى
    Az bulunur eşyaları bulmasına, araştırma yapmasına... ve cevaplar bulmasına yardım ettim. Open Subtitles لقد ساعدته بالحصول على أغراض نادرة، في البحث عن معلومات وإيجاد أجوبة.
    Hayır, hayır, yapma. Bir centilmen her zaman hanımefendilerin eşyalarını taşır. Open Subtitles لا , لا , هيا , النبلاء دائماً يحملون أغراض السيدات
    Ron Beebe, Giles'ın eşyalarını çalmaya çalıştığı için öldürüldü. Open Subtitles قُتِلَ رون بيبي لأنهُ كانَ يُحاولُ سرقةَ أغراض جايلز؟
    Gerry'ye ait şeyler var, giysiler filan, toplamaya başladım ama bitiremedim. Open Subtitles بالطبع لقد بدأت في تعئبة أغراض جيري ولم أستطيع أن أنهيها
    Şahsi eşya yok. Hapisten çıktıktan sonra hayat kurmakla hiç ilgilenmemiş. Open Subtitles لا أغراض شخصية، لم يهتم ببناء حياة بعد خروجه من السجن.
    Gördün mü? Çok ama çok uzun süredir.. ..bu tür eşyaları biriktiriyordum. Open Subtitles رُحت أجمع أغراض كهذه منذ زمن طويل جدًّا وخططت لهذه اللحظة قرونًا.
    Yatağı her zaman derli topludur. Ne çantası burada, ne de eşyaları. Open Subtitles سريره دائماً مرتب , لا توجد أغراض ولا حقائب
    Onun evinde erkek giysileri ve eşyaları bulduk da. Open Subtitles وجدنا ملابس رجال و أغراض شخصية في منزلها
    Ya bebeğin eşyaları her yeri kapladığı için kurdele çekmecesinde yer kalmazsa? Open Subtitles ماذا إن لم يتّسع المكان لدرج أشرطة... لأنّ أغراض الطفل... ستملأ المكان؟
    Oh, şey. Ben en iyisi Jane'nin eşyalarını gemiye götüreyim. Open Subtitles حسناً، يحسن أن أنقل أغراض جين إلى السفينة
    Dahası var. Bir numaralı, yaşlı kadının eşyalarını satın alanın evini gösterdi. Open Subtitles بل أفضل من ذلك عندما أخذني الأول بالسيارة على المنزل حيث باعوا أغراض السيدة
    Jason'ın eşyalarını karıştırmak dedektiflik yetkin kapsamında değil. Open Subtitles لا أعتقد أن تفتيش أغراض جايسن من صلاحيتك
    Paula teyzenin eşyalarını getirdim. Parti verdiğini bilmiyordum. Open Subtitles لقد أحضرت أغراض خالتي باولا لم أكن أعلم أنك تقيمين حفلة
    Eski bir şiir kitabı. Burada epey tuhaf şeyler var. Open Subtitles إنه كتاب قديم مُقفّى، كما توجد هنا أغراض غريبة كثيرة.
    Yukarıdaki bir odada giysiler var. Çizmeler! Sadece bir erkeğin giyeceği şeyler! Open Subtitles ملابس في الغرفة العلوية، أحذية، أغراض لا يستخدمها إلا الرجال
    Tüm gemiler dini eşya kaçakçılığı yapmadıklarını gösteren belge için aranırdı. Open Subtitles تم تفتيش جميع السفن للتأكد من عدم تهريبها أي أغراض دينية.
    Üzgünüm, ama burada işler biraz karışık. Babam, annemin eşyalarının üstesinden gelemiyor. Open Subtitles آسف، الوضع هنا مزري فوالدي لم يتعامل مع أي من أغراض أمي.
    Geri dönüştürülebilir eşyalar buldum. Open Subtitles لاحظتُ بأنّ لديك أغراض في القمامة من الممكن إعادة إستخدامها ثانيةً
    Ve sıra 32 numarada. Bay Holbrook'un kişisel bir eşyası. Open Subtitles الآن ,إلى السلعة 32 أغراض السيد هولبروك الشخصية
    Sadece bir sürü yatırım şeyleri. Ön bilgi. Open Subtitles إنها مجرد أغراض استثمارية وخلفيات معلوماتية
    İnsanların eşyalarına dokunarak imgelemler görüyorsun, ha? Open Subtitles إذاً، لتحصل على الرؤى بحق عليك لمس أغراض الناس، أليس كذلك؟
    Onlar uykudayken evdeki şeylere dokunmanın yanlış bir şey olduğunu öğrenmiştim. Open Subtitles تعلمت أنه من الخطأ لمس أغراض المنزل عندما يكونون نياماً
    Melek Katili eşyalarıyla ilgili müzayedeler buldun mu? Open Subtitles هل تمكنت من ايجاد اي من المزادات على أغراض صانع الملائكة؟
    O sırada, bir dost, bir dostunun çekicini kaybedecek ve gençler, babalarından kalan ve babalarının bir gece evvel saat sekiz gibi oraya koyduğu eşyaların yerini bilmeyecek. Open Subtitles في تلك الأوقات, سيفقد الصديق مطرقة صديقه ولن يعرف الصغار أين أغراض أبائهم
    Kasabadaki tüm mağazalara kullanılmış ürünleri iade ettiğini biliyoruz. Open Subtitles سمعنا أنك تعيد أغراض مستعملة لمتاجر بمختلف المدينة
    Yeni gece kulübü işimiz için harika büro malzemeleri aldım. Open Subtitles دوغ ، لقد حصلت على أغراض جيدة من أجل عملنا في مجال النوادي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد