"ألعب" - ترجمة من عربي إلى تركي

• oynuyorum
• oynamak
• oynamıyorum
• oynuyordum
• oynarım
• oynamam
• oynardım
• oynayacağım
• oynamayacağım
• oynarken
• oynamadım
• oynamayı
• oyna
• oynadım
• oynamamı

Ben işlemediği bir suçtan dolayı ölüme mahkum olan bir adamın kardeşini oynuyorum
ألعب دور رجل محكوم على أخيه بالاعدام لجريمةٍ قد يكون فاعلها أو لا

Bütün bunlardan sonra da... senin gibi beysbol oynamak istiyorum.
وبعد أن أفعل كل ذلك أريد أن ألعب البيسبول مثلك

- Sadece bilmeni isterim ki burada bir tür oyun oynamıyorum.
أريدك أن تعرفي أنني لا ألعب أي نوع من الألعاب هنا

Bilardo oynuyordum, Larry'nin yerinde. Oraya gittiğimde saat 22:00 gibiydi.
كنت ألعب البلياردو في قاعة ليري وصلت هناك عند العاشرة

Oynadığın tüm oyunları ben de oynarım daha iyi oynamak dışında.
ألعب نفس كل الألعاب التي تلعبها، إلا إني ألعبها بشكل أفضل.

O geri zekâlıya binlerce kere söyledim. Sebt günleri asla oynamam.
لقد أخبرت ذلك النـّازي ألف مرّة أنني لا ألعب يوم الشابوث

Ben poker oynuyorum. O, "Go Fish" oynuyor ve sanırım aç.
أنا ألعب البوكر، وهذا يلعب لعبة صغيرة، وأعتقد بأن هذا جائع.

Onunla oyun oynuyorum. Bu senin için, Güzel Çocuk. O parlak sarı burnuna!
أنا ألعب معه فحسب، هذا لك أيها الفتى الجميل ذو الأنف الصفراء اللامعة.

Gördüğüm kadarıyla, gerçek anlamda değişiklikler yapabilmek için, uzun bir oyun oynuyorum.
كما أرى فانني ألعب على المدى البعيد من أجل تغيير حقيقي هنا

Ve yarın onunla oynamak zorundayım, yoksa artık bizden almayacak.
وأنا يجب أن ألعب معه غداً , أو سنخسر الحساب

Aklına oyun oynamak ve ve kendine fazla güvendiğin için.
ألعب بعقلك قليلاً ليعطيك ثقة مزيفة شيء من هذا القبيل

Bu yüzden poker oynamıyorum ya da hamile kadınlarla konuşmuyorum.
لهـذا السبب لا ألعب الورق أو أتحدث إلى النسـاء الحوامـل

Omurlarım kilitlendiğinde golf oynuyordum. Biraz sancıdı ama oynamaya devam ettim.
كنت ألعب الجولف و انحشر نعلي تألمت قليلاً لكنني استمريت باللعب

Bu sezon, bilemedin bir sonraki sezon da bir şey olmadan oynarım, ama kimse kesin olarak bir şey söyleyemiyor.
ربما أستطيع أن ألعب هذا الموسم أو حتى الموسم القادم , ويكون بخير لكن لا أحد يمكنه التأكد من هذا.

Yedek oyun kurucuyum. Genelde Street oynar, ben pek oynamam.
أنا الظهير الرباعي الإحتياطي ستريت يلعب، انا لا ألعب كثيرا

Ben de eskiden misket oynardım. Onlara özel isimler verirdik.
كنت ألعب بالبلي، وكنا نطلق عليها أسماءً مميزة

Şu oyunu oynayacağım. İkiniz de benim hakkımda bir şarkı yazacaksınız.
أنا ألعب هذه اللعبة كل منكن عليه أن يؤلف لي أغنية

Artık oynamayacağım. Birkaç kız çağıralım.
لاأريد أن ألعب دعونا نتصل على بعض الفتيات

Golf oynarken kramponum takıldı. Biraz ağrıdı, ama oynamaya devam ettim.
كنت ألعب الجولف و انحشر نعلي تألمت قليلاً لكنني استمريت باللعب

Daha önce hiç oynamadım ama bunun bize engel olması gerekmez, değil mi?
حسناً، أنا لم ألعب من قبل أبداً لكن ما المانع؟

Orada olduğu süre boyunca benim gurum oldu ve Seymour bana hem sinekleri sevmeyi hem de bilimle oynamayı öğretti.
لقد كان عرابي ومرشدي وعلمني أن أحب الذباب وأن ألعب مع العلم

En iyi oyunumu oynamam şart değil. Ayrıca sen nasıl oynarsan oyna... ..seninle oynamak bir zevk olur.
ليس على أن ألعب أفضل ما عندى الى جانب أن اللعب معكم

Bugün sınavım var ve ona çalışmak yerine bütün gece seninle oynadım.
ماذا أفعل لدى أمتحان اليوم وكنت ألعب معك بدل من إنهاء مذاكرتي

Şu an beni kandırmaya çalışıyorsun, çünkü oyunu oynamamı istemiyorsun.
أنت تحاول خداعي بهذه لأنك لا تريدني أن ألعب بلعبة الفيديو