Ed Force One'da 40.000 mil yol alacağız ve onları 4 kıtaya yayılmış 12 ülkede 21 konser verirken izleyeceğiz. | Open Subtitles | في 757 ایرون مایدن القطاع الخاص. اد قوة واحدة. ومشاهدتها تلعب المدن 21 في 1 2 البلدان عبر 4 قارات. |
Ed'i tekrar buraya getirip, ona kızının lezbiyen olduğunu söyleyebilir miyiz? | Open Subtitles | هل نستطيع ارجاع اد هنا و نقول له ان ابنته شاذة |
Ama eğer Ed'i, öfkesini bastırabilecek bir tür sihirli çözüme ikna edebilirsem inanacaktır ve daha az öfkeli hissedecektir. | Open Subtitles | لا لا لكن اذا استعطت اقناع اد ليأخذ بعض من الرصاصة السحرية لتكبح غضبه ويصدق هذا ويشعر بغضب اقل |
Yani, çok önemli bir değişim, artık, Ed Glaeser gibi ekonomistler ve çevreciler diyorlar ki insanoğlu tahrip eden bir türdür. | TED | إذن هو تحولاً جوهريا، والآن لديك علماء البيئة وعلماء الاقتصاد مثل اد جلايسير يقولون ان نحن جنس بشري مدمر. |
Ed aşağıda Bobby ile biraz sorun yaşıyor. | Open Subtitles | سعيد انى شوفتك. اد بيقضى وقت صعب مع بوبى. |
Ed, teyzen geciktiğimiz için çok üzülecek. | Open Subtitles | أوه,اد,ستكون عمتك خائبة الامل لاننا متأخرين |
Ed, neden bu kurslara gittiğimle ilgili en ufak bir fikrin var mı? | Open Subtitles | اد, هل لديك اي فكرة لماذا كنت اذهب الى تلك الصفوف؟ |
Gidelim Ed. Unutma, bizi görmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | بسرعة يا اد وخد بالك لازم ميعرفش اننا بنراقبه |
"Sapık"taki Anthony Perkins karakteri Ed Gein'den esinlenmiştir. | Open Subtitles | ان شخصية آنتونى بركنز النفسى كانت مبنيه على اد جين |
Koca Ed ve Danny Boy bayağı korkutucu olabiliyorlar. 10 kilo ter döktüğünü söyleyebilirim. | Open Subtitles | اجل , بيج اد وداني احيانا يكونون مخيفين جدا |
Yalnız olursan, seni bulacak. - Evet. - Ed, ben Danny. | Open Subtitles | كوني هناك منتصف الليل اذا كنتي لوحدك سيجدك نعم اد , انه داني. |
Ed Asner ile bundan uzun süre duşta kaldım. | Open Subtitles | لقد اخذت حماما مع اد اسنر فى مدة اطول من هذة |
- Ed Lindley, sendika başkanı,bu yüzden suçlandı. | Open Subtitles | اد ليندلي ، رئيس الاتحاد اتهم بسبب تلك المقالة |
Ed, Mustang'in lastiklerini tak ve arka koltuktaki yılanı dışarı at.-- | Open Subtitles | اد ، ضع العجلات على الـ موستانغ وأخرج تلك الأفعى المشعرة من المقعد الخلفي |
Geçtik onları, Randy! Neredeyse bitirdik! Sana sigarayı bırakmanı söylemiştim, Ed! | Open Subtitles | نجحت راندي، نكاد نصل أخبرتك أن تقلع عن التدخين اد |
Ed beni arayıp bebekle ilgili problem olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | اد قال بأنه يواجه بعض المشاكل مع الطفلة لذا اتصل بي وقدمت |
Aslında dün Ed Russell adında biri öldürüldü biz de kimin yaptığını bulmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | لقد كان هناك شخص قتل أمس اسمه اد روسيل ونحن نحاول أن نعرف من قام بذلك |
Ed onun bilgisayarını almak istiyordu o da çok kızmıştı. | Open Subtitles | اد كان يريد أن يأخذ كمبيوتر مايك ومايك كان غاضبا جدا |
Ed Russell hayatı boyunca ailesi için çalıştı. | Open Subtitles | اد روسيل كان يعمل طول حياته من أجل أن يزودهم بما يحتاجون |
Yani, ya test yanlış ya da Ed'den aldığımız deri parçasında iktiyozis yoktu. | Open Subtitles | اذا .. اما أن الاختبار فشل أو أن الجلد الذي على اد بطريقة ما |
Bu iyi, Ade. Seni görmek çok güzel. | Open Subtitles | هذا جيد اد , وانه لجيد ان اراك |