ويكيبيديا

    "الشاهد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Tanık
        
    • tanığı
        
    • tanığın
        
    • şahit
        
    • Tanığa
        
    • tanıkla
        
    • şahidi
        
    • tanığımız
        
    • tanıklık
        
    • şahidin
        
    • tanığım
        
    • Tank
        
    • şahidim
        
    • tanıktan
        
    • tanığınız
        
    Bu Tanık ile Michael Corleone arasında hiç tampon kişi olmamıştır. Open Subtitles هذا الشاهد لم يكن بينة و بين مايكل كورليونى أى وسطاء
    Telefonlarımı açmayan bir Tanık var. Evine gidip ona sürpriz yapacağız. Open Subtitles هذا الشاهد كان يتجاهل الرد على مكالماتى سنفاجئه بالذهاب الى منزله
    Tanık, gri ve çift yırtmaçlı ekose giydiğini söyledi. Ne haltsa artık. Open Subtitles أجل، الشاهد قال بأنه كان رمادي، مفتوح مزدوج منقوش، مهما كان ذلك.
    tanığı gördükten sonra onun görünüşü ve duruşunu inceledikten sonra patolojik önyargılı olanın bayan olduğu kanaatine varmak gerekir. Open Subtitles وذلك بعد رؤية الشاهد و مظهره, وقدرة تحمله وانا اميل الى الأعتقاد ان تصرفات وسلوك السيدة هى المرضيّة وليست تصرفاته
    Lordum, itiraz etmek zorundayım. Saygın dostum tanığın ağzına kendi sözlerini yerleştiriyor. Open Subtitles سيدى ، اٍننى أعترض ، اٍن صديقى يضع الكلمات على فم الشاهد
    Şimdi de Helena Robertson'ın ismini şahit diye gazetelerde okuyor. Open Subtitles الآن هو قراءة اسم هيلانة روبرتسون مثل أنها هي الشاهد.
    Otelin önünde 97 dakika boyunca oturan Tanık daha sonra bir yangında ölüyor. Open Subtitles الشاهد الذي جلس أمام الفندق لـ97 دقيقة, و مات لاحقاً في حادث حريق
    Bu Tanık, yeni baba olmuş biri ve işini kaybetmiş. Open Subtitles الشاهد , هذا الاب الجديد , لقد خسر وظيفته لتوّه.
    Tanık, Ricky Waters, askerlere, ayaklanmaya karşı koyma teknikleri öğretiyordu. Open Subtitles هذا الشاهد ريكي ووترز يدرب الجنود على طرق محاربة المتمردين
    Bir Tanık, Crowe'un yasa dışı dövüşlere katıldığını söyledi. Mantıklı. Open Subtitles الشاهد يقول أن كراو كان متورطا فى قتال غير شرعى
    Demek istiyorsunuz ki, Tanık Michael Catalani'nın durduğunu söylediği yerde. Open Subtitles أتقصد حيث كان الشاهد مايكل كاتالاني قد شهد أنه واقف؟
    Tanık, kendi zamansız ormanında ölümsüz olmayı arzuluyor ama zamanı yok ettiğini ölen ve yaşayan şeylerin bir arada olduğunu bir düşünsene. Open Subtitles الشاهد يريد أن يكون خالدا في غابته السرمدية لكن أيمكنك تصور تدمير الزمن بعينه و كل ما سيبقى سوف يموت و يحيى
    Sanırım cinayet zamanı bölgeden ayrılan bir aracı gören Tanık var. Open Subtitles الشاهد رأى سياره تغادر المنطقه في الوقت الذي وقعت فيه الجريمه؟
    Buraya Tanık'ı öldürmek için değil Anne'yi öldürmek için geldim. Open Subtitles لم آتي إلى هنا لقتل الشاهد أتيت هنا لأقتل أمه
    İlk Tanık. İlk Tanık. Herald, ilk tanığı çağır. Open Subtitles الشاهد الأول، الشاهد الأول هيرالد، استدعي الشاهد الأول فأر آذار
    Bana bıraktığınız tek tanığı kendi tarzımda sorgulamama izin vermelisiniz. Open Subtitles يجب عليك السماح لى باستجواب الشاهد الوحيد الذى قمتم بتركه فى طريقى
    Biraz su bul ve bu iğrenç tanığı yıkayıp çıkar ellerinden. Open Subtitles احضر بعض المياه وأزل هذا الشاهد الوسخ عن يديك
    tanığın söylediğine göre, oradan itibaren gidecekleri yere kadar 720 kilometre yolları varmış. Open Subtitles من هناك قال الشاهد أن عليهم قطع مسافة 450 ميل ليصلوا إلى وجتهم
    tanığın söylediğine göre, oradan itibaren gidecekleri yere kadar 720 kilometre yolları varmış. Open Subtitles من هناك قال الشاهد أن عليهم قطع مسافة 450 ميل ليصلوا إلى وجتهم
    Şimdi 15 yaş daha yaşlı, ama şahit'in verdiği tanımlamayla hala eşleşiyor. Open Subtitles إنه أكبر بـ15 سنة الآن, لكن الوصف الذي أعطاه الشاهد مايزال متطابقاً.
    Beni görmeye gelirken, Tanığa sopayla vuruldu Open Subtitles و فى طريقه لمقابلتى يتم ضرب الشاهد بهراوه
    tanıkla görüşmek istiyorsun. Ve izin almak için Bölge Savcısı'nın peşinde dolanmak istemiyorsun. Open Subtitles تريد التحدث مع الشاهد, ولا تريد خوض كل ذلك الطريق للحصول على التصريح
    Ancak diğer görgü şahidi komada Glasgow ölçeğiyle 3. derecede uyuyor. Open Subtitles ليس صحيحاً , لأن الشاهد الوحيد في غيبوبه وحالته ميئوس منها
    Trent'i tanıyan ve arabada olduğunu bilen bir tanığımız var. Open Subtitles لدينا الشاهد الذي يمكن معرف ترينت ، ووضعه في السيارة.
    Ve matematiğim yanılmazsa, onun ölümüne de tanıklık edeceğiz . Open Subtitles واذا كان الحق لم يتم بعد نحن الشاهد لوفاة ذلك
    şahidin savunmadaki Danell Heywood'u göstererek tanımladığı lütfen kayıtlara geçsin. Open Subtitles فل يسجل المحَضر الجلسة تعبير الشاهد ميّزَ المتهمُ دانيل هيوود
    tanığım davadaki gerçeklerle ilgili eşsiz bilgilere sahip bir pozisyonda. Open Subtitles هذا الشاهد في موضع ليكون لديه معرفه بحقائق تلك القضية
    Tank sizin. Open Subtitles - لايمكنني تحمل هذا - الشاهد لك، سّيد لودويك
    Ve Tanrı şahidim olsun ki bu bülten mutlaka yayınlanacak. Open Subtitles وسأضع هذا في نشرة الأخبار والله الشاهد سيكون هناك نشرة إخباره
    Güya yer elmasını öldürdüğünü gören bu tanıktan fazlasını yaptığın kesin. Open Subtitles بالتأكيد أكثر من هذا الشاهد الذي يزعمون بانه رأك تقتل البطاطسه
    Yönetmem gereken 30 arama emri var. Umarım tanığınız buna değmiştir. Open Subtitles لدى 13 وثيقة إعتقال لتنفيذها فى المدينة أتمنى أن يكون الشاهد يستحق ما فعلتموه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد