Böyle bir çarpışmanın yankısı evrendeki erken Büyük Patlama döneminden kalma bir radyasyon çorbası olan kozmik mikrodalga arka planında görülebilir. | TED | قد يظهر صدى تصادم مماثل في إشعاع الخلفية الميكروي: فيض من الأشعة تقطع الكون والتي تعتبر بقايا من حقبة الانفجار العظيم. |
(Video) Sayın Başkan, Bay Mitchell, sizin nezdinizde, ekonomimizde neyin yanlış gittiğini incelemek, Büyük bir zevk ve onur. | TED | السيد: رئيس الجلسة، السيد: ميتشل، لمن دواعي السرور والشرف العظيم أن أجلس امامكم لفحص المشاكل التي يمر بها اقتصادنا. |
Böyle bir evren tanımını yapan teori Büyük Sıçrama olarak biliniyor. | TED | إن النظرية التي تُوصِّف هذا الكون تعرف باسم نظرية الارتداد العظيم. |
Geri çekil Yüce ben, kendimden yetmiş üç kat daha Büyük aslana saldıracağım. | Open Subtitles | إرجعوا للخلف بصفتي العظيم فقد أمسكت بالأسد الذي يبلغ 73 ضعفاً من حجمي |
Amerika ve Avrupa'da oda müziği çaldım, Charlie Bird diye harika bir jazz piyanistiyle birkaç yıl turnelere gittim. | TED | عزفت الموسيقى المسرحية في جميع أرجاء أمريكا و أوروبا، وتجولت لسنوات قليلة مع عازف غيتار الجاز العظيم تشارلي بيرد. |
Şakaydı. Umurumda olan şey o Muhteşem beyninin boşa harcanması. | Open Subtitles | أمزح فقط, أهتم فقط بهذا الدماغ الكبير العظيم الذي سيهدر |
Büyük Firavun, halkımız tarafından size 700 büyükbaş hayvan getirildi. | Open Subtitles | الفرعون العظيم, 700 رأس ماشية تم أحضارها اليك من شعبنا. |
Ve böylece, Büyük ulusumuz adına doğa harikalarından birini ithaf etmenin gururunu yaşıyorum. | Open Subtitles | و هكذا ، نيابة عن الكومنوولث العظيم إننى فخور بإهداء إحدى عجائب الطبيعية |
Büyük Efendimiz, kumandanın odasında uyuyacaklar, bu yüzden o, burada kalacak. | Open Subtitles | ينام السيد العظيم بغرفة سيدنا ولذلك لا بد أن يرتاح هنا |
Büyük Efendi'nin şüphe duyduğu iki kumandan kendilerini öldürmeye zorlandılar. | Open Subtitles | فهناك قائدان، ممن شك بهما السيد العظيم أجبرا على الانتحار |
Büyük Yılan battı. Bu gemiyi de mi çarpmak istiyorsun? | Open Subtitles | القائد العظيم قد غرق أتريد ان تغرق تلك السفينة ايضا |
Bu Büyük kralın herşey için vakti var, bir insan olmaktan başka. | Open Subtitles | هذا الملك العظيم لديه وقتاً لكل شئ فيما عدا الوقت ليكون رجلاً |
Şeyh Ali İbrahim arkadaşım ve Büyük emir, Muhammed el-Hayır, beklenen gerçek Mehdi olarak beni tanıdığını kabul etti. | Open Subtitles | الشيخ على ابراهيم قد استحث من قبل صديقى الامير العظيم محمد الخير ان يعترف بى كالمنتظر ، المهدى الحقيقى |
Ben bu kadar Büyük bir adamın yok olduğuna inanmakta zorluk çekiyorum. | Open Subtitles | أنا ممانع لإعتقاد ذلك سوء الحظ أنهى حقا مثل هذا الرجل العظيم. |
Balıkçılar onu öldürmek isteyecektir. Michael elimizde Büyük beyaz var. | Open Subtitles | سيحاول الصيادون قتلها ,مايكل لقد جلبنا لأنفسنا القرش الابيض العظيم |
Bu Büyük gezegende hepimizin kendi potansiyelimizin küçük bir parçasıyla beraber yaşadığımız gerçeğini gördüm ve tamamen canlanmış hissediyorum. | Open Subtitles | وأشعر بانتعاش شديد ودهشة مجددة من ادراكي بأن جميعنا على كوكب الأرض العظيم نعيش على جزء بسيط من امكانياتنا. |
Ben de ibnenin gözünün ferinin içine bakıp "O kadar Yüce olamaz. | Open Subtitles | لذا نظرتُ لذلك اللعين في عينيه، وقلت، لن يكون بذاك الشرف العظيم |
Yüce Tanrı'nın huzurunda bu mahkemede görev yapan jüri üyelerinin duruşma saatine kadar güvenli ve uygun bir yerde tutulacağına yemin ederim. | Open Subtitles | اقسم بالله العظيم ان احافظ على هيئة المحلفين فى مكان مناسب ومنفرد |
Hatırlıyor musunuz o harika sahneyi, salın üstünde, Huck'ın ne yaptığını? | TED | تذكرون ذلك المشهد العظيم من العوامة , اتذكرون ماذا فعل هاك؟ |
Buraya gelip, Muhteşem Matthew Wade'ı mahvederken beni seyretmesini söyledim. | Open Subtitles | اخبرتها ان تجيء هنا كي تشاهدني اهزم العظيم ماثيو ويد |
Eğer sözlerin Ulu Hakan'ın kulağına gidecek olursa fena halde kırbaçlanırsın! | Open Subtitles | يا عبد ، ستجلد إذا بلغت كلماتك مسامع الخان العظيم |
Bilimin en güzel yanı da her zaman zanlıyı aydınlatmasıdır! | Open Subtitles | الشيء العظيم حول العِلْمِ بأنّه يُسلّطُ الضوءَ دائماً على الموضوعِ. |
Kudretli Tanrı'ya dua edelim ki aramızda şeytani bir ruhun varlığından şüphe duyacağımız hiçbir neden yoktur... | Open Subtitles | نحن نصلي لربنا العظيم أن لا تكون هناك أسباباً تدعونا للإشتباه بوجود روح شيطانية بيننا |
Sen benim mükemmel evime bakıyorsun. Ben de o karanlık şeye! | Open Subtitles | أنت تنظر إلى بيتي العظيم وأنا أنظر إلى ذاك الشيء المظلم |
Kültüromik ile ilgili müthiş olan şey bunu herkesin yapabiliyor olması. | TED | الأمر العظيم بخصوص الكلتروميكس هو أن الجميع يمكنه القيام بذلك. |
Einstein'in genel izafiyet teorisinin en önemli sonuçlarından biri evrenin, 13.8 milyar yıl önce, Big Bang'den bu yana, uzay ve zamanın hızla büyüdüğünü ortaya koymasıydı. | TED | واحدة من أهم نتائج نظرية إينشتاين العامة للنسبية كان اكتشاف أن العالم بدأ نتيجة تمدد مفاجئ للفضاء والوقت منذ 13.8 مليار سنة خلت والمسمى بالإنفجار العظيم. |
Başardığımız muazzam şeyleri korumak için canımı feda etmeye hazırım. | Open Subtitles | وانا مستعد ان أهب حياتى لحماية العمل العظيم الذى قمنا به |
koca ülkemizdeki bir sürü alışveriş merkezi içinden o gelmek için burayı seçiyor. | Open Subtitles | من كل المجمعات في البلد العظيم الذي لنا اختار ان يأتي الى هنا |
Çin Seddi'ni gördüm, yemeklerinden yedim, yerel halktan birisiyle bir çocuk yaptım. | Open Subtitles | شاهدت سور الصين العظيم وتناولت الطعام فيه وأنجبت طفلاً من فتاة صينية |
Tanıdığım tek Koreli olan sen The Great Gatsby kitabı hakkında deneme yazmam için benimle 50 dolara anlaşıyorsun ve buna rağmen bir kez daha, önceden anlaşmaya vardığımız ücretimi düşürmeye çalışıyorsun. | Open Subtitles | أنه أنت الكوري الوحيد الذي أعرفه قام بصفقه بخمسين دولار لمقال أصلي عن العظيم |