ويكيبيديا

    "بعيداً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • uzaklara
        
    • onu
        
    • dışında
        
    • yere
        
    • çok
        
    • ileri
        
    • kenara
        
    • çekip
        
    • uzun
        
    • başımdan
        
    • ayrı
        
    • geri
        
    • kadar
        
    • alıp
        
    • dışarı
        
    Beni bir daha asla bulama diye babam bizi uzaklara götürecek, korkuyorum. Open Subtitles إن والدي يريد أن ينقلنا بعيداً كي لا تجدني أبداً وأنا خائفة
    ÜItimatomları sevmiyorsun diye onun uzaklara gitmesine izin mi vereceksin? Open Subtitles أنتِ علي وشك جعله يذهب بعيداً لانك لا تحبين الإنذارات
    Senden, bana bir iyilik yapıp, onu Casablanca'dan çıkarmanı istiyorum. Open Subtitles سأطلب منك خدمة. استخدم الخطابات لترحل بها بعيداً عن هنا.
    Sonuncusu: kıyafeti giyip çıkarmak için geleneksel kafa kısmından çıkarma dışında farklı yollar. TED أخيرا: طرق بديله لارتداء وخلع الملابس، بعيداً عن الطريقة التقليدية من فوق الرأس.
    Hayır, emniyette olabilmen için birkaç günlüğüne seni başka bir yere götürüyorum. Open Subtitles ? , أنا فقط أستعمل مخبأ بعيداً بعض الأوقات لبضعة أيام لحمايتكي
    Aynı zamanda, burada modern ürünleri üretmek için birçok imkanımızın olduğunu düşünüyordum, etnik olmayan, daha çok modern ürünler... TED في نفس الوقت، كنت أفكّر، حسناً هناك الكثير من الإمكانيات هنا لإنتاج سلع معاصرة بعيداً عن الإثنية، وأكثر معاصرة
    Ve fazla ileri gitmeden önce bu işi bırakmanı istiyorum. Open Subtitles وأنا أقول لكِ، ووقفِ هذا قبل أن يذهب بعيداً جداً.
    Kişisel görüşlerimi bir kenara bırakırsak, fon kaynağına erişimini engelleyemem. Open Subtitles بعيداً عن مشاعري الشخصية لا أستطيع تغيير شروط صندوقك الإئتماني
    Soru sorulmasını istiyorsun, nereye gittiğini beğenmediğin zaman, çekip gidiyorsun. Open Subtitles لقد رحبتى بإستقبال أسئلة وحينما لم تميلى إليها فررتى بعيداً
    uzaklara gidelim. Bu gece olmasa da önümüzdeki hafta sonlarından birinde. Open Subtitles هل ستذهبين بعيداً, لا أقصد الليلة, لكن في أحدى الأسابيع القادمة
    Hafta sonu için uzaklara gideceğin söyledin Belkide bir tatile Open Subtitles وقلت أننا سنذهب بعيداً في العطلة، ربما نذهب في رحلة
    Bir gün seni, hakettiğin hayatı yaşatmak için, seni uzaklara götüreceğime söz vermiştim. Open Subtitles لقد وعدتكِ بأنه يوماً ما ساَخذكِ بعيداً عن هنا ومنحكِ السعادة التي تستحقينها
    Senden, bana bir iyilik yapıp, onu Casablanca'dan çıkarmanı istiyorum. Open Subtitles سأطلب منك خدمة. استخدم الخطابات لترحل بها بعيداً عن هنا.
    İblis atın pisliğini temizlemenin dışında birşeyler yapıyor olmak istiyorum! Open Subtitles أريد أن أفعل أى شئ بعيداً عن الخيول الشيطانية المقززة
    Buldum. onu kaçıracağız. Kaçıracağız ve uzak bir yere bırakacağız. Open Subtitles سنختطفه, سنختطف الكلب ومن ثُمّ سنذهب به بعيداً عن المدينة
    İnsanlar şu anda 50 doları almayı bir ay beklemeye yeğliyor, ama bu karar çok uzak gelecekte değilse. TED لدينا النزعة نحو إختيار 50 دولاراً الآن بدلاً عن الإنتظار لشهر، لكن ليس اذا كان القرار بعيداً في المستقبل.
    Çünkü bir taraftan çok ileri gidip korkunç şeyler yapabilir. Open Subtitles لأنه من الناحية الأولى، يحاول الذهاب بعيداً بفعل أشياء فظيعة.
    Kendini işte daha iyi hissedeceğini sandığın için mutluluğunu bir kenara atıyorsun. Open Subtitles وترمين سعادتك بعيداً عنك لأنك تعتقدين أن ذلك سيجعلك أفضل في عملك.
    İkimiz de aynı şeyi hissetmedik diye sinirlendi ve çekip gitti. Open Subtitles فقط لأننا لم يكن لدينا نفس التجربة بالضبط غضب وذهب بعيداً
    Kralın işi için uzun yol geldim ve kalan gümüşüm 60'dan fazla değil. Open Subtitles سافرتُ بعيداً لشئون الملك وتركت الفضة .. لا تُساوي أكثر من 60 وحدة
    Gidin başımdan.Size söylemiştim rahatsız edilmek istemiyorum. Open Subtitles اذهب بعيداً قلتُ لك لا أريد أن يزعجني أحد
    İlişkimiz karmaşık ve zorlayıcıydı ve 14 yaşında ondan ayrı yaşamam gerektiğine karar verildi. TED كانت علاقتنا معقدة وصعبة، وعندما كنت في الرابعة عشر، تم اتخاذ قرار بأن علي العيش بعيداً عنها.
    Albay Munro durur, ama General Webb anlaşmaya saygı gösterip askerlerini geri göndermeyecek. Open Subtitles الكولونيل مونرو قد يفعل لكن الجنرال ويب لن يحترم الاتفاقية ويرسل جنودهم بعيداً
    Umarım yanılıyorsundur, çünkü insanlar bu kadar uzağa giderse şehrin bu eski yerleşim yerindeki emlak fiyatları çok düşer. Open Subtitles أتمنى أن تكون مخطئاً لأن الناس إذا ذهبوا بعيداً هكذا ستتقلص قيمة العقارات القديمة فى هذا الجزء من البلدة
    Bu canavarın, bizden her şeyi alıp götürmesine izin vermeyeceğimden bahsediyorum. Open Subtitles أَتحدّثُ عن لا أَتْركُ هذا كُلّ شيءِ واردِ الوحشِ بعيداً عنّا.
    dışarı çıkmak için, güvenliği harekete geçirecek bir şey yapmalısınız. Open Subtitles للخروج عليك إفتعال حركة لجعل الامن بعيداً عنك وعلى تحرك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد