ويكيبيديا

    "بما فيه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Yeterince
        
    • dahil
        
    • bile
        
    • Yeteri
        
    • oldukça
        
    • onun
        
    • Gayet
        
    • dâhil
        
    • Bu kadar
        
    • onu
        
    • edecek
        
    • kadarı
        
    • olacak kadar
        
    • için neyin iyi
        
    Bu uygunsuz gerçek şu ki Yeterince hızlı bir ilerleme kaydedemiyoruz. TED الحقيقة المخجلة هي اننا لا نصنع تقدم سريع بما فيه الكفاية
    Önce Yeterince kötü muamele görüp, acı çekme profesörü olman gerekir. Open Subtitles تصبح مرفوساً لمدة طويلة بما فيه الكفاية، حتى تكون أستاذة الألم
    Buna ben de dahilim, sen de dahilsin. Hatta Carlos bile dahil! Open Subtitles بما فيه ، أنا، بما فيه ، أنت بما فيه ، كارلوس
    Burada onlar için bile şehirsel olarak bir zenginlik yok. TED انها ليست غنية بما فيه الكفاية للمدنيين للذهاب الى هناك.
    Gerçi sen onu tanıyorsundur, sen onu Yeteri kadar tanıyorsun! Open Subtitles ‫لا بد أن تعرف ‫انت تعرفها جيدا بما فيه الكفاية
    Eğitim oldukça basitti fakat çok önemli bir şeyi kaçırıyordum. TED كان التوجيه بسيطاً بما فيه الكفاية ولكنني كنت أفتقدُ شيئاً مهماً حقاً.
    Ne onun ne de bir başkası için Yeterince iyi olmayacağım. Open Subtitles لم أكن جيداً بما فيه الكفاية معها أو مع أي أحد
    Pek adil değil. Bu Gayet iyi bir tekne. Open Subtitles هذا ليس عادلاً بما فيه الكفاية, إنه حقاً قارب رائـع
    Her duygusal ve motivasyonel sistemde başımıza gelebilecek bir durum, buna seks dâhil. TED يحدثُ هذا في كل نظام عاطفي وتحفيزي لدينا، بما فيه الجنس.
    Bu kadar kolay kaçmana izin verecek kadar aptal mı sandın bizi? Open Subtitles أنت لا تعتقد أننا أغبياء بما فيه الكفاية لتركك تهرب بهذه السهولة؟
    "bak, Radha. bir ev yaptım" Gopal için de Yeterince büyük. Open Subtitles إنظرى يا رادها بنيت بيت كبير بما فيه الكفاية لجوبال أيضا
    Yeterince çalıştı. Ayrıca o yaşlı ve sahip olduğum yegâne şey. Open Subtitles لقد استخدم بما فيه الكفاية إنه عجوز، إنه كل ما أملك
    - Yeterince zenginim. Ben sadece kendi tersanemi istiyorum. Küçük kaygan şeyler. Open Subtitles انا ثري بما فيه الكفايه انا فقط اريد ان اتحكم في سفني
    Bazen seni hiç Yeterince sevememişim gibi geliyor... ya da çocukları. Open Subtitles أحيانا أشعر وكأنني لم أحبك أبدا أو الأطفال بما فيه الكفاية
    Buna öpücük de dahil ama kavgamızın bizden çok babamla ilgili olduğu belli. Open Subtitles ,بما فيه تلك القٌبلة ولكن أظن بأن مشكلتنا تتعلق بـ أبي أكثر منا
    Teorik olarak, bunları yeterli olarak programlayabilirseniz, Yeteri kadar ilginç şeyler yapabilirsiniz karmaşık yapılar da dahil olmak üzere. TED نظريا، إن قمت ببرمجة تلك بما فيه الكفاية، يجب أن تكون قادرا على القيام بأمور مثيرة للإهتمام وإنشاء بنية معقدة.
    Elimizdekilere karşı hiç minnettar değiliz onları kaybetmeyi bile düşünemezken üstelik. Open Subtitles نحن لا نهتم بما فيه الكفاية لما نمتلك، وما نكره خسارته
    Yanılıyorsam söyleyin Ajan Bristow ama daha dün Sloane'u yakalamak için Yeteri kadar uğraşmadığımızı söyleyen siz değil miydiniz? Open Subtitles صحّحني إن كنت على خطأ، لكن أمس أنت كنت تقف هنا المشتكي ذلك نحن لا نعمل بما فيه الكفاية.
    Sekiz yıldır Denny berberim olduğu için oldukça şanslıyım. TED كنت محظوطاً بما فيه الكفاية ليكون ديني حلاقي لمدة ثماني سنوات الأخيرة.
    Dr. Masters'ın, insanları seks konusunda eğitmek için ilk olarak size gelmesi onun ne kadar zeki olduğunu gösteriyor. Open Subtitles الدكتور ماسترز ذكي بما فيه الكفاية إذا رأى المساعدة في تثقيف الناس حول الجنس، فإنّه يجب أنْ يقصدكن أولاً.
    Gayet güzel oyalanıyor gibiydin Open Subtitles حَسناً، بَدوتَ مثل كَانَ عِنْدَكَ بما فيه الكفاية أَنْ تُؤكّدَ مَع،
    İşte burada gördüğünüz her şey 3B ile basılmış durumda, Amsterdam moda gösterisindeki bu ayakkabılar da dâhil. TED كل ما ترونه هنا قد طبع بأبعاد ثلاثة، بما فيه هذه الأحذية من عرض أزياء أمستردام.
    Meyvenin içindeki lifler vücuduma durması gerektiğini, Bu kadar yemenin yeterli olduğunu söyleyecektir. Open Subtitles الألياف التي بالتفاحه ستُعلم جسمي بالتوقف عن الاكل لقد تناولت بما فيه الكفايه
    Ona asla söylemeyeceksin, çünkü onu kaybedeceğini çok iyi biliyorsun. Open Subtitles أنت لَنْ تُخبرَيه، لأنك تَعْرفُين إنك ستَفْقدُيه بما فيه الكفاية
    Az önce kan verdi, ama yüzüne hücum edecek kadar daha varmış. Open Subtitles هي تبرعت بالدم وهي ما زالَتْ لديها بما فيه الكفاية ليحمر وجهِها.
    Pekâlâ. Sizi çok bilmiş kuşlar. Bu kadarı yeter. Open Subtitles حسناً ، أنتم طيور حكيمة هذا تمادى بما فيه الكفاية
    Yakınlarda olacak kadar şanssız her türlü gezegenin felâketi olacak kadar fazla. Open Subtitles إشعاعات كافية للتأثير على أي كوكب تعيس الحظ بما فيه الكفاية ليقترب
    - Çünkü seninle yaşıyoruz ve bu yüzden bunlara, kendin için neyin iyi olduğunu anlayana kadar ya da ben ölene kadar el koyuyorum. Open Subtitles -لأننا نعيش معك، لهذا السبب .. سأحتفظ بهذه إلى أن إمّا تصبحين.. ناضجة بما فيه الكفاية لتدركي مصلحتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد