- Buradan iyi görünüyorsunuz Abydos 1. - Abydos 1, tamam. | Open Subtitles | تبدون في حالة جيدة من هنا, أبدوس واحد أبدوس واحد, انتهى |
Bilmiyorum. Hepiniz benim için aynı halt gibi görünüyorsunuz, dostum. | Open Subtitles | لا أعرف أنتم جميعاً تبدون متشابهين بالنسبة لي يا رجل |
Güzel, gece her iki saatte bir uyanmanıza ragmen hepiniz çok iyi görünüyorsunuz. | Open Subtitles | حسناً، جميعكم تبدون بحالة جيدة بافتراض انكم كنتم تستيقظون كل ساعتين ليلة امس |
Hepiniz dondurma külahına benziyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم أيها الرفاق تبدون كما لو كنتم . حزمة من مخروط الأيس كريم |
Canavarla konuşma büyüsü yapıyorum ve "Merhaba iyi görünüyorsun." diyorum. | Open Subtitles | ألقي تعويذة التكلم مع الوحوش و أقول : مرحباً تبدون بشكل جيد |
Siz çocuklar bu kıyafetlerle.. ..çok hoş gözüküyorsunuz. | Open Subtitles | تبدون يا اولاد جيدين جداً بثياب الشرطه المستأجرين |
Resimlerinizdekinden çok farklı görünüyorsunuz. | Open Subtitles | أتعلم، أنتم لا تبدون قريبا الشبه ابداً بصورتكم |
Hepiniz masum görünüyorsunuz ama içinizden biri Demir Maymun. | Open Subtitles | أنت تبدون أبرياء ، ولكن واحد منكم هو القرد الحديدي. |
Bu arada ikinizde iyi görünüyorsunuz... bunu geçen gün de giymiştin öyle değil mi? | Open Subtitles | بالمناسبة حتى الإثنان تبدون محتشمين اليوم لَبستَ هذة البلوزة قبل اليوم أليس كذلك؟ |
Hepiniz otobüs bekliyormuşsunuz gibi görünüyorsunuz. | Open Subtitles | أيها الناس, أنتم تبدون كمن ينتظر الحافلة |
Bundan çok daha büyük görünüyorsunuz. Yani on dokuz, yirmi hatta yirmi bir. | Open Subtitles | تبدون أكبر من ذلك لقد إعتقدت 19 أو20 أو ربما 21 |
-Hepiniz aç görünüyorsunuz. -Doğanın güzelliklerinden denemeye ne dersiniz? | Open Subtitles | جميعكم تبدون جياع، كيف تحبّون البعض من طيبة الطبيعة؟ |
Hepiniz aç görünüyorsunuz. Doğa'nın nimetlerinden biraz ister misiniz? | Open Subtitles | جميعكم تبدون جياع، كيف تحبّون البعض من طيبة الطبيعة؟ |
Hepiniz de çok tatlı görünüyorsunuz bunu yaparken. | Open Subtitles | تبدون جميعكم جميلين و أنتم ممسكين بالأيدي |
Sizden isteyeceğim göreve gayet uygun görünüyorsunuz. | Open Subtitles | تبدون جميعا ذوي قدرات عالية، لذا سأكلفكم بمهمة صغيرة |
Hepiniz dondurma külahına benziyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم أيها الرفاق تبدون كما لو كنتم . حزمة من مخروط الأيس كريم |
Bak, siz gerçekten iyi bir aileye benziyorsunuz. Eminim bunlarıda atlatırsınız. | Open Subtitles | انظروا, تبدون كعائلة لطيفة أنا واثق أنكم ستحلون الأمر معاً |
Neden çok ciddi görünüyorsun? | Open Subtitles | ما الأمر كى تبدون بتلك الجدية أيها الرفاق ؟ |
Neyiniz var sizin.Çok istekli gözüküyorsunuz. | Open Subtitles | ما خطبكم يا شباب؟ تبدون أكثر حماساً على غير العادة |
Hepinizin iyice bir yıkanmaya ihtiyacı varmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | لقدمتها لكم لأنكم جميعاً تبدون و كأنكم بحاجة للإستحمام |
Kafanızı karıştırabilirim ama sevimli insanlar gibisiniz. | Open Subtitles | يمكنني القاء الكلمات عليكم لكنكم تبدون اناس لطفاء |
Yok artık, çok şeker olmuşsunuz! | Open Subtitles | يا إلهي، أنتم يارفاق تبدون جذابين |
Demin çok büyük bir alkış vardı şimdiyse, ömrünüzde hiç alkışlamamış gibi duruyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تصفقون بشدة و الآن تبدون كأنكم لم تصفقوا من قبل |
Dün ikiniz birlikte çok güzel görünüyordunuz. | Open Subtitles | انتم تبدون بحالة جيده بعد قضائكم الليله الماضيه معآ |
Gerçek polis memurları gibi görünmüyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم لا تبدون كضباط الشرطة الذين أعرفهم. |
Şimdi, iyi haber şu ki muhtemelen oynayacaksın çünkü Peggy Lee'ye benziyorsun. | Open Subtitles | الآن، الأخبار السارة أنكم على الأرجح سيتم تعيينكم لأنكم تبدون مثل بيغي لي |
- Doğru. - Pek benzemiyorsunuz. - Yavaş, dostum. | Open Subtitles | - أنتم لا تبدون لى مثل الكثيرين، يارجال. |