ويكيبيديا

    "تصور" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tahmin
        
    • düşün
        
    • çekiyor
        
    • çekiyorsun
        
    • düşünemiyorum
        
    • düşünsene
        
    • hayal
        
    • düşünebiliyor
        
    • çekim
        
    • düşünmek
        
    • çekmek
        
    • kayıt
        
    • filme
        
    • kaydediyor
        
    • çekme
        
    Bu iş hakkında hissettiğim elektriği tahmin bile edemezsin Nat. Open Subtitles لاتستطيع تصور هذا النوع من الغضب الذي أتلقاهـ بشأن هذا
    Ve sonra Hollywood'a gideriz. Bizim yerimiz orası. Bir düşün. Open Subtitles ثمَّ نذهب إلى هوليود هذا هو مكاننا , تصور هذا
    Bu yüzden, kendisinin bir videosunu çekiyor. Youtube'a gönderiyor ve insanlara bir yorum yazmalarını rica ediyor: "Ben tatlı mıyım yoksa çirkin mi?" TED لذلك تصور فيديو لنفسها و تضعه على اليوتيوب و تسأل الناس و تطلب منهم أن يكتبوا تعليق "هل أنا جميلة أم قبيحة ؟"
    Olan şu ki dünya dönerken resimler çekiyorsun ve gökyüzünde bir yelpaze elde ediyorsun. TED ما يحدث هو عندم تصور في وقت دوران الارض، تلتقط صورة مروحة عبر السماء.
    O yüzden bunu yapmak için daha iyi bir zaman düşünemiyorum. Gel. Open Subtitles هذا هو السبب في أنني لا يمكنني تصور وقت أفضل للقيام بذلك.
    Yani, sonra insanlar ne kadar ampul isteyecekler bir düşünsene. Open Subtitles أقصد، تصور كم شخص يريد ان ينير الأبصال بعد ذلك
    Bu, aynı zamanda ruhu yaratmak ve beslemekle ilgili birşey. Ve, özellikle kentsel Amerika'da ruhu beslemenin nasıl olacağını hayal edin. TED كما أنه التفكير حول الروح الخلاقة ورعايتها . و تصور و لا سيما في المناطق الحضرية في أمريكا عن تنمية الروح.
    Bunun, genç bir kızın kendine güvenine yapabileceklerini düşünebiliyor musunuz? TED هل تستطيع تصور ماذا يفعل هذا باحترام الذات و الثقة بالنفس لفتاة شابة؟
    Bu iş hakkında hissettiğim elektriği tahmin bile edemezsin Nat. Open Subtitles لاتستطيع تصور هذا النوع من الغضب الذي أتلقاهـ بشأن هذا
    Bu gemi ortaya çıktığında kendimi nasıl şanslı hissettiğimi tahmin edersin. Open Subtitles يمكنك تصور مدى شعوري بأن أكون محظوظة عندما ظهرت هذه السفينة
    İşte, zencilerden bahsediyorum, eski avukatıma ne olduğunu tahmin et. Open Subtitles وبالحديث عن الزنوج تصور مالذي حدث لمحامٍ كبير بالنسبة لي
    Bir de ailemi öldürenin sen olduğunu öğrendiğimde benim şaşkınlığımı düşün. Open Subtitles حسنٌ، تصور مفاجئتي، عندما علمتُ أنّكَ أنتَ، من أمرّ قتل عائلتي
    - Güzel konuşuyorsun. - Tamam, şunu bir düşün. Open Subtitles أخبرني بالمزيد من التفاهات حسناً , تصور هذا
    İnsanlar görüntü alıyor, fotoğraf çekiyor, Mısır'da insan haklarının nasıl ihlal edildiğini anlatıyor, fikir öneriyor, bilfiil fikirleri tartışmaya açıyor ve sonra da bu fikirleri uygulamaya koyuyorlardı. TED الأعضاء كانوا هم من يقوم بتسجيل الفيديوهات والتفاط الصور ونشر انتهاكات حقوق الإنسان في مصر كان الأعضاء هم من يقترح الأفكار والتصويت عليها وتنفيذها; الناس كانت تصور الفيديوهات
    Bunu çekiyor olman gerekmiyor muydu? Open Subtitles أليس من المفترض أنك تصور المشهد؟
    Jun, niçin sadece kaldığımız odaların resimlerini çekiyorsun da; Open Subtitles جون، لماذا تصور الغرف التى نقيم بها سوياً
    Güneş kararıyor, sense bir adamla köpeğin fotoğrafını çekiyorsun. Neden? - Amy? Open Subtitles الشمس بدأت بالمغيب وأنت تصور رجل ومعه كلب.لماذا
    Hayatın, yarın, gelecek hafta, gelecek yıl nasıl olacağını düşünemiyorum. Open Subtitles لا يسعني تصور ماهية الحياة غداً، والأسبوع المقبل، والسنة المقبلة
    Tanık, kendi zamansız ormanında ölümsüz olmayı arzuluyor ama zamanı yok ettiğini ölen ve yaşayan şeylerin bir arada olduğunu bir düşünsene. Open Subtitles الشاهد يريد أن يكون خالدا في غابته السرمدية لكن أيمكنك تصور تدمير الزمن بعينه و كل ما سيبقى سوف يموت و يحيى
    "İfadeler hayal ürünü, faydasız ve önyargılı olduğundan komisyonca değerlendirilmeye layık bulunmamıştır." Open Subtitles العمولة أبعدت الشهادات هذا برهان خيالي جداً، عديم الفائدة أو تصور مقدماً
    Çikolata kaplı Augustus kokulu bir Vıcık düşünebiliyor musunuz? Open Subtitles هل يمكنك تصور حلوي فراولة مغطاة بالشوكولاتة بطعم أغسطس
    İdeal çekim değil. TED فهي لا تصور كل صغيرة وكبيرة تحصل بالقسم.
    Anissa'nın ağabeyinin hapiste olmasının iyi bir nedeni olduğunu düşünmek isterdim. TED كنت أود تصور أن هناك سبباً مقنعاً يبرر سَجنَ أخي أنيسا.
    Buna gönüllü oldun çünkü safra kanallarına değil, ciğerine tomografi çekmek istiyorsun. Open Subtitles لإثبات أنني مخطئ لقد تطوعت لأنك تريد أن تصور رئتيها بالأشعة المقطعية
    Videoları kayıt etmek, düzenlemek ve kendi kanalları olan KebiraTV'ye rapor etmek için el kameraları kullanıyorlar. TED وهي تستخدم كميرات التصوير القديمة لكي تصور .. وتعدل وتنقل اخبار المنطقة الى قناة خاصة بنا قناة كيبيرا
    Yeni "Yeni versiyon" olmak istiyorsa katil cinayetleri filme çekmeli. Open Subtitles إذا أردت أن تكون النسخة الأحدث يجب أن تصور القتل
    Fakat kayıttaki kamera benimle beraber ekranı da kaydediyor. Open Subtitles ولكن فى الواقع أن الكاميرا تصور الشاشـة أيضـاً
    Ölüme saygı gösterilmeli, ihtiras duyulmamalı. Hiçbir şey çekme. Open Subtitles الموت منوطٌ بالكرامة وليس الطموح، لا تصور شيئاً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد