ويكيبيديا

    "جلد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • deri
        
    • derisi
        
    • derisinden
        
    • derisini
        
    • cilt
        
    • cildi
        
    • derisine
        
    • postu
        
    • ten
        
    • derisinin
        
    • teni
        
    • postunu
        
    • deriden
        
    • derileri
        
    • derisinde
        
    Bu örneğimizden alınmış bir deri tabakası, onu küvete yatırmadan almıştık. Open Subtitles هذه عينه من جلد موضوعنا قبل أن نغمره في حوض الاستحمام
    Yanan bölgedeki doku tamamen erimiş, bu yüzden oraya yeni deri nakletmemiz gerek. Open Subtitles النسيج في المنطقة المحروقة ينقّع بالكامل، لذا نحن يجب أن نطعّم جلد جديد.
    Onunla görüştüğümde domuz derisi giyiyordu. Şu an ise timsah derisi. Open Subtitles لقد كانت ترتدي جلد الخنزير عندما قابلتها و الآن بجلد التمساح.
    Yani, ya kanlı kıyafetler ya da yılan derisi bulmalıyız. Open Subtitles لذا يجب أن نبحث عن الملابس الدمويّة أو جلد الثعبان
    Doğum gününüz. Biri size dana derisinden bir cüzdan veriyor. Kabul etmezdim. Open Subtitles إنه عيد ميلادك , شخص ما يعطيكى محفظة جلد عجل لن أقبلها
    Sen ev sahibinin canlıyken derisini yüzdün ve ondan kendine bir ceket yaptın. Open Subtitles أنت سلخت جلد زوجتك و هي حية و فصلت به سترة خاصة بك
    Suçum oburluktu ve burada çıplak deri ve kemik ile kaldım. Open Subtitles الشراهة كانت عادتي و أنا هنا أصبحت مجرد جلد و عظم
    Ulusal Taşımacılık Güvenlik Kurulu ekibi, toksikoloji raporu için tüm uçuş ekibinden kan, saç ve deri örnekleri de toplar. Open Subtitles فريق الهيئة أيضا يجمع دم و شعر و عينات جلد من كافة طاقم الطيران و يقوم بعمل تحليل السميات حسنا
    Yakasız deri ceket almam lazım. Bir de pilot gözlüğü falan belki. Open Subtitles يجب علي أن أشتري جاكيت جلد بدون قبعة و ربما بعض الطيارين
    Oburluk benim suçumdu ve burada bir deri bir kemik kaldım. Open Subtitles الشراهة كانت عادتي و أنا هنا أصبحت مجرد جلد و عظم
    Garip bir fazla deri var. Sağlık dersindeki gibi gözükmüyor. Open Subtitles هناك جلد غريب إنه ليس كما كان في فصل الصحه
    - Programda öğleden sonra sifilis hastasına deri grefti yapacağını gördüm. Open Subtitles جدولك يقول أنّك ستقوم بعملية ترقيع جلد لمصابة بالزهري هذا المساء
    Bir tanesi yılan derisi elbisesini giyip iş gezisine dahi çıkıyor. Open Subtitles هنالك واحد كان يرتدي جلد ثعبان كبذلة ويذهب في رحلة عمل
    Mersin balığı derisi çok nadirdir ve son derece pahalıdır. Open Subtitles اه ، جلد سمك الحفش نادر جدا و مكلف للغاية
    Timsah derisinden saat yapmam lazım, belki birkaç timsah derisi ayakkabı. Open Subtitles أريد صنع ساعة من جلد التمساح، وربما حذاءاً من جلد التسماح.
    Belirttiğin tüccara gittim ve koyun derisi istedim senin belirttiğin gibi. Open Subtitles ذهبت الى التاجر الذى حددتيه وسالت على جلد الخرفان كما حددتى
    Bu yüzden ölen köpeğinin derisinden ve yaşlı bir rakunun kuyruğundan Open Subtitles لذا فقد صنع له قبعة جديدة ولينة.. من جلد كلبه الميت..
    Dünyayı benim gibi gören geçip giden anı yakalayıp kaydeden denizin parıltısını veya bir atın ışıldayan derisini gören... Open Subtitles الذين يبصرون العالم مثلما أفعل.. والذين يأسرون العالم مثلما يعبر.. الذين يرون تلألأ مياه البحر، أو توهّج جلد الحصان
    Pekâlâ, şu anda cilt kaşıntısından daha büyük dertlerimiz var. Open Subtitles أجل ، حسنا ، لدينا مشكلة أكبر من حكة جلد
    Güvenilir bir yer bulduktan sonra ayakkabı ve dış kıyafetlerini çıkarmalı, maruz kalan cildi yıkamalı ve maruz kalan kıyafetleri kendilerinden uzağa saklamalılar. TED بعد العثور على مكان آمن، يجب عليهم إزالة أحذيتهم والطبقات الخارجية، يغسل أي جلد مكشوف، وتخزين الملابس الملوثة بعيدًا.
    Bir yamyamı kafanızda canlandırın, insan derisine batan insan dişleri, ateşte kavrulan insan eti. TED تصور أكل للحوم البشر, أسنان بشر في جلد بشر لحم بشري يحمص على النار
    Bu arada buza yatırılmış üzümlü soda ve ayı postu bizi bekliyor. Open Subtitles بالمناسبة، لديّ صودا بالعنب مثلجة مع سجادة جلد دب في الانتظار حقًا؟
    ten rengi de yakın akrabalarına göre daha açık tonda. Open Subtitles لون جلدها أيضاً متعدد الظلال الأكشف ،من جلد أقربائها القريبين
    Doğrusu, adli tıp Donnie'nin derisinin kurbanın tırnaklarının arasında bulunduğunu doğruladı. Open Subtitles فى الحقيقه, اليوم تم اثبات وجود نسيج من جلد دونى تحت اظافر الضحيه
    - Kemikli kıçı, iri göğüsleri ve kötü bir teni var. Open Subtitles لديها مؤخرة نحيلة و أوراك سمينة و جلد سىء
    - Hayır... hayır, sıradan oklar Ixion'un şeytani Cantaur'ının postunu delip geçmeyecektir. Open Subtitles فليستعد رماة السهام لا، لا، السهام العادية لن يمكنها اختراق جلد قنطور إكسيون الشرير
    - Aynı zamanda sağlam dikişli kaliteli deriden yapılma çok pahalı bir yarışçı tulumu giymişti. Open Subtitles وكان يرتدي أيضا مكلفة دعوى سباق . جلد ممتاز، عززت خياطة.
    Onları bazen derileri olmadan, ve bazen çok, çok daha kötü durumda bulduk. Open Subtitles وجدناهم أحياناً دون جلد و أحياناً فى حالة أسوأ
    Sanki, insan derisinde nitrik oksit üretimini baskılayamıyorduk. TED ويبدو أننا لم نستطع إيقاف إنتاج أكسيد النيتريك في جلد البشر.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد