ويكيبيديا

    "حرّ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • özgür
        
    • özgürsün
        
    • serbest
        
    • özgürsünüz
        
    • serbestsin
        
    • Özgürüm
        
    • sıcak
        
    • Özgürlük
        
    • özgürce
        
    • özgürdür
        
    • serbestsiniz
        
    Neden bahsettiğimizi biliyorsun. özgür bir ülkede seçme özgürlüğünden bahsediyoruz. Open Subtitles أنت تعرف عمّاذا أتحدث عن حرية الإختيار في بلد حرّ
    Güzel bir günde havadayken kendinizi bir kuş gibi özgür hissediyorsunuz. Open Subtitles عندما تحلق عاليا في يوم جميل، أنت حرّ بالتّأكيد مثل طائر
    Onun sayesinde bir gün binlerce Fransız özgür olacak. Open Subtitles بسببها، آلاف الفرنسيين سَيَكُونُ حرّ يوماً ما.
    Artık sonsuza kadar özgürsün dostum. Hem bedenin, hem de ruhun. Open Subtitles أنك حرّ إلى الأبد الآن يا صديقي، بالجسد والروحِ.
    Mahkeme gününe kadar New York'ta beklemeye özgürsün. Open Subtitles ستكون حرّ أن تظل في نيويورك حتى تاريخ محاكمتك
    Bay İwakura söz verdiğiniz gibi Yuki'yi serbest bırakacaksınız. Open Subtitles سيد ايواكورا، كما وُعِدَ، أنت سَتَتْركُ يوكي حرّ.
    İstediğiniz zaman arabayı durdurup gitmekte özgürsünüz. Open Subtitles أنت حرّ لإيقاف السيارة وينصرف في أي وقت كان.
    Aramızda hiçbir akit yok, dilediğini yapmakta serbestsin. Open Subtitles لإعتراض عليك النوم مع نساء أخريات ليس علينا إلتزام أنت حرّ بما تفعل
    Ama özgür bir ranger bu tür şeyleri bilmek istemez. Open Subtitles لا أتوقعُ من جوّال وَحيد حرّ أن يعرفَ أيّ شيء عن ذلك
    "bu sebeple her özgür davranış bir nevi suçtur, suç bireyi toplum yığınından uzaklaştırır ve farklılaştırır. Open Subtitles لذا كل فعل حرّ هو جريمة والجريمة تقع بشكل خاص على عاتق المجتمع ككلّ
    Yemin ederim ki, 8 ay içerde kaldım evde olduğumdan daha fazla özgür hissettim kendimi. Open Subtitles أقسم بالله كنت في السجن طيلة 8 أشهر وكنت حراً في السجن أكثر ممّا أنا حرّ في منزلي
    Belki temelli dolaşmaya çıkarda, sende özgür kalırsın diye. Open Subtitles لَرُبَّمَا هي سَتَتِيهُ للأبد، وبعد بأَنْك سَتَكُونُ حرّ.
    Baba onları şimdi durdurmazsak hiçbirimiz asla özgür olamayız. Open Subtitles لتأكيد أن شركة لويد ستحصل على العقد أبي، إذا لم نوقّفهم الآن لا أحد منا سيكون حرّ
    Nafakasını kaybetme korkusu olmadan ahlaki görüşlerini uygulamakta özgür olmalı. Open Subtitles يجب أن يكون حرّ في ممارسة إداناته الأخلاقيّة بدون معاناة خسارة رزقه.
    Mahkeme gününe kadar New York'ta beklemeye özgürsün. Open Subtitles ستكون حرّ أن تظل في نيويورك حتى تاريخ محاكمتك
    İhtiyacın yok. Gitmekte özgürsün. Git buradan. Open Subtitles لا حاجة لذلك، أنتَ حرّ لتذهب ، أخرج من هنا.
    Gitmekte özgürsün ancak gözümüz üstünde olacak. Open Subtitles أنت حرّ لتذهب بحال سبيلك و لكن سوف نظل نراقبك
    Bu yüzden, sizi serbest bırakmaktan başka seçeneğim yok. Open Subtitles وبناء على هذا لا أملك خياراً لكن لنطق أنك حرّ بالذهاب
    Bu yüzden, sizi serbest bırakmaktan başka seçeneğim yok. Open Subtitles وبناء على هذا لا أملك خياراً لكن لنطق أنك حرّ بالذهاب
    Uluslararası yolcu salonundan istediğiniz yere gitmeye özgürsünüz. Open Subtitles حرّ لتذهب الى أى مكان تحب فى غرفة جلوس العبور الدولية
    Ancak istediğin şekilde öldürmekte serbestsin. Open Subtitles لكن أنت حرّ في استخدام ماتريد حتى تنفّذ مهمتك
    Akılları fikirleri buraya geldiklerinde "Amerikalıyım ve Özgürüm" diyebilmek. Open Subtitles ثم يصلوا إلى هنا وكلّ منهم يظنّ بأنّه أمريكيّ وبأنّه حرّ
    Çok sıcak günler yaşıyoruz, ve klimanın bozuk olduğunu anlamışsınızdır. Open Subtitles والدي. نحن بمنتصف موجة حرّ وكما لاحظتم أن التكييف معطّل.
    Artık özgür bir adamsın ve... Özgürlük sorumluluğu beraberinde getirir. Open Subtitles أنت رجل حرّ الآن... وبالحرية تجيء مسؤولية.
    Çünkü hapiste olması gerekenler sokaklarda özgürce dolaşıyor. Open Subtitles بينما الناس انا يَجِبُ أَنْ يَكُونَ خلف قضبان... حرّ على الشوارعِ.
    Herkes gelip gitmekte özgürdür. Open Subtitles كلا، الكل هنا حرّ في الذهاب والإياب كيفما يشاء.
    Gitmekte serbestsiniz. Mahkeme sona ermiştir. Open Subtitles أنت حرّ لذِهاب، ومحكمة مُؤَجَّلةُ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد