Bu yüzden insanların kendileri hakkında ne kadar emin olduklarına bağlı olmadan, söyledikleri şeylere meydan okuyan bir deney yaratmak istedik. | TED | لذا أردنا خلق تجربة، تتيح لنا أن نتحدّى ما يقوله الناس عن أنفسهم، بغض النظر عن مدى الثقة التي يبدون عليها. |
İlki daha iyiye ulaşmak için tutkulu bir ilgi kültürü yaratmak. | TED | أول مكون هو خلق ثقافة من الإهتمام المتقد والشغوف بالمصلحة العليا. |
Kendi fırsatını yaratmaya çalışacaktır. İşte o zaman kendini ele verecektir. | Open Subtitles | سوف يحاول خلق الفرصة المناسبة و عندها سيفضح السيد العجول نفسه |
Ben bisküvi yiyerek beslenebilirim ama Tanrı kaplanları etobur olarak yaratmış. | Open Subtitles | يمكنني أن أتغذى على البسكويت لكن الله خلق النمور من المفترسات |
Şimdi, Afrika'da zenginlik yaratma konusunda konuşmaya başladığımıza göre ikinci mücadelemiz bir toplumda zenginlik yaratan kesimlerin kimler olduğu meselesi olacaktır. | TED | الآن، عندما نبدأ بالتحدث عن خلق الثروة في أفريقيا، التحدي الثاني لنا سيكون، من هُم وكلاء خلق الثروة في أي مجتمع؟ |
Sadece Tanrının her şeyi yarattığını sana hatırlatmak istedim demek. | Open Subtitles | يعنـي فقط أنـي أردت تذكيـركِ أن الله خلق كـل شيء |
Farklı bir gerçeklik yaratıp, hipnoz aracılığıyla insanları bunu asıl gerçek olduğuna inandırabilir. | Open Subtitles | خلق النسخة المتباينة حقيقة أيّ هم يمكن أن ثمّ مشروع خلال التنويم المغناطيسي. |
Hahamların yaradılışla ilgili çok güzel bir yorumu var. Bu yoruma göre Tanrı dünyayı yarattığı zaman düşündü ki; dünyayı yaratmanın en iyi yolu adaleti kutsal bir şekilde dağıtmaktı. | TED | وهنالك تفسير رباني جميل عن بداية الخلق يقول انه عندما خلق الله الكون اعتقد انه من الافضل ان يخلق فقط مع العدل الالهي |
Buradaki çalışanlar, anınızı yeniden yaratmak için ellerinden geleni yapacaklar. | Open Subtitles | الموظفون هنا سيبذلون ما بوسعهم لإعادة خلق الذكرى التي اخترتها |
Yaptığı şey, güneşin yoğunluğuna eşit bir ışık kaynağı yaratmak. | Open Subtitles | ما تقوم به هو خلق مصدر الضوء يساوي شدة الشمس |
Hiç kan dökülmeden daha iyi bir çevre yaratmak istedim. | Open Subtitles | أنا على وشك خلق بيئه جديده بدون نقطه دم واحده |
Belki de tüm bunlar tomruk şirketlerine düşmanca bir ortam yaratmak içindir. | Open Subtitles | ربما سبب فعل كل هذا هو خلق بيئة عمل عدائية لشركات التحطيب |
Uzak gelecekte etkileşime girmek isteyeceğiniz teknolojiler yaratmaya çalışıyoruz. | TED | نحن نحاول خلق تكنولوجيا قد تودّ التفاعل معها في المستقبل البعيد. |
ve bu şekilde mantık bize daha iyi bir dünya yaratmaya yardımcı olur. | TED | وبهذه الطريقة يساعدنا المنطق على خلق عالم أفضل. |
Tabii ki, senin yaşamış olduğun tecrübenin ayrıcalığına sahip değilsem de Tanrı'nın böylesine bir varlığı bazı meziyetlerle donatmadan yaratmış olduğuna inanmak açıkçası bana çok zor geliyor. | Open Subtitles | طبعاً ، أنا لا أحظى بالفوائد التي جنيتها من تجربتك لكن أجد من الصعوبة بمكان أن أقنع نفسي بأن الله عندما خلق المرأة |
Hükümetin yeni bir katil hamam böceği türünü de yaratmış olacağını söyleyebilir miyiz? | Open Subtitles | من يقول الحكومة ما خلق جيل جديد صراصير قاتلة؟ |
Kendi laboratuarımda, inorganik yaşam yaratma çabamız çok farklı tepkime biçimlerinde gerçekleşiyor. | TED | فى معملى الخاص، فإن الطريقة التى نحاول بها خلق حياة غير عضوية هى باستخدام العديد من صيغ التفاعلات المختلفة. |
İnsanın kendi bağnazlığından kindar bir tanrıyı, kendi cehenneminden de şeytanı yarattığını söyledi. | Open Subtitles | قال إن الإنسان قد خلق رب منتقم من تعصبه و الشيطان من جحيمه الخاص به |
Bütün maymunları kendi suretinde yaratan kutsal babamız, bizi kutsa. | Open Subtitles | باركنا ايها الاب المقدس الذي خلق جميع القرود على هيئته |
Ben, geçici bir sorun yaratıp kalıcı sorununu çözmenden bahsediyorum. | Open Subtitles | أتحدث عن خلق مشكلة مؤقتة تسمح لك بشطف المشكلة الدائمة |
Tüm insanları kendi suretinde yarattığı söylenir. | Open Subtitles | لكنه رب جميع الناس يقال أنه خلق جميع الناس فى أحسن صوره |
Eğer dediğiniz şey doğru ise bu ilüzyonu kim veya ne yaratıyor. | Open Subtitles | إذا كان ما تقوله صحيح، و أو ما الذي خلق هذا الوهم؟ |
Sanırım biz, zihnimiz ,en azından Daniel'ın zihni tarafından yaratılmış,... ..bir çeşit sanal dünyadayız. | Open Subtitles | ..اعتقد اننا نوعا ما في عالم خيالي خلق من عقولنا الخاصة او علي الاقل من عقل دانيال |
Semptomlarına neden olmuş olabilecek durumu yeniden oluşturmak için egzersiz testi yapacağız. | Open Subtitles | نرغب بالقيام بتمرين جهد اعادة خلق الجهد الذي قد يكون سبب أعراضك |
Bu firmanın şöhretini artırdı ve kendi ürünleri için marka güvenilirliği yarattı. | TED | عزز ذلك من سمعة الشركة كما خلق ذلك ولاءً للعلامة التجارية لمنتجاتها. |
Dünya kendisinin farkında olmayan insanlar için yaratıldı. | Open Subtitles | خلق العالم لهؤلاء الناس الذين لا يهتمون بالوعى الذاتى. |
Panik yaratarak patlama sonrası en kısa sürede müdahaleyi bekliyorlar. | Open Subtitles | خلق الذعر يؤمن لهم رؤية اقصر وقت للاستجابة بعد التفجير |
Barışçıllar savaş motorları yaratır, istilacılar yenilmezler yaratır. | Open Subtitles | إن السلام خلق حرب. الأجانب المنتقمون خلقهم. |