ويكيبيديا

    "دون" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olmadan
        
    • Don
        
    • yok
        
    • hiç
        
    • bile
        
    • olmayan
        
    • Dawn
        
    • yere
        
    • almadan
        
    • etmeden
        
    • hiçbir
        
    • vermeden
        
    • şekilde
        
    • olmaz
        
    • olmaksızın
        
    Daha fazla hissediyorum, aslına bakarsanız, sanırım, çünkü mutsuzluğu hiçlik olmadan hissedebiliyorum. TED بالحقيقة، أنا أعتقد، أنني أشعر أكثر، لأني أستطيع الشعور الحزن دون الفراغ.
    Takımım olmadan, çevremdeki insanlar olmadan, derinliklerdeki bu macera imkansız olurdu. TED دونهم، دون فريقي، دون كل المحيطين بي، مغامرة الأعماق ستكون مستحيلة.
    Bu iş sadece bir formalite. Don Birnam zaten öldü. Open Subtitles أنا أضفي على الواقع شكلا رسميا دون بيرنام ميت بالفعل
    Yaşlı olan Don Fernando, ...fakat bunu zaten biliyorsun, değil mi? Open Subtitles العجوز الغاضب هو دون فرناندو كنت تعرف هذا , أليس كذلك؟
    Ve kütle olmadan, bu kâinatta olmanın hiç bir yolu yok. TED ولا يوجد وسيلة لتوجد بها في هذا الكون من دون كتلة.
    Ama gözlerimiz olmadan beynimizi kullanmak, sanat olmadan bilim hâline geldi. TED ولكن الأمر أصبح حول استخدام أدمغتنا دون أعيننا العلوم دون الفن.
    Dilim, öldüğümüz zamanki gibi kuruyor, küle dönüşüyor, hiç kömür olmadan. TED يجف لساني بذات الطريقة التي توفينا بها، ليصبح رمادًا دون الفحم.
    - Hakan'ın nişanlısını, katillerinin koruması olmadan kılıçlarımızın altına atacağına inanıyor musunuz? Open Subtitles أتعتقد أن الخان سيحضر خطيبته تحت خطر سيوفنا دون أن يحرسها سفاحيه؟
    hiç kimse, tekrar edin, hiç kimse, iznim olmadan bu yola,araç bırakamaz. Open Subtitles لا أحد يستطيع وضع أي عربة على هذا الطريق دون إذن مني
    - Sen Detroit'in dişçi Don Juan'ısın. - Bu sadece dış görünüşte. Open Subtitles ـ انك دون جوان الاسنان من ديترويت ـ كل هذا مجرد قناع
    Don Corleone, bize doğuda koruma sağlayacak ve barış olacak. Open Subtitles و دون كورليونى سيمنحنا الحماية فى الشرق و سيحل السلام
    Don Corleone'ye gelince, düşmanım olduğunu bugün bana açıkça belli etti. Open Subtitles أما بالنسبة إلى دون كورليون وضح لى تماما اليوم أنه عدوى
    - Don Octavio De Flores. Francisco De Silva'nın amcası. Open Subtitles أنت دون أوكتافيو دي فلوريس .عم الدون فرانشيسكو دي سيلفا
    Öyle devler falan yok, varsa bile Aşil topukları var. TED ربما لم يكن هناك عملاق هناك دون كعب أخيل بسيط.
    Hatta geçen haftadaki seçimler bile fazla bir drama olmaksızın geçti. TED حتى أن الانتخابات في الأسبوع الماضي مرت دون الكثير من الضجة.
    Hızlı göz hareketi olmayan yavaş-dalga uyku süresince, bilgisel hafıza, hippokampın daha ön bölümündeki geçici bir hafızaya kodlanır. TED خلال نوم الموجة البطيئة دون حركات العين السريعة، الذاكرة التصريحية تشفّر في محل مؤقت في الجزء الأمامي من الحصين.
    Allison Cole, Valarie Green, ve Dawn Baker son olarak dört gün önce, bir futbol maçından ayrılırken görülmüşlerdi. Open Subtitles أليسون كول , فالارى جرين و دون بيكر لم يراهم أحد منذ 4 أيام وهم يغادروا فريق كرة القدم
    Kıçıma tekme yemeden de dürüst olabileceğim yere geri döneceğim. Open Subtitles سأذهب حيث أكون مخلصة دون أن أتعرض للأهانة من أحد
    Ve ona ne kadar uzun süre havasız nefes almadan kalabileceğimi sordum. TED وسألته ، كم هو ممكن أو كم استطيع الإستمرار من دون هواء
    Basit ve kafanıza geçirebileceğiniz bir cihazla gerçek anlamda insan beyninin içini görebiliyor ve tek kelime etmeden zihinsel haritasını çıkarabiliyoruz. TED عن طريق ارتداء جهاز بسيط، يمكننا رؤية ما بداخل الدماغ البشري، وتعلم جوانب من المشهد العقلي لدينا دون أن ننطق بكلمة.
    Hatta bu akşam hiçbir şeye dokunmadan oturmaya dikkat ettiniz mi? TED وحتى هذا المساء، أأوليت اهتمامًا أن تجلس دون لمس أي شيء؟
    Yani başka bir deyişle, mühimmatı boşa harcamadan veya zayiat vermeden gemileri alabiliyorlardı. TED لذا بعبارة أخرى، كانوا يستولون على السفن دون إضاعة الذخيرة، أو تكبد الخسائرالبشرية.
    Eğer ilaç kullanmadan yaşamayı başarabilirsem bir şekilde aslında zihinsel bir hastalığa sahip olmadığımı, hepsinin bir hata olduğunu kanıtlayabilirmişim gibi hissediyordum. TED شعرت بأنني لو استطعت أن أعيش دون العقاقير سأثبت بعد ذلك كله بأنني لم أكن مريضة عقلياً و أنه كان خطأ فادح
    Bunun böyle kalmasına izin verirseniz buralarda hiçbir şeyin gevenliği olmaz. Open Subtitles لو تركنا هذا دون عقاب لن يكون هناك شيء آمن هنا
    İnsanlar bilgiye sahip olurlarsa başkalarının yardımı olmaksızın problemlere çözüm bulabilirler. TED عندما يحصل الناس على العلم، يستطيعون إيجاد الحلول دون أية مساعدة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد