ويكيبيديا

    "على وشك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • üzereyim
        
    • üzeresin
        
    • de
        
    • üzereler
        
    • üzeresiniz
        
    • üzereydik
        
    • Birazdan
        
    • üzere
        
    • az
        
    • neredeyse
        
    • üzereydi
        
    • üzereyken
        
    • olmak
        
    • üzereyiz
        
    • eşiğinde
        
    Ama tahrip edilen bir arabadan çıkan zarfı incelemek üzereyim. Open Subtitles لكنني على وشك تفقد هذا الظرف هنا من سيارة مخربة
    Ve burada hiçbir yerin ortasında yalnızım, sakat bir bacakla ölmek üzereyim. Open Subtitles على وشك الموت بسبب جرح فى الساق. حسناً , انت لست وحيداً.
    Bay Çakmaktaş, şu anda zimmetine yüksek miktarda para geçirmek üzeresin. Open Subtitles سيد فلينتستون ، انت على وشك اختلاس قدراً كبيراً من المال
    Çok zengin bir genç adam olmak üzeresin, tamam mı? Open Subtitles و أنت على وشك أن تصبح شاباً غنياً جداً, حسناً؟
    Neden bir yere giderken beni de planlarına dahil ediyorsun? Open Subtitles لمـاذا لا تقتربين منـِّي إلا عندما تكـونين على وشك الرحـيل؟
    Kendi başıma iki çocuk büyüttüm ve şimdi üniversiteye gitmek üzereler. Open Subtitles لقد ربّيت طفلين لوحدي والآن هم على وشك الذهاب الى الكليه
    Millet, hareketli animasyon tekniğindeki heyecan verici gelişmeyi görmek üzeresiniz. Open Subtitles أنتم على وشك مشاهدة العملية الجديدة المثيرة لالتقاط الحركة بالرسوم
    Evet, biz de dev bir dalga tarafından vurulmak üzereydik! Open Subtitles نعم، نحن على وشك التعرض للضرب من قبل موجة عملاقة
    Daha fazla şey bulmak üzereyim... birkaç kişiyle görüşmeye çalışıyorum. Open Subtitles أنا على وشك استيضاح المزيد وأسعى للتحدث مع بعض الرجال
    Küçük fransız bir kızla dövüşeceğim, ve bence onun le kıçını tekmelemek üzereyim. Open Subtitles على وشك أن أقاتل هذه الفتاة الفرنسية و اعتقد بأني سأهزمها شر هزيمة
    Yeni bir projeyle çığır açmak üzereyim ve yardım edicen birini arıyorum. Open Subtitles .. وأنا على وشك الدخول في مشروع جديد .. وأبحث عن عمّال
    Daha önce hiç söylemediğime yemin edebileceğim bir şey söylemek üzereyim. Open Subtitles أنا على وشك أن أقول شيئا قد أقسمت على عدم قولة
    Bir adama boktan gününün iyice boka sardığını söylemek üzereyim. Open Subtitles أنا على وشك إخبار رجل أن يومه السيء سيصبح أسوأ.
    Onunla konuşmak üzereyim. - Mektuplardan bir şey çıktı mı? Open Subtitles انا على وشك التحدث لها هل اخبرتكم الرسائل اي شئ؟
    Yani ya yalan söylüyorsun ya da yalan söylemek üzeresin. Open Subtitles لذا، أما أنك تكذب، أو أنك على وشك فعل ذلك
    Gerçekten de sıkı yumruk atanlarla bu ringde karşılaşmak üzeresin. Open Subtitles انت على وشك الدخول لهذه الحلبه ضد مقاتلين اقويا جداً
    Doğanın kendi akışına müsade edilmesi gerekiyor. Dünyayı yok etmek üzeresin. Open Subtitles يجب أن يسمح للطبيعة باستكمال مسارها أنت على وشك تدمير العالم
    Ben de seni aramak üzereydim. Oturma odası duvarın için özür dilerim. Open Subtitles كنت على وشك أن أتصل بك، أنا آسف على جدار غرفة الجلوس
    - Onu iki gündür görmüyorum. - Ben de seni arayacaktım. Open Subtitles أنا لم أره منذ يومين كنت على وشك أن أتصل بكم
    Terörist grup Savunma Bakanı'nı dünyanın gözü önünde idam etmek üzereler. Open Subtitles إن المجموعة الارهابية على وشك أعدام وزير الدفاع أمام العالم كله
    Her biriniz bu akşam buraya gelerek bu gerçeği çoktan kanıtlamış oldunuz bile ve birer milyoner olmak üzeresiniz. Open Subtitles كل شخص منكم يملك مسبقاً برهن على هذه الحقيقة. فقط بوجودكم هنا الليلة وانتم على وشك أن تكونوا مليونيرين
    Aşı sözleşmelerini arttırmak üzereydik. İmzanıza ihtiyacımız var, sonrasında her şey hazır. Open Subtitles على وشك رفع العقد الخاص باللقاح أحتاج توقعيك، ثم سيأخذ مساره بالنظام
    Birazdan zengin bir adamla mutlu bir evliliği olduğu, hayallerini izlediğiyle ve burnunu küçültecek bir işe sahip olmasıyla övünecek Open Subtitles إنها على وشك التفاخر بزواجها السعيد من رجل غني، وعن كيفية اتّباعها لأحلامِها وكيف حصلت على عملية تجميل سيئة لأنفِها
    Yoksa bir 2000 yılımı daha boşa harcamak üzere değilim. Open Subtitles وإلا فإنى لست على وشك أن أفقد ألفين عام أخرين
    az kalsın başarıyordun, evlat. az kalsın yapıyordun. Bu senin ilk üçlün. Open Subtitles كدت أن تفعلها يا فتى كنت على وشك أن تؤدى أول ثلاثية
    Çok ateşli biri. İçeri girmeden önce neredeyse onu beceriyordum. Open Subtitles انها رائعة كنا على وشك ان نلتقي عندما قبض علي
    Ben oraya gidinceye kadar, entübe edilmek ve solunum cihazına bağlanmak üzereydi. TED عند وصولي هناك، كانت على وشك أن توضع على جهاز التنفس الصناعي.
    Sormam gerek. Neden herif boşalmak üzereyken kız onun yüzüne yumruk atıyor? Open Subtitles لدي سؤال، لماذا لكمته في وجهه عندما كان على وشك بلوغ النشوة؟
    Çünkü bizi öldürmeye çalışan bir kadın ile yüzleşmek üzereyiz. Open Subtitles حسناً، نحن على وشك مواجهة المرأة التي حاولت قتلنا كلينا
    Bu işi aldıktan hemen sonra, kendimi bir sinir bozukluğunun eşiğinde hissettim. Open Subtitles فور أن قبلت هذه المهمة شعرت وكأني كنت على وشك الانهيار النفسي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد