ويكيبيديا

    "كذلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • mi
        
    • Evet
        
    • öylesin
        
    • öyleydi
        
    • öyleyim
        
    • öyledir
        
    • tamam
        
    • değilim
        
    • gibi
        
    • de
        
    • aynı zamanda
        
    • da
        
    • ayrıca
        
    • böyle
        
    • doğru
        
    Ama yaşam ölümü alt etmekle ilgili birşey değil, değil mi? TED ولكن الحياة ليست تتعلق دوماً بتفادي الموت .. أليس كذلك ؟
    Öyleyse her şey tamam, ışık bir dalgadır, değil mi? TED إذاً لقد اتفقنا .. الضوء ينتمي للموجات أليس كذلك ؟
    ayrıca şu doğa mı, çevre mi meselesini de hepimiz duymuşuzdur, değil mi? TED وقد سمعنا ان الكثير من هذه الصفات تولد مع الانسان .. اليس كذلك
    böyle adamların kaçıp kurtulmak için pek bir şansları yok değil mi? Open Subtitles ، هذا الرجل لا يملك الكثير من الحظ للهروب أليس كذلك ؟
    Sen uyandırana kadar hiçbir şeyden haberim yoktu, değil mi? Open Subtitles لم اعرف اى شئ عنها حتى أيقظتنى, اليس كذلك ؟
    - Evet, sanırım ama... - Artık çok geç, değil mi? Open Subtitles آجل , أعتقد ذلك لقد فات الأوان , أليس كذلك ؟
    Şimdi Tara'da annenin yanında olacaktın değil mi ben olmasaydım. Open Subtitles لكنتِ الآن في تارا مع والدتك أليس كذلك ؟ لولاي..
    Ama benim Büyük Kötü Kurt olduğumu düşünmüyorsundur, değil mi? Open Subtitles لا ألومه لكنكِ لا تعتقدين أننى شرير أليس كذلك ؟
    Ama benim Büyük Kötü Kurt olduğumu düşünmüyorsundur, değil mi? Open Subtitles لا ألومه لكنكِ لا تعتقدين أننى شرير أليس كذلك ؟
    reform'un kutsal nedeninin ilerlemesine mani oldum. bu değil mi olan? Open Subtitles كان هدفى وضع أسس لقضية الإصلاح المقدس أليس كذلك ؟ آجل
    Üzgünüm, geç kaldım. Bu dans bize ait, değil mi? Open Subtitles أسف لتأخيري أعتقد أن هذه رقصتنا ، أليس كذلك ؟
    Bütün iyi banka veznedarları küçük kayıpları kapatabilir. değil mi, Charlie Open Subtitles اى كاتب بنك ذكى يمكنه تغطية عجز بسيط اليس كذلك تشارلى؟
    Ve Yüce Tanrı'nın huzurunda gerçeği, yalnızca gerçeği söyleyeceğize yemin etmediniz mi? Open Subtitles انك ستقول الحقيقة وكل الحقيقة, ولا شئ غير الحقيقة, اليس كذلك ؟
    Onu çok seviyordum! Sen beni bırakmayacaksın anne, değil mi? Open Subtitles و لكنك لن تذهبى بعيداً يا أمى أليس كذلك ؟
    Baksana, Travis, tanesine 50$ da iyi para, değil mi? Open Subtitles اسمع ترافيس خمسون دولارا للرأس سعر جيد اليس كذلك ؟
    Bu hiç de iyi gözükmüyor. Senin paranı almadı, değil mi? Open Subtitles هذا لا يبدو جيدًا ، لم يأخذ مالكِ أليس كذلك ؟
    Evet, galiba öylesin. Bir bakıma, ölümlü halin burada doğdu. Open Subtitles أفترض بأنكِ كذلك إن جاز التعبير لقد ولدتِ هنا.يا فانية
    Belki bu hikayeyi anlatmaya başladığında öyleydi ama artık değildir. Open Subtitles ربما كانت كذلك أول القصة , ولكنها لم تعد كذلك
    Ben yetişkin bir kızım, Lawson. Uzun zamandır da öyleyim. Open Subtitles لقد صرت كبيرة لوسن لقد صرت كذلك منذ فترة طويلة
    Kusuruz bir sonuç gerçek olamayacak kadar doğru görünüyorsa muhtemelen öyledir. TED وإذا كان النتيجة مثالية أكثر مما ينبغي، فهي على الأرجح كذلك.
    Biliyorsun ki, değilim. Ben tamamen zararsız, sıradan bir adamım. Open Subtitles لست كذلك , كما تعرفين أنا شخص عادى غير مؤذى
    Doğrusu, ben de onları incelerken onlar gibi sınırlarımı zorluyorum. TED وبالطبع، أنا كذلك أحيانًا، عند محاولتي اللحاق بها عن كثب.
    Tuzlu su terbiyesi ve esmer şeker terbiyesi de % 60 oranda kanserojen etkiyi önleyerek ciddi düzeyde etkili oluyordu. TED تتبيلة الماء المالح وتتبيلة السكر البني ,عملت بشكل جيد جداً كذلك .حيث قللت من نسبة المواد المسرطنة بنسبة 60 بالمئة
    Hayvanların etini aynı zamanda gübre olarak kullanır, yüzgeçlerini de keserlerdi. TED وأعتادوا ان يستخدمو اللحم كذلك في الأسمدة وأيضا تُضرب اسماك القرش
    Bugün büyük veri yaklaşımı ekonomimizin büyük sektörlerini dönüştürüyor ve aynı şeyi biyoloji ve tıp alanında da yapabilir. TED اليوم، أساليب البيانات الضخمة تحول حتى أكبر القطاعات في اقتصادنا، ويمكنها عمل نفس الشيء في علم الأحياء والطب كذلك.
    ayrıca belli bir durumda yürütücü işlevi kullanırken ortaya koyduğunuz stratejilere de bağlıdır. TED وتعتمد كذلك على الاستراتيجيات التي تنفذها عند استعمالك للوظيفة التنفيذية في حالة معينة.
    Mesele şu ki, konu evrenlere ve içerdikleri karanlık enerjiye geldiğinde, bu akıl yürütme bunlar için de doğru olabilir. TED والهدف هو عندما نأتي الى الاكوان والطاقة المظلمة التي تحتويها فإنه من الممكن كذلك ان يكون النوع الصحيح من التبرير

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد