ويكيبيديا

    "للبحث" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aramaya
        
    • bulmak
        
    • bulmaya
        
    • arama
        
    • aramak
        
    • araştırma
        
    • bakmaya
        
    • bulacağım
        
    • arıyor
        
    • arayacağım
        
    • bulması
        
    • bulayım
        
    • bulalım
        
    • araması
        
    • bakmak
        
    Hızlı karar vermemiz istendiğinde kısa yollar aramaya yatkın oluruz. TED عندما يتطلب مننا اتخاذ قرار سريع نلجأ للبحث عن اختصارات.
    Size söyledim efendim. Onun aramaya gittiği adam işte bu. Open Subtitles قلت لك, سيدي هذا هو الرجل الذي عادت للبحث عنه
    25 tanesi sorun değil ama bu egzotikleri bulmak zor. Open Subtitles هناك 25 تلك ليست مشكلة لكن هؤلاء الغرباء قساة للبحث
    Gary, Stanton Parish bu cihazın bizde olduğunu öğrenince onu bulmaya gelecektir. Open Subtitles غارى.. عندما يكتشف ستانون باريش ان الجهاز بحوزتنا فسوف يأتى للبحث عنه.
    - Müvekkilinizin kabartma tabakları için stüdyosunu arama amaçlı arama emri. Open Subtitles لدي مذكرة رسمية هنا للبحث في استديوا موكلك عن أطباق منقوشة
    Fizikçilerin ve astronomların karanlık maddeyi aramak için birçok yöntemleri var. TED حسنًا، يمتلك الفيزيائيون والفلكيون العديد من السبل للبحث عن المادة المظلمة.
    Bayan Fowl, bu ekstra kredi raporlarının araştırma standardı nedir? Open Subtitles الآنسة فول، ما هو المعيار للبحث على هذه التقارير الإضافية؟
    Sharon kayboldu, ama sanırım nerede olduğunu biliyorum ona bakmaya okula gideceğim. Open Subtitles شير مفقودة, ولكنى أظن أنى أعرف أين هي لذا سأذهب للبحث عنها
    Hey, eğer 10 gün içinde dönmezsem partiyi aramaya paşlarsın. Open Subtitles إن لم أرجع فى خلال 10 أيام, ابعث فريق للبحث.
    Öbür gün, Robin ve ben Lily ile daire aramaya gittik. Open Subtitles اليوم التالي، روبن وأنا ذَهبنا للبحث عن شقة مع العمة ليلى
    Rebecca'nın evini aramaya gittiğimde koltuk yastıklarının arasında bunu buldum. Open Subtitles عندما عدت للبحث في شـقة ريبيكا وجدت هذا بين أغراضها
    Büyük annesi ölünce annesini aramaya gitti. Karşı tarafa geçti. Open Subtitles جدته ماتت ولذا ذهب للبحث عن والدته، لقد عبر الحدود
    Peki, belki onlar da neden bizi aramaya gelmediklerini açıklarlar Open Subtitles حسناً ، ربما سيفسّر هذا لماذا لم يأتوا للبحث عنّا
    Beni takip etmeye ya da aramaya kalkarsan seni öldürürüm. Open Subtitles إن حاولتِ اللحاق بي أو جئتِ للبحث عنّي يوماً، فسأقتلكِ
    O halde bir yere yiyecek bulmak için gitmek zorundasın. Open Subtitles إذن عليكِ أن تذهبي إلى مكان ما للبحث عن الطعام.
    Bir grup çocuk kayıp bir köpeği bulmak için bisikletimi ödünç aldı. Open Subtitles مجموعة من الأطفال قالوا أنّهم بحاجة لإستعارة درّاجتي للبحث عن كلب مفقود.
    Bana hâli hazırda bilmediğim bir şeyler söyleyebilecek birini bulmaya gidiyorum. Open Subtitles أنا ذاهب للبحث عن أحد يمكنه إخباري شيئاً لا أعرفه مسبقًا.
    Çünkü ben yerini bulamazsam bölge savcısı arama emri çıkartmak istiyor. Open Subtitles فإنّ المدعي العام ستقوم بنشر تعميم على كلّ الوحدات للبحث عنه
    Şimdi, onlar yeni bir dünya aramak için uygarlığın yarsını gönderdiler. Haftada 21 milyar oyun saatini bulduğum yer burası. TED الآن، لقد جعلوا نصف الحضارة تذهب للبحث عن عالم جديد. ومن هنا حصلت على ٢١ بليون ساعة أسبوعيا من اللعب.
    araştırma için bana para teklif etti. Ölüme yakın deneyimler. Open Subtitles لقد عرض علي بعض الأموال للبحث في مسألة الموت القريب
    Küçük bir grup oluşturup buna bakmaya gitmek kötü bir fikir olmayabilir. Open Subtitles . ربما ليست فكرة سيئة ان ننظم مجموعة صغيرة وتذهب للبحث بالخارج
    Onu daha yakından tanımak istiyorum o yüzden gidip onu bulacağım. Open Subtitles حسناً، علي أن أذهب لأتعرّف عليها أكثر، لِذا سأذهب للبحث عنها.
    Yağmursuz günlerde bazı koloniler daha az besin arıyor, yani koloniler su harcayarak tohum arama ve tohum bularak su elde etme arasındaki dengeye farklı şekillerde karar veriyorlar. TED ففي الأيام الجافة، يقل البحث عن الطعام في بعضها، بالتالي فالمستعمرات مختلفة في كيفية التحكم في المفاضلة بين إنفاق الماء للبحث عن البذور والحصول على الماء على شكل بذور.
    Eğer zamanım olursa. Artık dışarı çıkacağım ve iş arayacağım, değil mi? Open Subtitles اذا كان هذا وقت ذلك, فأنا اخرج للبحث عن عمل, اليس كذلك؟
    Artık endişelenmeyin, bayan. Kocanızın cesedini bulması için özel köpek birimimizden birini yollayacağım. Open Subtitles لا تقلقي يا سيدتي، سنرسل أحد كلابنا البوليسية المميزة للبحث عن جثة زوجك
    Biraz bekle de bedenine uyan bir şey bulayım. Hey, Mustang'ler. Open Subtitles هو الكثير من القماش، لكن نعم, أحتاج وقتاً للبحث عن حجمك
    Bence gruplara ayrılıp bu it herifi, o bizi bulmadan önce bulalım. Open Subtitles أقترح أن نتجمع ونذهب للبحث عنه قبل أن يجدنا
    Sahil güvenliği Dexter'ı araması için gönderdim. Balık tuttuğu yerde değilmiş. Open Subtitles أرسلتُ خفر السواحل للبحث عنه، لم يكن موجوداً في بقعة اصطياده
    Evet, bir tek Hector'a bakmak için çıktım. Kitap okuyordum. Open Subtitles نعم, ماعدا عندما ذهبت للبحث عن هيكتور, لقد كنت اقرأ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد