"معنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bizimle
• bizim
• yanımızda
• bizi
• bizde
• burada
• aramızda
• da
• elimizde
• bizden
• Aramıza
• bize
• bizle
• yanımıza

Pat Metheny ve Jim Hall oradaydılar ve bizimle kayıt yaptılar.
و بات ماثني و جيم هول كانا هناك وقاموا بالتسجيل معنا.

O Babasının yanında ama sözü bizimle. Onu kullanmayı öğretti.
انه مع ابيه لكنه ترك كلمته معنا وعلمنا كيف نستخدمها

Biraz bizimle kalmaya çalış. Duval Cuma günü kolleksiyonu gösterecek.
حاولي أن تبقي معنا لبرهة دوفال سيعرض المجموعة يوم الجمعة

Ama ayrılman gerektiğini anlayana dek bizimle beraber burada kalabilirsin.
و لكن يمكنك البقاء معنا حتى تشعرين برغبتك فى الذهاب

İstanbul'da bizimle birkaç güzel gün geçir ve sonra... sonra evine git.
يجب أن تقضى معنا بعض من الأيام الجميله فى إسطنبول ثم تعود

En iyisi bizimle gel ve Firavunlarla biraz gez, tamam mı?
ربما من الأفضل أن تأتي معنا. تأخذ جولة مع الفراعنة، مفهوم؟

- İznini bizimle geçirmek istemen bizi çok mutlu etti.
نحن في غاية السعادة لأنك قررت أن تقضي إجازتك معنا.

Robbie artık bizimle yatıyor, Dana da zamanının çoğunu arkadaşlarında geçiriyor.
روبرت ينام معنا الأن و دانا تقضي معظم وقتها مع الأصدقاء

Şimdi, biliyorsun, bizimle yemek yiyebildiğin için öyle mutluyuz ki.
حسناً، الآن، تعلمين، نحن سعداء للغاية لأنه يمكنكِ الأكل معنا.

Pekala dostum... geceyi bizimle ve bakirelerle geçirmen için seni nasıl ikna edebilirim?
إذن يا صديقي هل من سبيل لإقناعك بقضاء الليل معنا و مع العذارى؟

bizimle içmeye tenezzül etmiyorsunuz ama kılıcımızın tadına bakmak istiyorsunuz.
أنت لن تُفضل الشرب معنا وليس حتى تفضل طعم سيوفنا

Eğer benim askeri taktiklerimi kullanmış olsaydık Dola'nın bizimle uğraşmaya fırsatı kalmazdı!
اذا بدئت اساليب الجيش خاصتي دولا لن تمتلك الفرصة لتدخل معنا اطلاقا

Yo! bizimle işbirliği yapmayan, iğrenç, kötü, ihtiyar rakunlar onlar.
انهم القذرون , الراكون السابقون الذين لم يستطع التعايش معنا

Şehir hastanesine ulaştığımızda bizimle beraber bir kaç bin kişi vardı.
،عندما وصلنا إلى مستشفى المدينة كان معنا عدة آلاف من الناس

İyi. Eğer bizimle gelmek istemiyorsan, biz de seninle kalırız.
حسن، إذا لم تكن تودّ الذهاب معنا فسنبقَ هنا برفقتك

bizimle gel. Posta odasına dönme, ekibin bir parçası olarak gel.
عد معنا ليس الى غرفة البريد لكن لتكون جزء من فريقنا

Ne olduğunu söyleyeyim, üst üste beş gündür bizimle takılmıyorsun.
هذا اليوم الخامس على التوالي الذي لا تتمشين فيه معنا

Bir fikrim var. Onlara daha fazla ödersek belki bizim için çalışırlar.
عِنْدي فكرةُ، لَرُبَّمَا إذا عَرضنَا أن ندَفْع لهم أكثرِ، لربما يَعْملونَ معنا

yanımızda getirdiğimiz maymunlar, tahminimizden çok daha güçlü ve çok daha zeki.
القرود التي احضرناها معنا كانت اقوى منا واكثر ذكاءا اكثر مما تخيلنا

Çalışan tek araba belki de bizde. - Tehlikeyi atlatana kadar durmam.
غالباً نحن معنا السيارة الوحيدة التي تعمل لن نتوقف حتى نكون بمأمن

Umarım siz ve eşiniz burada güzel bir hafta geçirir.
اتمنى ان تكون انت وزوجتك قد قضيتما اسبوع ممتع معنا

Ve çoğunuzun fark ettiği gibi aramızda bir yıldız var bu gece.
و لعل معظمكم قد لاحظ، لدينا بعض من المشاهير معنا هذه الليلة.

Oğlunun elimizde olduğunu kanıtlayıncaya kadar daha fazla oyunda kalmayacak.
انه لن يستمر معنا الا اذا اثبتنا اننا نملك ابنه.

aramızda yaşayan biri olmasına rağmen, o bizden biri değil.
وبالرغم من انه يحيا معنا الا انه ليس واحدا منا

Kendisi şu anda ailemizin ayrılmaz bir parçası ve Aramıza katıldığında Alia altı aylıktı.
هي الآن عضو مكمل في عائلتنا، كونها معنا منذ أن كانت علياء في عمر ستة أشهر.

bize ateş ediyorsun. Sen tankerlerin içinde petrol olduğunu bilmiyor musun?
كنت تجرؤ وتطلق النار , ألا تعلم اننا نحمل معنا بترول

Ama o sakızı patlatışı bizle konuşurkenki gergin tavrı biraz tuhaftı.
لكن طريقتها في مضغ اللبان طوال حديثها معنا أقلقني ذلك قليلاً

bizim yanımıza taşınmalı. Benim odamı alabilir. Ben küçük odaya geçerim.
اجعليه يسكن معنا سوف اعطيه غرفتى و سوف اسكن فى الوكر