Ne mal mülk, ne hatıralar ne arkadaşlık, ne aşk ne de bir bağ istiyorum. | Open Subtitles | لم أعد أريد أصدقاءً أو ممتلكات أو .. حب، كل هذه تبدو لى كشراك |
Ben borçları alana kadar, o kilisenin malı sayılır. | Open Subtitles | بينما عندي السند، فهي من ممتلكات الكنيسة |
Cleveland, üzgünüm, ama şirketin malına zarar verilmesine göz yumamam. | Open Subtitles | كليفليند انا آسف, ولكني لا استطيع تحمل تدمير ممتلكات الشركة |
Adamım, ben başkalarının özel eşyalarını karıştıracak kadar aşağılık değilim. | Open Subtitles | يا رجل! انا لم اتدخل في ممتلكات غيري طوال حياتي |
Tabiî onlardan kalan yadigârları ve eşyaları da birlikte getirdiler. | Open Subtitles | هناك تركوا ايضاً ممتلكات واشياء تخص هؤلاء الذين تم نقلهم لهذا المكان |
Yanınızda enfeksiyonlu malzeme veya Lucas Klinik Şirketi'ne ait bir eşya taşıyor musunuz? | Open Subtitles | هل تحمل اي مواد معدية معك او ممتلكات لعيادة لوكاس او مواردها؟ لا |
- Şunu giyin. Farkında mısınız, özel bir mülkü ihlal ediyorsunuz. | Open Subtitles | يبدو أنّ لا أحد منكم يدرك أنّكم تتعدّون على ممتلكات خاصّة |
Seni mülke izinsiz giriş, hırsızlık ve mala zarar verme şüphesiyle tutukluyorum. | Open Subtitles | أنت رهن الإعتقال للإشتباه بكسر ودخول والتعدي علي ممتلكات الغير والإضرار بها. |
"Sana herkesin içinde ayyaş diyen oğlumu mu kamu malını çalan oğlumu mu?" | Open Subtitles | الذي دعاكِ "سكرانة" على الملأ ؟ أو .. الذي سرق ممتلكات المدينة ؟ |
Barbarlık, mülk, yıkım ve şiddet bu akşam bir sürü tutuklanmayla sonuçlandı. | Open Subtitles | تخريب ممتلكات , شغب , ونشر عنف نتيجته تصاعد الاعتقالات الليلة |
Tabii ki, özel bir mülk çalmanın suç olduğunun farkındasınız, değil mi? | Open Subtitles | وبالطبع تدرك أن سرقة ممتلكات خاصة يعتبر جنحة ؟ |
Hepsi şirketin malı. Şifresini bulabilirim. | Open Subtitles | فكلّه من ممتلكات الشركة يمكنني أن أحضر لك كلمة السر |
Şimdiyse birisi çalıntı malı almak için seçilmiş. Sanırım bu bir suç. | Open Subtitles | الأن، لو أختار شخص أن يشتري ممتلكات مسروقة، أعتقد أنها جريمة |
Okuldan uzaklaştırma almış... okul malına zarar vermekten. | Open Subtitles | تم فصله مؤقتاً من المدرسة لإفساده ممتلكات المدرسة |
Sizi adam kaçırmaktan, cinayete teşebbüsten ve hükümet malına izinsiz girmekten tutukluyorum. | Open Subtitles | أمسكناك متلبساً باختطاف، وقتل مع سبق الإصرار والترصد... وتعدّ على ممتلكات حكومية. |
Kıyafetlerini şu çuvala, cüzdan, anahtar, takı gibi kişisel eşyalarını da sepetin içine koy. | Open Subtitles | وضع ملابسك في الحقيبة ، أي ممتلكات شخصية ، المحفظة والمفاتيح ، والمجوهرات ، إلى آخره ، في هذه السلة. |
Onun evine git. Finn'in eşyalarını al. Hayır, arama emrini beklemek istemiyorum. | Open Subtitles | اذهب وأحضر ممتلكات فينس من شـقتها بن انتظر الحصول على المذكرة |
Costelloların eşyaları arasında tıbbi hidromorfon numuneleri bulundu. | Open Subtitles | عينات صيدلية من الهايدرومورفون عُثر عليها في ممتلكات آل كاستيللو |
Dünyadaki toplam iş gücünün üçte ikisi kadınlara ait olduğu halde, onlar dünyadaki toplam zenginliğin yüzde birine sahipler. | TED | بالرغم من أن النساء يقمن بثلثي العمل في العالم فهن يملكن أقل من واحد بالمائة من ممتلكات العالم |
Belki de paraya çok ihtiyaçları olduğu halde, milyon dolarlık bir mülkü satmamalarının bir sebebi vardı. | Open Subtitles | ربما كان هناك سبب في عدم بيع ممتلكات بقيمة مليون دولار حتى لو كنت في حاجة ماسة للمال |
Bu adamın izinsiz mülke girmekten çok daha büyük dertleri var. | Open Subtitles | هذا الرجل لديه مشاكل أكبر بكثير من التعدي على ممتلكات الغير |
Mösyö Bass'ın çalınan malını bulmuşsunuz. | Open Subtitles | أرى أنك وجدتِ ممتلكات السيد باس المفقودة؟ |
Yani bir kanun adamının ayakçısı, birisinin özel mülküne zorla girerken yakalanırsa, adamın kariyerine ne olur acaba? | Open Subtitles | أعني أنا اتساءل مالذي حدث لمهنة لاومن عندما قبض عليه المراسل وهو يقتحم ممتلكات خاصة لشخص ما |
Yarın babamın mallarını getirmenizi istiyorum yoksa ilişkimiz biter. - James Delaney. | Open Subtitles | وأريدك أن تجلبي ممتلكات أبي غداً وإلا فإن علاقتنا انتهت |
Eşinizin toplam mal varlığı 20 milyon dolar kadar. | Open Subtitles | مجموع ممتلكات زوجتك يبلغ حوالي 20 مليون دولار |
Bu dönemde beni haneye tecavüz, şantaj gibi suçlarla suçlayan 3 tane davaya maruz kaldım. | TED | من خلال جمعياتهم الخيرية وقد رفعت علي 3 قضايا من الشرطة بإدعاء التعدي على ممتلكات الغير , وانتحال الشخصية , والترهيب |
Kaçırdın. Libakk'ın arazisinde saklanmış. | Open Subtitles | . فاتك ذلك . كانت مخبأة في ممتلكات ليكباك |