ويكيبيديا

    "هام" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • büyük
        
    • Ham
        
    • önemli
        
    • Hamm
        
    • önemlidir
        
    • ciddi
        
    • mühim
        
    • önemliydi
        
    • acil
        
    • önemi
        
    • değerli
        
    • Chumhum
        
    • rol
        
    Çünkü büyük bir olay. Evliliğimiz. Hayatımızın geri kalan kısmı. Open Subtitles لانه شىء هام ، انه زواجنا سيظل معنا الى الابد
    Düşmancılık senin oyununun büyük bir parçası öyle değil mi? Open Subtitles العداء هو جزء هام جدا من المداعبة ، أليس كذلك؟
    Ulusal Bilim Madalyası alan Craig Venter ve Nobel Ödülü sahibi Ham Smith. TED نرى هنا الفائز بالميدالية الوطنية للعلوم كريغ فينتر والفائز بجائزة نوبل هام سميث.
    Bir sonraki dayanılmaz bağlantım gibi, Astro şempanze Ham. TED مثل رابطي التالي ، أكثر الروابط التي لا تقاوم ، رائد الفضاء الشامبانزي هام
    Gerçek anlamda milyonlarca insanın yaşamına önemli değişiklikler getirebilme ve küresel çapta koruyucu hekimlik konusunda bir fırsat penceresi ile karşı karşıyayız. TED إذن توجد فترة زمنية حرجة علينا صنع فرق هام ليتمكن من التأثير على حياة ملايين البشر ونمارس الطب الوقائي على مستوى علمي
    Beş numaralı hatta Bay Hamm'dan acil bir telefon var. Open Subtitles عِنْدَي مكالمة طارئُة على خَطِّ خمسة مِنْ السّيدِ هام.
    Bak, bazen verdiğin sözleri tutmak çok önemlidir ama bazen de... Open Subtitles انظر بعض الأحيان الأمر هام الإيفاء بالعهود لكن في بعض الأحيان
    Ancak bunu yapmadan önce şunu sorgulamak istiyorum, kar amacı gütmeyen kuruluşların Dünyayı değiştirmekte ciddi bir... rolü olduğuna inanabilir miyiz? TED لكن قبل ذلك اريد ان اسأل ان كنا حقاً نؤمن بان القطاع غير الربحي يلعب دور هام في تغيير العالم.
    Bu mühim ve gerçekten seninle açık sözlü bir konuşma yapmak istiyorum. Open Subtitles هذا هام للغاية ، و أود حقاً أن أخوض محادثة صادقة معك
    Burada senden daha büyük bir şeyin parçası olma şansın var. Open Subtitles هنا لديك الفرصة لتكون جزء من شئ هام شئ أكبر منك
    Anne, bu yazki şiir kampı hakkında büyük bir karar aldım. Open Subtitles أمي,هناك قرار هام يجب ان اتخذه بشان مخيم الشِعر هذا الصيف
    Uyku ve uyanık kalma döngümüz oldukça hassas bir dengede ayrıca fiziksel ve ruhsal sağlığımız için büyük önem taşıyor. TED هناك توازن دقيق في دورة نومنا واستيقاظنا، ولها دور هام في الحفاظ على صحتنا العقلية والجسدية.
    Web geliştiricisi olarak çalıştığım işimde benden daha büyük olma ihtimali olan bir şey üzerinde çalıştığımı hissetmiyordum. TED خلال عملي كمطوّر مواقع، لم أشعر بأنني أعمل على شيء هام.
    Ham'ın hayatındaki bu iki olay arasında, kendisi uzaya gitti. TED في الوسط من هاتين النقطتين من حياة هام فقد طار في الفضاء
    Fakat bunu yapıyorsanız Craig Venter ve Ham Smith'in TED لكن مادمت بها ، عندها تستطيع أخذ عمل كريغ فينتير و هام سمث.
    West Ham'ın 13 yaş altı futbol takımı gezisi vardı. Open Subtitles لقد كان ذلك في جولة نادي ويست هام الكروية تحت 13 سنة
    tek farkla, Susskind sandviçinde daha çok jambon (Ham) olurdu" dedi. TED ولكن الفرق الوحيد ان ساندويش " سوسكايند " سوف يحوي " هام " أكثر
    Bu yaşantımızın çok önemli bir parçası, yaşamımızın üçte biri uykuda geçiyor. TED إنه جزء هام في حياتنا، يفترض أن نمضي ثلث أعمارنا في النوم.
    Hamm ve Potato, siz de vites ve düğmelerle ilgilenin. Open Subtitles هام و بوتيتو تعاملوا مع العتلة والمقبض
    Bazıları oldukça faydalıdır. Bazıları ise ekosistem için önemlidir. TED البعض منهم مفيد جدًا. البعض منهم هام لنظامك الإيكولوجي.
    Fakat gerçekler bundan daha farklı çünkü genlerimizin yanı sıra ciddi hastalıklara yakalanmamızda çevrenin ve yaşam biçiminin de büyük rolü var. TED ولكن الواقع بعيد كل البعد عن ذلك، لأنه بالإضافة لجيناتنا، فإن لبيئتنا وطراز حياتنا دور هام في تطوير العديد من الأمراض.
    Allah bizi mühim bir iş için seçtiğinde bunu kabul etmeliyiz. Open Subtitles وحينما يختارنا الله من أجل عمل هام لابدّ أن نستسلم للأمر
    Teşekkür etme fırsatı vermemiştin. O kitap benim için çok önemliydi. Open Subtitles أنت لم تعطنى الفرصه لكى أشكرك فهذا الكتاب هام بالنسبة لى
    O listede ben yokum, fakat gelin ile bazı acil işlerim var. Open Subtitles والاس بيفورد. أنا لست في القائمة. ولكن لدي عمل هام مع العروس.
    Hiç bir önemi yok. Ben şu an burada olmadığıma göre. Open Subtitles هذا غير هام ، إذا اعتبرنا أننى غير متواجد هنا الآن
    Bir şey ekleyerek bitiriyorum; benim için çok önemli ve değerli. TED دعوني أنهي بقول شيء هام للغاية وعزيز على قلبي:
    Diane, herhangi bir birleşme Chumhum'da üç yıllık bir pencere gerektiriyor. Open Subtitles دايان أي اندماج يستلزم احتكار أرباح تشام هام لنا لـ3 سنوات
    Seksten keyif almanda duygusal bağlılık önemli bir rol oynuyor mu? Open Subtitles هل الارتباط العاطفي له دور هام في قدرتك على الاستمتاع بالجنس؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد