ويكيبيديا

    "هو الشيء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • şey bu
        
    • olan şey
        
    • şey o
        
    • şeydir
        
    • şeydi
        
    • olan da
        
    • tek şey
        
    • şey buydu
        
    • şey neydi
        
    • şey odur
        
    • bu kadar
        
    Bu dünyada seni bir yerlere götürecek olan tek şey bu. Open Subtitles هذا هو الشيء الوحيد الذي سيوصلكِ إلى أي مكان في العالم
    O tür şeyler. Bir de şu var: cevap hep oradaydı; ama şu "gün gibi ortada" olan şey, cevabı görmemizi engelledi. TED في النهاية, شيء آخر هي الإجابة و كانت دائماً موجودة. لكننا تجاهلناها بسبب هذا الشيء الواضح, و ذاك هو الشيء.
    Biliyor musun, bu hayatta bana zevk veren tek şey o orospu çocuklarını öldürmekti. Open Subtitles أتعرف ما هو الشيء الوحيد في هذه الحياة الذي أعطاني ارتياحاً؟ هو قتل أولئك الملاعين
    Bu laboratuvarda takımım ile birlikte üzerinde çalıştığım en önemli şeydir. TED و هذا هو الشيء الأساسي الذي أعمل عليه مع فريقي بالمختبر
    Bağlanmak konusunda kafayı yemek yapacağın tek şeydi ama onu bile düzgün yapamıyorsun! Open Subtitles الفزع من الالتزام هو الشيء الوحيد الذي يمكنك فعله ولم تفعله بشكل جيد
    Bunu yapmamız gerek, ki doğru olan da bu. Open Subtitles يجب أن نفعلها و هذا هو الشيء الصحيح لنفعله , و لا شيء سيء سيحصل عندما تقوم بالأمور الصحيحة
    Bu arada seks, tembel hayvanların hızlı yaptığı tek şey. TED وبالمناسبة، الجنس هو الشيء الوحيد الذي تفعله حيوانات الكسلان بسرعة.
    Senin annen olmak. Hayatta başarılı olduğum, tek şey bu. Open Subtitles لأن كوني أماً لك، هو الشيء الوحيد الذي نجحت به
    Bize göstermeyi isteyip havalı dediğiniz şey bu muydu yani? Open Subtitles هل هذا هو الشيء الرائع الذي أردت أن ترينا إياه؟
    Bu dünyada seni bir yerlere götürecek olan tek şey bu. Open Subtitles هذا هو الشيء الوحيد الذي سيوصلكِ إلى أي مكان في العالم
    Biz neyiz? Üstünde asılı durduğumuz bu şey de nedir? gerçekte biz olan şey ne? TED ما نحن؟ ما هو الشيء الذي نتعلق به ، الذي هو في الواقع نحن؟
    Bilgisayarların dünyasında nadir olan şey nedir biliyor musunuz? Open Subtitles أتعلم ما هو الشيء النادر حدوثه للغاية في عالم الحاسبات؟
    Paradan daha önemli olan şey nedir? Open Subtitles حسناً , ما هو الشيء الأكثر أهمية من المال ؟
    Bende tost yapmaya başladım çünkü yapmayı bildiğim tek şey o. Open Subtitles لذا فأعددت شطائر الجبن لأن هذا هو الشيء الوحيد الذي أجيد إعداده
    İnsanlar yağmaladıktan sonra markette hiç kalmamış ve ufaklığı sakinleştiren tek şey o. Open Subtitles المركز التجاري خاوٍ عن آخره بعد ما نهبه القوم هنا والزبادي هو الشيء الوحيد الذي أستطيع الإبقاء عليه
    Sanat zamanın sınavına güzelce ve incelikle katlanan bir şeydir. Open Subtitles الفن هو الشيء الذي يصمد أمام اختبار الزمن بجماله وزينته
    Bu hayatta bir şeylere anlam katan tek şeydir aşk. Open Subtitles فالحبّ هو الشيء الوحيد الذي يسبغ معنىً على هذه الحياة
    - Yaptığımız yapılabilecek en doğru şeydi, - Ama zavallı kadıncağız, Tina? Open Subtitles كان هذا هو الشيء الصحيح الذي ينبغي عمله لكن تلك المراة، تينا؟
    Önemli olan da bu, değil mi? Open Subtitles هذا هو الشيء المهم،هل هذا صحيح؟
    Doğru olmasıyla birlikte şüpheli olmamak için de söyleyeceğiniz tek şey buydu. Open Subtitles هو الشيء الوحيد الذي أنت يمكن أن تقول للتقليل قابلية نجاحك كمشتبه به.
    Ker-rah seni işe aldığımda söylediğim en mühim şey neydi? Open Subtitles كيرا ما هو الشيء الأكثر أهمية اخبرتك به عندما وظفتك؟
    Seni temin ederim, istediği tek şey odur. Open Subtitles أضمن لك أن هذا هو الشيء الوحيد الذي تريده
    O ağrı kesici, onu bu kadar uzun süre tutacak tek şey. Open Subtitles هذه الدواء المخفف للآلم هو الشيء الوحيد الذي يٌبقيه مستمر لهذه الفترة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد