ويكيبيديا

    "يتجه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gidiyor
        
    • ilerliyor
        
    • gittiğini
        
    • yöneldi
        
    • geliyor
        
    • giden
        
    • çıkıyor
        
    • dönüyor
        
    • yöne
        
    • gitti
        
    • gidiyordu
        
    • gittiği
        
    • giderken
        
    • gidecek
        
    • ışını
        
    Ve belki 2000 veya 3000 kişi bu ilan yüzünden batıya gidiyor. Open Subtitles وربما يتجه ألفان أو ثلاثة آلاف منهم للغرب على أساس هذا المنشور
    Kan izlerinin onun odasına kadar gidiyor olmasını açıklayabilir misiniz? Open Subtitles هل يُمكن أن تُوضح لماذا الدم يتجه إلى بابها تماماً؟
    Bu ilginç. Bu adam Melekler Şehri'nden öbür tarafa gidiyor. Open Subtitles هذا ملفت للنظر، فهذا السيد يتجه بعيداً عن المدينة السماوية؟
    Gps'ten takip ediyoruz, şu anda Kanada sınırına doğru ilerliyor. Open Subtitles نحن نتعقب تحديد المواقع، و هو يتجه إلى الحدود الكندية.
    İnsanların dünyanın kötüye gittiğini düşünmeleri hiç şaşırtıcı değil. TED ولا عجب بأن الناس تعتقد بأن العالم يتجه إلى الأسوء.
    Bert girişe yöneldi. Sizler yolda mısınız? Open Subtitles بيرت يتجه نحو البوابة هل أنتم فى ذلك الطريق , يا رجال ؟
    Soldaki çizimde bir x ışını geliyor ve bir elektronu atomun yörüngesinden ayırıyor. TED يتجه شعاع اكس إلى الرسومات، مثل الصورة على اليسار يصطدم بالكترون من الغلاف التكافؤيّ للذرة.
    Morgan, adamimiz beyzbol sapkali beyaz bir erkek ve arka kapiya gidiyor. Open Subtitles مورغان انه ذكر أبيض يرتدي قبعة بايسبول انه يتجه الى الباب الخلفي
    Güneye doğru gidiyor, ölebileceği sıcak bir sokak bulmak için. Open Subtitles انه يتجه جنوبا يبحث عن الدفء في الشارع كي يموت
    Ancak elimizde siyasi bir kasırga var ve herkes fırtına mahzenine gidiyor. Open Subtitles ، لكننا نمتلك إعصار سياسي بين أيدينا والجميع يتجه إلى قبو العاصفة
    Ama bu daha da derine gidiyor. TED ولكن الموضوع يتجه إلى ما هو أعمق من ذلك.
    Ve belki 2000 veya 3000 kişi bu ilan yüzünden batıya gidiyor. Open Subtitles وربما شاهده عشرون ألفاً من الناس وربما يتجه ألفان أو ثلاثة آلاف منهم للغرب على أساس هذا المنشور
    Neyse, eğlence bitti, ve kiliseye gidiyor. Open Subtitles وأخيراً أنتهت فترة العبث وها هو يتجه للكنيسة
    Peronlarin oraya gidiyor. Pesinden gidecegim. Open Subtitles إنه يتجه لرصيف السكة الحديد سوف أذهب خلفه
    Kendini tanıtmayı reddetmiş. Kuzeydoğuya, dağlara gidiyor. Open Subtitles رفض طلب التعريف عن النفس إنه يتجه نحو الشمال الشرقى إلى الجبال
    Ve tıbbi görüntüleme insan vücudunun içine bakıp bu hücrelerin herbirine ayrı ayrı gerçekten bakabilme noktasına doğru ilerliyor. TED و أعتقد أن ما يتجه إليه التصوير الطبي هو القدرة على النظر إلى الجسم البشري و رؤية كل من تلك الخلايا على حدة.
    Batıya gittiğini sanmam, çünkü oradaki hapishaneden gelmişti. Open Subtitles لا يمكننى رؤيته يتجه غرباً لأنه قد أتى من سجن هناك
    - Hedef bize doğru yöneldi! Open Subtitles الاصطدام متوقع الهدف يتجه إلينا يا سيدى إلى الخلف بأقصى سرعة
    Tabiki istemiyorsun. Domuzlara karşı sorumluluğun önce geliyor. Open Subtitles بالطبع لا تريد واجبك الأول يتجه إلى الخنازير
    Gray Road'da doğuya giden başıbozuk bir suçluya rastladık. Anlaşıldı mı? Open Subtitles دعنا نمسك بهذا الأخرق يتجه شرق طريق جراى , أكرر ؟
    Ve gördüğünüz gibi, davranışları Nash dengesinde yapılan değişikliğin yönünde yukarı çıkıyor. TED وكما ترون، سلوكهم يتجه الى الأعلى في اتجاه هذا التغير في توازن ناش.
    Bana göre dünya, üzerinde gerçekten düşündüğümüzde... ...çok da istemediğimiz... ...bir geleceğe doğru dönüyor. TED بالنسبة لي, العالم يتجه نحو مستقبل لا نريده عندما نفكر حقا وبعمق بشأنه.
    Ve umut ediyorum tartışma bu yöne kayacak ve zamanla gördüğümüz de bu. TED وهذا ما آمل أن يتجه إليه هذا النقاش, ونحنا شاهدنا تقدمًا ملحوظًا خلال الزمن.
    Bir Kızılderili'yle birlikte, kuzeye gitti. Open Subtitles رأيناه يتجه شمالاً خارج البلدة مع هنديّ متمرّد
    Bir göğsün bu yöne, öteki bu yöne gidiyordu. Open Subtitles لديك صدر يتجه هذه الناحيه و الثانى يتجه لهذا الإتجاه ياله من شئ مذهل
    Gerçekleşmesi için bir çoğu şeyi barındırdığını... ...ve dünyanın gittiği yönü biliyoruz. TED نحن نعلم أن الأمر يتطلب الكثير ليتحقق, ونعلم كذلك إلى أين يتجه العالم.
    - Kıl torbası, nehir yoluna doğru giderken görmüş. - Kontrol edin! Open Subtitles ـ شاغباغ رآه يتجه نحو طريق النهر ـ حوِّل
    Sabah olur olmaz karakola gidecek. Open Subtitles سوف يتجه إلي قسم الشرطة مباشرة في صباح الغد،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد