ويكيبيديا

    "şaşırtıcı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المدهش
        
    • المذهل
        
    • المفاجئ
        
    • للدهشة
        
    • صدمة
        
    • مفاجئاً
        
    • المذهلة
        
    • المفاجأة
        
    • يفاجئني
        
    • يدهشني
        
    • مندهش
        
    • يثير الدهشة
        
    • صادم
        
    • مستغرب
        
    • مفاجيء
        
    Bu konuda şaşırtıcı olan, bir karınca sadece bir yıl yaşar. TED والشيء المدهش في هذا هو أن النملة تعيش فقط لسنة واحدة.
    Galton'ın şaşırtıcı tespiti, bazı derin sorular getirir: Güzellik nedir? TED أثار اكتشاف جالتون المدهش الكثير من الأسئلة: ما هو الجمال؟
    Bu kısa videoda bana şaşırtıcı gelen bu videoyuyu çekerken Karess'in yurttaşlık hakları hareketi tarihini nasıl anladığı ama onla sınırlı kalmadığını göstermesi. TED المذهل في هذا المقطع هو او نحن نلتقط، ظهر أن كاريس كانت تفهم تاريخ حركة الحقوق المدنية و لكنها لم تكن مقيدة بها.
    Onların bunun gibi küçük bir limana yanaşması oldukça şaşırtıcı. Open Subtitles إنه من المفاجئ لهم أن يأتوا إلى ميناء صغير كهذا.
    Bu biraz şaşırtıcı, çünkü görme işini düşündüğümüzde, bunu bir kamera gibi düşünüyoruz. TED وهذا مثير للدهشة فعلا لأن فكرتنا عن البصر عامة هو إنه مثل الكاميرا
    Öyle olduğunu biliyorum ama bunu bir kalkan olarak kullanman şaşırtıcı. Open Subtitles أعلم أنك صريح، لكن تلك صدمة لكي أرى كيف تستخدمها كدرع
    Sağ olun yönetmen bey, çok şaşırtıcı bir başlangıçtı, değil mi? Open Subtitles شكراً لك أيها المخرج لقد كان يوماً مفاجئاً تماماً أليس كذلك؟
    Bu onları kendimizden uzaklaştırıp bize sunabilecekleri şaşırtıcı mekanları görmekle ilgili. TED ولكن بدفعها وأن نرى الأماكن المذهلة التى سنصل إليها
    Üniversitesinde Fabian Monrose'nin laboratuvarında yaptıkları ve baktığınızda sezgisel bir şey ama şaşırtıcı türde. TED كان هذا مختبر فابيان مونسورس في جامعة كارولينا الشمالية، وما فعلوه كان شيء بديهي بمجرد رؤيته، لكن فيه نوع من المفاجأة.
    Çok şaşırtıcı bir şekilde, bazı kokuları çok seviyor. Ucuz kolonya gibi. Open Subtitles المدهش أيضاً هو انجذابه لروائح شتى، صدّقوا أو لا تصدّقوا، العطور الرخيصة.
    Ama şimdi onu umursamıyorum bile. Sonraki sabah, Şöyle şaşırtıcı bir şey oldu. Open Subtitles لكن الآن، لا أهتم بها إطلاقا فى الصباح التالى، حدث ذلك الشىء المدهش
    şaşırtıcı olan ise yalnızca yüzleri tanıma zarar görmüştür. Onun dışında her şey yolundadır. TED الأمر المذهل هو أنّ التعرّف على الوجوه فقط يتعطّل بينما بقية الوظائف بخير.
    Daviana hakkında şaşırtıcı olan şey ise her hafta zamanını hiç tanımadığı insanlara ayırmasıdır. Bu insanlar onun ne çevresinde, bölgesinde hatta ülkesinde bile değiller -- belki de hiç tanışmayacaklar. TED المذهل في دافينيا. إنها مستعدة أن تبذل جهد كل أسبوع. لتساعد أناس غرباء: أناس ليس لها بهم علاقة، ليسوا جيرانها ولا مدينتها ولا حتى في بلدها. أناس غالبا لم تقابلهم قط.
    Bu inancın Reformasyondan sonra hayatta kalabilmiş olması çok şaşırtıcı. Open Subtitles من المفاجئ نوعاً ما أن الفكرة نجت من عمليّة الإصلاح
    Bilbao'ya gidince binanın şehirdeki yeri şaşırtıcı geldi. TED المفاجئ في بلباو كان في موقعه بالنسبة للمدينة
    Tüm insanlık tarihinin en etkili bazı matematikçileri ve bilim insanları da konuya, genellikle şaşırtıcı şekillerde, dâhil olmuşlardır. TED والبعض من أكثر علماء الرياضيات تأثيرًا على مر التاريخ قد أتفق في الرأي في هذه القضية بطرق مثيرة للدهشة
    böylece çok şaşırtıcı sonuçtur bu ve biz bunu gördüğümüz zaman gerçekten şok olduk TED وهذه نتيجة مدهشة، إذ كانت صدمة حقيقية لنا عندما توصلنا إليها.
    Beyinlerin bazılarında bilim insanları şaşırtıcı bir şeye rastladılar. TED في بعض هذه الأدمغة، اكتشف العلماء شيئاً مفاجئاً.
    Sizlere... vücudunuzun yaşayan kumaşını oluşturan şaşırtıcı moleküler makineler göstereceğim. TED ما سوف أريكم إياه هو الآلات الجزيئية المذهلة التي تقوم بصناعة الألياف في جسد الانسان
    Ama gerçekten en şaşırtıcı olan, ormanın içinde bağlantı olmasıydı. TED المفاجأة الحقيقية، وهي شيء كبير، أنه كان هناك تواصل في الغابة.
    Bu kadar çok ihtiyatlı birinden bunun çıkması çok şaşırtıcı. Open Subtitles قصتها صريحه جدآ مما يفاجئني أنه يأتي من شخص كتوم
    Senin kadar sevimli birinin bu denli itici olması çok şaşırtıcı. Open Subtitles يدهشني أن يكون شخصا في مثل فتنتك متلاعبا إلى هذا الحد
    Gördüklerinizden sonra berbat olmamanız çok şaşırtıcı. Open Subtitles أنا مندهش من أنكما لم تتأثرا لرؤية ما حدث
    Tam tersine, asıl şaşırtıcı olan, ...benim gibi bir adamın, ...yaşadığı bütün o yıllar boyunca, hayata seyirci kalıp, ...kensinde olan büyük gücü keşfedememiş olması, ama... Open Subtitles على العكس من ذلك، ما يثير الدهشة هو أن رجلا مثلي يمكن أن يبقى طيلة هذه السنوات يشاهد الحياة بصفة متفرج
    şaşırtıcı bir durum, yılın bu zamanında bir adamın halısına kan akıtıyorum. Open Subtitles ياله من أمر صادم, أن أنزف على سجادة رجل تافه في هذا الوقت من السنة.
    Zekası sayesinde, Kral olan bir adamın buraya yalnız gelecek kadar aptal olması çok şaşırtıcı. Open Subtitles بالنسب لرجل ، قد أصبحت حكمته أعجوبة على الأرض فإنك تبدى نقص مستغرب منه فيها بالمجئ إلى هنا بمفردك
    Bu yarışmayı yürütürken öğrendiğim en şaşırtıcı şey, şu anda bazı bilim adamlarının doğrudan dansçılarla çalışıyor olmasıdır. TED اكثر شيء مفاجيء تعلمته خلال اداره تلك المسابقه انه الان يوجد علماء يعملون مع الراقصين بشكل مباشر لشرح ابحاثهم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد