ويكيبيديا

    "belki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ربما
        
    • ربّما
        
    • لربما
        
    • لَرُبَّمَا
        
    • لربّما
        
    • الممكن
        
    • المحتمل
        
    • فربما
        
    • ممكن
        
    • أعتقد
        
    • اعتقد
        
    • وربما
        
    • وقد
        
    • محتمل
        
    • قَدْ
        
    Belki ufak bir farkla: Fareleri, mayın bulan köpeklere göre 1/5 masrafla eğitebiliriz. TED ربما فارق واحد بسيط : يمكننا تدريب الفئران بخمس سعر تدريب كلب الالغام.
    Umarım, günün ilerleyen saatlerinde Belki bir iki şey paylaşabiliriz. TED أرجو ربما نستطيع تقاسم شئ أو شيئين كما تمر الأيام.
    Belki bir tarihçi olmalıydım ya da Belki bir muhabir. TED ربما كان عليّ أن أصبح عالمة تاريخ أو ربما صحفية.
    Ve sonra birkaç saniye başka bir şey düşünmek için uzaklaşıyor ve düşünüyor, 'Belki, farklı bir açıdan yaklaşırsam.' TED وها هو يبتعد قليلاً ومن ثم يقترب مرة اخرة ويقول في نفسه ربما علي ان اقترب من زاوية اخرى
    Belki de tüm gün boyunca yoldaydınız ve tek istediğiniz eve gitmekti. TED ربّما كنت خارج المنزل طوال اليوم، و أردت فقط أن تعود إليه.
    Biz de düşündük ki -- Belki de, Belki de bu madde kemikler topraktan çıkarıldıktan sonra hızla yok oluyordu. TED وقد فكرنا .. انه ربما .. ربما .. ربما .. ان العينات تفسد من حين اخراجها من مكان التنقيب ..
    Belki de her bebekte olduğu gibi "Önce ben gördüm, o benim!" TED ربما كانت نظرتك مثل قواعد الأطفال هذه: إنها ملكي لأنني رأيتها أولاً
    Kim bilir, Belki de sizin atomlarınız önceden Napoleon'un diziydi. TED من يدري، ربما تكون إحدى ذراتك جزء من ركبة نابليون.
    Belki farkına vardınız ya da varmadınız ama anlımda elektrot var. TED ربما لاحظت وربما لا أنني اضع قطبا كهربائيا صغيرا على جبيني.
    Belki de yapabilirsiniz, ancak büyük olasılıkla oldukça uyduruk bir şey olur. TED يمكنك ربما القيام بذلك، لكنها ستكون عدة رديئة للغاية على ما أعتقد.
    Belki de bu bize bunlar hakkında düşünmemiz gerektiğini söylüyor. TED و ربما يخبرنا ذلك أنه يتوجب علينا التفكير أيضاً بها
    Sonra biraz odun keserim, delikler açarım ve suyu izlerim ve Belki ortalıkta dolanıp ve conta aramak zorunda kalırım. TED وسوف اقوم بقطع بعض الخشب وحفر بعض الثقوب ومشاهدة المياه بل ربما سوف اخذ جولة في الارجاء باحثا عن الغسالات
    Belki de, bu duruma odaklanmalı ve bu durumun anlaşılmasını sağlamalıyız. TED ربما نحتاج إلى التركيز على ذلك وإلى إعادة نشر تلك الرسالة.
    Belki zamanı geldiğinde onlar da hak ettikleri itibarı görürler. TED و ربما سيأتي وقت سيحصلون فيه على التقدير المناسب لذلك
    Siz de benim gibi biraz unutkansanız Belki de çözüm bir çift kulaklık ve rahat bir kanepe olabilir. TED لذا، إذا كنتم مثلي كثيري النسيان. ربما يكمن الحل في وضع زوج من سماعات الأذن، والاستلقاء على سرير طري.
    Belki de benim bir parçası olduğum sistem sizi hayal kırıklığına uğrattı. TED لكن ربما النظام هو من خيب ظنك والذي كنت أنا جزءاً منه.
    Belki daha önce bu özelliklerin bazılarını tecrübe etmişsinizdir. Ancak benim şu an bahsettiğim fiziksel özellikler, diğerleri değil. TED ربما كنت قد شهدت بعض من هذه الخصائص من قبل، ولكن أنا أتحدث عن الخصائص الفيزيائية، غير تلك الأخرى.
    Belirli bir zamanda, ülkede bulunan insan sayısı belirli olduğuna göre, Belki bireysel etkimizin daha hafif olacağı bir yerde yaşamayı seçebiliriz. TED وهناك الكثير من الناس في هذا البلد في أي وقت من الأوقات، ويمكننا أن نختارالعيش في مكان ربما سيكون أثرنا عليه أخف.
    Kuvvetine bağlı olarak, Belki yapılaşma hızlı veya yavaş oluyordur. TED استنادا على مدى قوّتها، ربّما تتشكّل الأشكال أسرع أو أبطأ.
    Bir gün bunu o da anlar Belki, değil mi beyler? Open Subtitles ، ذات يوم لربما تدرك ذلك أليس كذلك ايها الساده ؟
    Bir fikrim var. Onlara daha fazla ödersek Belki bizim için çalışırlar. Open Subtitles عِنْدي فكرةُ، لَرُبَّمَا إذا عَرضنَا أن ندَفْع لهم أكثرِ، لربما يَعْملونَ معنا
    Belki biz dördümüz bir ara çay içmek için buluşmalıyız . Open Subtitles لربّما الأربعة من الولايات المتّحدة يمكن أن يجتمع للطعام مع الشاي.
    Sonrasında evin anahtarlarını alıp gerçek dünyaya açılan kapıdan yürür, Belki de şehir merkezine toplu taşıma ile gidersiniz. TED ثم ستأخذ مفاتيح بيتك، تخرج من الباب إلى العالم الواقعي ومن الممكن أن تستقل المواصلات العامة إلى مركز المدينة
    Belki farkında değilsiniz ama şu anda oldukça nadir bir şeye bakıyorsunuz. TED من المحتمل أنك لا تدرك أنك الآن تنظر إلى شيء نادر نسبياً.
    Eğer biliyor da, şu an bana söyleyemiyorsan, Belki de bir söyleyebilirsin. Open Subtitles إذا كنت تعرف ولكنك لا تسطيع إخبارى الآن فربما تفعل ذات يوم
    Bu benim hatam değil. Eğer onu bağlarsak Belki sakinleşebilir! Open Subtitles انها ليست غلطتي انه ممكن ان يهدأ لو جعلناه منظماً
    Belki haftada birkaç gün ona koçluk yaparsın diye düşündüm. Open Subtitles اعتقد انك من الممكن ان تدربه بضع ايام خلال الأسبوع
    Belki ileride bir geriatri sitesi kurarız, üçüncü sitemiz bu olur. TED وربما يوماً ما سنطلق موقعاً ثالثاً عن الشيخوخة .. سوف نرى
    Belki de küçük bir kız bile yoktu. Hikayenin özü küçük kız değil. Open Subtitles محتمل انه لم يكن هناك فتاة اصلا المقصود من القصة ليس الفتاة الصغيرة
    Eğer benimle labaratuvara geri döner ve tedavi olursan, Belki ölmeyebilirsin. Open Subtitles إذا لم تَعُودُ إلى المختبرِ و تلقّ علاجاً صحيحاً، قَدْ تَمُوتُ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد