ويكيبيديا

    "düzen" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • النظام
        
    • نظام
        
    • نمط
        
    • النمط
        
    • التشكيل
        
    • ترتيب
        
    • والنظام
        
    • الترتيب
        
    • النظامَ
        
    • نظاماً
        
    • للنظام
        
    • تنظيم
        
    • نمطاً
        
    • نمطا
        
    • اصطفاف
        
    İnsanoğlu çözmek ve karmaşadan bir Düzen çıkarmak için programlıdır. TED البشر متعلقون بإيجاد الحل على خلق النظام انطلاقا من الفوضى.
    Düzen ve geleneğin hala hakim olduğu İngiltere'de olduklarını anlasınlar diye. Open Subtitles لكي يعرفوا أنهم في إنجلترا حيث مازالت التقاليد و النظام سائدين
    Ama sinirler gerilebilir, o zaman Düzen güç kullanılarak sağlanırdı. Open Subtitles لكن قد تنفلت الأعصاب، حينها على النظام أن يحفظ بالقوة
    Ben doğmadan önce bile, bu adam Düzen Efendileri'nin aradığı bir kaçaktı. Open Subtitles من قبل أن أولد , وهذا الرجل مدان من قبل نظام الحكم
    Hiç rastgele değil, belki de. Belki burada bir Düzen var. Open Subtitles ربما يقصد انه ليس عشوائيا البته و كأنه هنالك نمط ما
    Ama Düzen yok, olsa bilgisayar bulurdu. Open Subtitles لا أعتقد أنه هنالك نمط ما , و الا تعرف الحاسوب على هذا النمط
    Bu mükemmel Düzen içinde 500'den fazla eski rejim üyesi halka karşı işlenen suçlarla itham edildi yargılanarak idam edildiler. Open Subtitles في حالة النظام المثالي هذه، اتُهم أكثر من خمسمائة عضو من النظام السابق ،بارتكاب جرائم ضد الشعب فتمت محاكمتهم وإعدامهم
    Belki de bu nedenle Düzen Efendileri Dünya'ya saldırısında Apophis'e yardım etmedi. Open Subtitles ذلك يوضح لماذا لم يشارك حكام النظام فى هجوم أبوفيس على الأرض
    Cronus ve Apophis'in ölümleri diğer Düzen Efendileri'nin sömürebileceği bir güç boşluğu oluşturdu. Open Subtitles موت أبوفيس كرونوس خلق فراغ في السلطة حكام النظام الآخرون يحاولون استغلال الموقف
    Bütün Düzen Efendileri'nin gelmesini bekleyeceksin ve sonra bunu kullanacaksın. Open Subtitles أنت ستنتظر حتى وصول كل حكام النظام ثم تستعمل هذه
    Gerçek şu ki, efendimin Düzen Efendileri'nin güçlerine önderlik etmeye gücü yok. Open Subtitles الحقيقه هى أن سيدى لم يعد مناسب ليقود قوات تحالف أسياد النظام
    Sanırım, daima Düzen ve kendine hakimiyetle ilgili yazdığını anlarsınız. Open Subtitles أعتقد أنك سترى أنها دائماً تكتب عن النظام وضبط النفس
    Hijyeni göstermek, davranış kontrolünü öğretmek ve Düzen aşılamak için kurallar. Open Subtitles كانت تستخدم القوانين لتدريس النظافة .. للسيطرة على السلوك ولغرس النظام
    Senin yarattığın şey, biz zavallı ruhlara biraz olsun Düzen getiriyor. Open Subtitles إنشاء الخاص بك ان يجلب لنا النفوس الفقيرة الفنجان من النظام
    Şu anda geçerli kaos durumu sonsuza kadar sürmeyecek bir Düzen gelmesi gerek. Open Subtitles هذا الوضع الحالى من الفوضى لن يدوم للابد يجب ان يكون هناك نظام
    Benim gibi Jedi düzenine inanan bazı vatandaşlara göre Düzen eskisi gibi değil. Open Subtitles هناك بعض مواطني الجمهورية , مثلي , يعتقدوا ان نظام الجاداي ليس كالمعتاد
    Domuzların sahip olduğu ve yönettiği çiftliklerde Düzen ve disiplin hüküm sürüyor. Open Subtitles في مزرعة مملوكة ومدارة من قبل الخنازير هنالك نظام وانضباط
    Aynı şekilde düşünebilirim. Belki ben bir tür Düzen bulabilirim. Open Subtitles سأفكّر مثلها على الأرجح، فلربّما أقدر على إيجاد نمط لكتاباتها
    Kartel üyelerinin "Düzen" diye bir şeyden bahsettiklerini duyduğunu söyledi. Open Subtitles قالت أنها سمعت أفراد العصابة يتحدثون عن شيء بشأن "النمط".
    Gidelim Keşif Takımı. Düzen al. Open Subtitles حسنا , دعنا نحرك فصيله الاستطلاع الى الخارج انضم الى التشكيل
    Cinsel ayrımcılık her zaman karşılıklı bir Düzen dahilinde olmaz. Open Subtitles التحرش الجنسي ليس دائما ترتيب اخذ و اعطاء شئ بالمقابل
    Eğer bu kişi sesimi duyuyorsa kanun ve Düzen adına bu tek kişilik savaştan vazgeçmesini ve polise teslim olmasını istiyorum. Open Subtitles وإذا كان هذا الرجل يسمعني فإنني أرجوه باسم القانون والنظام إلى الكف عن حملة الرجل الواحد هذه ويسلم نفسه إلى الشرطة
    Biliyorum, biraz çeki Düzen verilmesi gerek, ama... Open Subtitles حسنا . اعني ان المكان بحاة الي بعض الترتيب ولكن..
    Eski Düzen çöktü. Düzen Efendileri dağılmış durumda. Open Subtitles الأوامر القديمة سقطت إنّ لورداتَ النظامَ في حالة من الفوضى.
    "Fiziksel egzersiz konusunda çok katı bir Düzen başlattı." Open Subtitles لقد بدأ نظاماً صارماً لممارسة الرياضة البدنية
    Millet sizi kuşkucu, allahsız hatta Düzen düşmanı olarak algılar. Open Subtitles الناس يشعرون بأنك منكِر أو ملحد أو مخرّب للنظام الاجتماعي
    Efsaneler topluma ders verir ve Düzen kurmalarına yardımcı olurlar. Open Subtitles إنهم يقدّمون دروساً إلى المجتمع ويساعدوهم في تنظيم شؤونهم.
    Ancak Avustralya'nın Aborijinleri karanlıkta, Samanyolu içinde ilerleyen bir Düzen olduğunu fark etmişlerdir. Open Subtitles ولكن السكان الأصليين في أستراليا شاهدوا نمطاً في الظلمة يسير عبر مجرة درب التبانة
    Bence her şey bir Düzen içinde olabilir. Open Subtitles أعتقد أن كل هذه الأشياء يمكنها أن تمثل نمطا.
    Düzen al! Open Subtitles اصطفاف!

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد