Evet, ve onlar sadece bugünün gündemini oluşturan dosyalar, o nedenle... | Open Subtitles | نعم وهذه مجرد الملفات ذات الصلة لجدول أعمال اليوم ، لذلك |
Gizli dosyalar'daki çalışmalarınız boyunca, böyle bir şeye rastladınız mı ? | Open Subtitles | خلال عملك في الملفات الغامضة هل شاهدت شيئا مثل هذا ؟ |
Bütün dosyalar, SS'in burayı kapatmak için bir birlik gönderdiğini gösteriyor. | Open Subtitles | وكل الملفات تشير الى ان المخابرات ارسلت وحدة لاقفال هذا المكان |
Faturalar ya da dosyalar arasında saklanmış hamiline bir senet olabilir, ya da buradaki elektronik aletlerden birisinin içinde mücevher halinde saklanmış olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن تكون في سندات مخبّأة في فواتير أو ملفات أو على الأرجح، في شكل مجوهرات مخبّأة في مكان ما بداخل هذه الإلكترونيّات |
En ilginç şey şu; bütün dosyalar, bütün ekipmanlar yerli yerinde. | Open Subtitles | و مع ذلك .. فجميع الملفات و الأجهزة لا تزال هناك |
Dosyaları sileceğiz işte. Hayır, hayır, o dosyalar geri döner. | Open Subtitles | فقط أحذف الملفات ـ كلا، يمكن إستعادة هذه القذارة بسهولة |
Dosyaları sileceğiz işte. Hayır, hayır, o dosyalar geri döner. | Open Subtitles | فقط أحذف الملفات ـ كلا، يمكن إستعادة هذه القذارة بسهولة |
Ölü bir adamın masasında biriken okunmamış dosyalar yığınından başka bir şey değildi. | Open Subtitles | كل ما تملكه هي زيادة كومة الملفات غير المقروءة على مكتب رجل ميت |
Bütün dosyalar aynı bilgisayardan 15 dakikalık periyodlar halinde silinmiş. | Open Subtitles | كل الملفات تم حذفها من حاسوب واحد بعد 15 دقيقة |
Anlıyorsun ki, evrak çantanızda duran dosyalar bende. | Open Subtitles | أترى، لقد حصلت على الملفات التى كانت فى حقيبتك |
Bak, dosyalar dışında başka hiçbir şeyden emin olmak zorunda değilim. | Open Subtitles | اسمع، انا لست فى حاجه ان اكون متأكدآ من اى شيئ سوى الملفات |
Şimdi, sağlığı kötü idiyse, gerçekten öyle idiyse, dosyalar bunu gösterebilir. | Open Subtitles | لو كانت صحته سيئة جداً ربما تظهر الملفات |
Dava açılmayacak, ama dosyalar Kalküta'ya gönderilerek sınır dışı edilmeniz önerilecek. | Open Subtitles | ربما لا توجد تهم إجرام ، لكنى سأرى هذه الملفات تصل كلكتا بالنصيحة ترحلون كمكروهون سياسيون |
dosyalar hayvanların isimlerine göre sıralanmış. | Open Subtitles | الملفات مرتبة أبجدياً حسب أسماء الحيوانات |
Gizli dosyalar adı size neyi çağrıştırıyor? | Open Subtitles | انت مالوفة لما تدعى بـ الملفات المجهولة؟ |
dosyalar, hasta mektupları, sağlıklı çocukların resimleri bulabileceğiniz ne varsa. | Open Subtitles | ملفات . ورسائل من مرضى صور لأطفال أصحاء كل ماتجدونه |
Önemli belgeler, dosyalar ya da kutu dolu odalar gibi? | Open Subtitles | مثل أوراق مهمة أو ملفات أو ربما غرفة مليئة بالصناديق؟ |
Ta ki, şirket sunucusundan gizli dosyalar indirdiği için kovulana dek. | Open Subtitles | حدث ذلك، حتى طرد بسبب تحميل ملفات سرية من خادم الشركة |
Toplanan dosyalar 30 yıl boyunca Travis Emniyet Müdürlüğü'nün tozlu raflarında kaldı. | Open Subtitles | لمدّة 30 سنة, غبار الملفّات المغربة في صناديق التبريد المقسمه لمقاطعة الترافيس قسم الشّرطة |
Onları kategorilere ayırır, dosyalar, dsoyaları dosya dolabına koyar, onları ofisinize koyar ve onunla birlikte yaşayabilirsiniz. | TED | ثم تصنفونها، وتضعونها في ملف، وتضعون الملف في خزانة ملفات وتضعونها في مكاتبكم، وتستطيع التكسب من فعل ذلك |
Nasıl böyle dersin? Bazı dosyalar öyle romantik ki. | Open Subtitles | كيف يمكنك أن تقول ذلك، بعض هذه القضايا عاطفيّة. |
Öf be! İlgilenmen gereken başka dosyalar yok mu senin? | Open Subtitles | عليّ اللعنة، أليست لديكِ قضايا أخرى يجدر بكِ العمل عليها؟ |
Bazı dosyalar göndermişsiniz ama içlerinde eksik belgeler var. | Open Subtitles | بعض الوثائق مفقودة من الملفات التي ارسلتها |
Herkes onun sandalyesine doğru koştu, çığlıklar atılıyordu, bağrışmalar vardı, dosyalar dalgalanıyordu. | TED | أسرع الكل نحو كراسيهم، كان هنالك ضجيج، كان هنالك صراخ، تلويح بالملفات. |
Karımın cinayetini içeren, dosyalar hakkında biraz araştırma yaptım. | Open Subtitles | كنت أتباحث وأطالع ملفّات الشرطة الخاصة بمقتل زوجتي. |
Bu dosyalar, 4 ay önce araştırdığımız bir vak'a ile ilgili. | Open Subtitles | هذه الملفاتِ مِنْ a يُفتّشُ نحن حقّقنَا فيهم قبل أربعة شهور. |
Bir sebepten ötürü bazı dosyalar üzerinde çalışmalar yaptık. | Open Subtitles | وسنعمَل معهم في بعض القضايَا تطوعًا - لسبب واحد. |
Önümde açık bazı dosyalar vardı, hani şu şeyle, dürüst olayım, o çivi yazısı gibi şeylerle doluydu. | TED | وكانت تلك المجلدات مفتوحة أمامي وفيها هذه ال..كما تعلمون، هيروغليفيات لنكون صريحين. |
- Boşanmadan kalan dosyalar hâlâ duruyor mu? | Open Subtitles | وأنت تتصلُ بوالدتكْ؟ هل لا تزالين تحتفظين بأوراقِ الطلاق؟ |
Bu arada dosyalar arasında gezinirken şifrelerde ve gizli dosyalarda bana rehberlik etmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | و كذلك نحتاج منك إرشادنا للتغلب على نظم التشفير و إحتياطات الأمن التى وضعتها بالتأكيد على ملفاتك |
- Gizli dosyalar'ı mı izlemek istersin? | Open Subtitles | و التفرج على مسلسل أكس فايلز ؟ |