ويكيبيديا

    "duydu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سمعت
        
    • سمعني
        
    • سمعنا
        
    • سمعك
        
    • سمعتني
        
    • يسمع
        
    • سمعه
        
    • سَمعَ
        
    • سمعها
        
    • سمعتك
        
    • سمعتم
        
    • وسمع
        
    • لقد سمع
        
    • سمع ذلك
        
    • سمعتنا
        
    Bn. Dewey bunu duydu, ve kafasını umutsuzca salladı diğer yandan iş arkadaşları birbirini destekledi ve onaylarcasına kafa salladı. TED لقد سمعت السيدة ديوي هذا وهزت رأسها محبطة بينما كان باقي المدرسين يشجعون بعضهم البعض ويهزون رؤوسهم موافقة لما يقال
    -Ben Dan ve babam konuşurken duydum. -Telefonda tartışırken duydu. Open Subtitles لقد سمعت دان وأبي يتحدثان عندما كنا نتناقش في الهاتف
    Onun lakabıymış, ve hepsi onu bu isimle çağırdığımı duydu. Open Subtitles كانت معلوماتها التي تسبب بالقبض عليهم، والجميع سمعني أنادي باسمها.
    Hayır, tatlım. Gerçekte babanla aramızda geçen konuşmayı duydu sanırım. Open Subtitles لا ، حبيبتي ، في الحقيقة أعتقد أنه سمعنا أنا
    Yani karısıyla uygunsuz bir şekilde konuşurken sizi duydu. Open Subtitles اذن, فانت تعنى انه سمعك تخاطب زوجته بما لايليق ؟
    "Seni seviyorum" dediğimi defalarca duydu. Open Subtitles لقد سمعتني أَقُولُ لها أَحبُّك ألف مرة
    Peygamber devesi sesi duydu mu, sinir sistemi çöker. Open Subtitles .. فرس النبيّ يسمع السونار النظام بأكمله سيُصاب بالشلل
    Sonra müdürün kahvaltı programını çiftçi çocuklar için bitireceğine dair bir söylenti duydu. Çünkü müdür çok fazla evrak işi gerektirdiğini düşündü. TED ثم سمعت إشاعةً تقول أن المدير سينهي برنامج الإفطار لأطفال المزارعين، لأنه يعتقد بأنه يكلف الكثير من الورق.
    Georgia, Kaptanın kaçak bir yolcudan bahsettiğini duydu. Open Subtitles سمعت جورجيا الضابط يقول كان هناك مسافر هارب
    Bilardo odasında bizi dinliyordu. Silah sesini duydu ve öldüğünü sandı. Open Subtitles كانت تستمع إلينا ، و سمعت الطلق الناري و ظنت أنه قد مات
    İşte o, anlarsın ya, galiba bu ismi bir filmde filan duydu. Open Subtitles لذا أعتقد انها سمعت بهذا الاسم في فيلمٍ ما
    Alice Jardine onu duydu ve çığlık attı ve atlayıp ahırdan koşarak kaçtı, ama gömleği hâlâ kafasının üzerindeydi. Open Subtitles و أليس جارديني أيضا سمعت ذلك و راحت تصرخ و تقفز فوق و حاولت أن تشرع فى الجرى خارج الحظيرة
    Bar-mitzvah partisinde Samantha kızların küçük hanımlara uygun olmayacak şeyler konuştuğunu duydu. Open Subtitles العودة في باش بار ميتزفه، سمعت سامانثا بعض فتاة الحديث يست مناسبة للسيدات قليلا.
    İşten çıkarılacak olanın Bulldog olduğunu sandım ve birine söyledim, o da beni duydu. Open Subtitles وان بولدوغ هو الذي سيتم طرده لذلك فكنت اكرر هذه الشائعة,سمعني هو بالصدفة,ولهذا قال ما قال
    Ama kocam bizi duydu ve aman tanrım, sarhoştu ve onu boğuverdi! Open Subtitles .. لكن، زوجي سمعنا و ياإلهي، لقد كان ثملاً، و استمر بخنقها
    Yürütmeyi askıya aldığınızı duydu. Open Subtitles سمعك أصبحت وقف تنفيذ حكم الإعدام.
    - İşe git. - Oh.evet.beni duydu. Open Subtitles ـ إذهب لعملك ـ آه ، نعم ، لقد سمعتني
    Duyabildiği ilk gün ilk benim sesim duydu. Open Subtitles كان هو اليوم الأول الذي يسمع فيه أبداً و أول شيء سمعه هو صوتي
    Wycombe duydu. Biz rapor ettik. Open Subtitles سمعه وايكوم طائراتنا الإستطلاعية تبلغ عنه
    Belli ki Vinnie Spaghetti konuştuklarınızı duydu. Open Subtitles سباغيتي فيني سَمعَ من الواضح بأنّك تَتحدّثُ عنه.
    Dualarını duymadığını sanıyorsun, fakat söylemediklerinde dâhil hepsini duydu. Open Subtitles تظنينه لم يستمع لأدعيتك لكنه سمعها كلها، حتى ما لم تجهري بها
    Muhtemelen merdivenlerden çıktığını duydu ve bunları attı. Open Subtitles سمعتك من المحتمل على السلم وتخلّص من هذه المادة
    Bunu duydu mu, herkes? Veronica hepimizi ofisinde görmek istiyor. Open Subtitles حسناً هل سمعتم هذا جميعاً فرونيكا تريد أن ترانا جميعاً في مكتبها
    Bobby'nin adını duydu ve ondan sonra, gerçekten ne yaptığını fark etti. TED وسمع اسم بوبي، ثم أدرك حينها ما قد فعل.
    Gardiyanlardan, annemin geleceğini duydu. Open Subtitles لقد سمع الحارس يقول بأن أمي ستحضر لرؤيتي
    Birileri o çocuğun Teal'c'in zaten suçlu olduğunu söylediğini duydu mu? Open Subtitles اهناك شخص اخر سمع ذلك الطفل يقول ان تيلك مذنب
    Bizi bodrumundaki duvarda bulunan delik hakkında konuşurken duydu. Open Subtitles حسنا تعلمين أنها سمعتنا نتحدث عن ذلك الثقب في حائط سردابكِ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد