| Şimdi senin hikayeni anlatan tek şeyin Elin olduğunu farzet. | Open Subtitles | تخيلي أن يدك هي الشيء الوحيد الذي يخبر قصة عنك |
| Sağ Elin neden sol elinden bu derece daha yumuşak? | Open Subtitles | لماذا يدك اليمني أرق و أنعم جداً من يدك اليسري؟ |
| Kızın ismi ne olursa olsun, Elin halkın çoğunluğuna göre kızın kıçının üstündeydi. | Open Subtitles | مهما كان اسمها انت كنت تضع يدك فيما يعتقد الاغلبية انه اعلى مؤخرتها |
| Diğer Elin boşta kalsın da... belki kıç deliğine sokmak istersin. | Open Subtitles | أترك اليد الأخرى حرة في حال رغبت في لمس الطرف الآخر |
| "Longovital. Bitki ve vitamin tabletleri. Bırak şunu Elin. | Open Subtitles | "لونقوفاتل "يعطى لحالات نقص الفيتامين دعيك منه ايلين |
| Yüreğin yumuşar, Elin titrerse ahirette bile yakana yapışırım, unutma. | Open Subtitles | كن شجاعاً يا بني ، لو لنت لها . . وارتعشت يديك |
| Şimdi bir adım öne. Sağ ayak sağ Elin yanına. | Open Subtitles | والآن لنبدأ من رفع الرأس مع يد يمنى ورجل يمنى |
| Sağ Elin neredeyse sol elinden bir beden büyük, ağır iş bunu yapar. | Open Subtitles | حجم يدك اليمنى أكبر بقليل من يدك اليسرى العمل يدوي القاسي يفعل ذلك |
| Bu sağ Elin mi? Değil mi -- hayır, tamam Bir bardağın üstünde olduğum zaman bana söyle. | TED | أهذه يدك اليمنى؟ أعلمني في حال وجود يدي فوق أحد الأكواب |
| Elin kaç kere ait olmadığı bir yerde dolanırken yakalandı? | Open Subtitles | كم مرة استعملت يدك في السرقة حيث اعتادت على ذلك ؟ |
| Gözyaşlarını silen senin Elin miydi? | Open Subtitles | أنا منحته الحب أكانت يدك هى التى تجفف دموعه ؟ |
| Gözyaşlarını silen senin Elin miydi? | Open Subtitles | أنا منحته الحب أكانت يدك هى التى تجفف دموعه ؟ |
| Sol Elin yönü belirler, sağ Elin yüksekliği. | Open Subtitles | يدك اليسرى تسيطر على الاتجاه اليمنى ترتفع |
| 5 yıl önce, Elin koptu ve kadının seni terk etti. | Open Subtitles | إذاً، منذ خمس سنوات قطِعت يدك و تركتك حبيبتك |
| Önemli olan Elin hareketi değildir ne şekilde hareket ettiğidir. | Open Subtitles | ،الهدف من اليد ليس في حركتها ولكن في طريقة حركتها |
| İlginç şeylerden biri, tabii ki o enstrüman üzerindeki saf Elin teknoloji ile kombinasyonuydu ve elbette genç insanlarımızı dinlemek hakkında soyledikleri. | TED | أحد الأشياء المثيرة، بالطبع، هو المزيج من اليد الخام على الآلة والتكنلوجيا، وبالطبع لقد قال شيئاً عن الاستماع لشبابنا. |
| Bu Elin ardındaki tüm dünya vazelinle sıvanmış. | TED | فيما وراء هذه اليد يوجد عالم من الفازلين. |
| Dinle, Johan'ın bilmek istediği birşey var Elin hakkında. | Open Subtitles | اسمعي .. يوهان يود معرفة شيء بشأن ايلين |
| Büyük bir Elin var. Elini bir göreyim. Seni ısırmam. | Open Subtitles | لديك يد كبير ، دعنى ارى يديك ، لن اعضك |
| Vay canına! Elin çok hafif! Bu konuda bir numarasın! | Open Subtitles | واو هذه اول مرة لى ارى يد امرأة بهذه النعومة |
| İki Elin de havada, yavaşça, kulübeden dışarı çık. | Open Subtitles | ابق يداك مرفوعتان تحرّك ببطئ، أخرج من الكشك |
| Elin duvarda kaldığı müddetçe dışarıya çıkarsın. | Open Subtitles | طالما أبقيتِ يدكِ على الجِدار ستخرجينَ منها |
| Bağımsız lifler iki Elin parmak uçlarından çıkıyor ve birleşerek iki ayrı kol oluşturuyor. | Open Subtitles | تنساب شعيرات منفصله وتنتشر من أطراف أصابع كلا اليدين ويتحدوا لتشكيل جدولين منفصلين |
| Elin kırık, devam edemezsin. | Open Subtitles | إن يدكَ مكسورة فلا يمكنكَ أن تتماشى معها |
| O sırada Elin hep acil çağrı düğmesinde miymiş? | Open Subtitles | يَدّكَ كَانتْ على زرّ نداءِ الطوارئِ طوال الوقتِ؟ |
| Adamı evine göğsünde Elin olmadan göndermenin bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | والتي لا تتضمن إرسال هذا الرجل لمنزله ويدك داخل صدره |
| Her gece buraya bir bebekle geliyor, ve hep Elin boş dönüyorsun. | Open Subtitles | تأتي إلى هنا مع جميلة كل ليلة وتغادر خالي الوفاض دائماً |
| Elin 10 yıl önce İsveç'ten Oslo'ya okumak ve part-time çalışmak için taşınmıştı. | Open Subtitles | (إلين) انتقلت إلى أوسلو من السويد منذ عشر سنوات لتدرس وتمعل عمل جزئي |
| - Elin hatırlıyor zihnini aç ve acı yok olsun. | Open Subtitles | يدّك تتذكّر إفتـح عقلك وسوف يزول الألم |
| Yakın bakarsanız, iki Elin neredeyse kavuştuğunu görebilirsiniz. | Open Subtitles | ،إذا رأيت في الأسفل ستلمح أن هنالك يدان تتماسكان تقريباً |