ويكيبيديا

    "etme" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لا
        
    • فلا
        
    • لاتكن
        
    • داعي
        
    • التدمير
        
    • لاتكوني
        
    • تقلقى
        
    • لاتقلقي
        
    • لازمةٍ
        
    • لاتقلق
        
    • إياك أن
        
    • ر
        
    • لاتقل
        
    • لاداعي
        
    • تقلق بشأن
        
    Merak etme. Fazladan bir dakika bile oyalanmayacağım. Haydi hayırlısı. Open Subtitles لا تقلقي لن استغرق دقيقة اكثر مما يلزم افسح الطريق
    Merak etme, Butch. Her şey yoluna girecek. Hadi uyu. Open Subtitles لا تقلق بوتش.كل شىء سيصبح على ما يرام اخلد للنوم
    - Güle güle, anne. Merak etme. - Kafanı kullanmayı unutma. Open Subtitles ـ إلـى اللقاء ، لا تقلق ـ تذكر دائماً إستخدام عقلك
    Aptallık etme. O aptal vuruşa daha fazla para koyma! Open Subtitles لا تكن أحمقاً، لا تراهن بالمال علي تلك الضربة الغبيّة.
    Bu tepsiyi Profesör Humbert'e götür ve onu rahatsız etme. Open Subtitles خذي هذه المنضدة الى السيد هامبرت .و لا تقومي بأزعاجه
    Kılıcı hemen getirsen iyi olur yoksa, dönmeye cesaret etme sakın! Open Subtitles من الأفضل أن ترجع وتحضره وإذا لم تحصل عليه لا ترجع
    Bundan tek söz etme, peki Bullard'lardan haberin var mı? Open Subtitles لا تنبسي ببنت شفة عن هذا، هل تعرفين آل بولارد؟
    Bunu kendine dert etme. Ben yalnızca buradan geçen biriyim. Open Subtitles لا تأخذي الأمر على محمل الجد أنا فقط عابر سبيل
    Ne cins bir kemik olduğunu bilmiyorum, ama inkar etme. Open Subtitles لست متيقناً ما هو نوع هذه العظمة, لكن لا تنكري
    Sadece orada otur anne ve gidene kadar bir kelime bile etme. Open Subtitles فقط عليكِ الجلوس يا أمي و لا تتكلمين أيّ شيء لحين رحيليّ.
    - Akıllı küçük kızlar değillerse. - Merak etme, almam. Open Subtitles ليس أذا لم يكونوا بنات صغار أذكياء لا تقلق ..
    - Gitme oraya. - Merak etme, sadece sigortaları kontrol etmek istiyorum. Open Subtitles ـ لكن لا تذهب هناك ـ لا تقلقي سأتحقق فقط من المنصهرات
    Bir şey yok, merak etme. Okulu aradım. Hasta olduğunu söylediler. Open Subtitles لا شىء، لا تقلقى لقد اتصلت بالمدرسة وأخبرونى أنك كنت مريضة
    Endişe etme, bu bize oyunu okumak için fırsat veriyor. Open Subtitles لا أقصد إخافتك هذا يعطينا الفرصة من أجل قراءة المسرحة.
    Merak etme. Kokain ve kahvemiz var, bir parti vereceğiz. Open Subtitles لا تقلقي علي ، وجدنا الكوكايين والقهوة ، وسنقيم حفلة
    Merak etme, Jimmy. Bir bacakla biraz ağır olacak ama dev adımlar atacaksın. Open Subtitles لا تقلق يا جيمى , بقدم واحدة ستخجل قليلا لأنك خطوت خطوات عملاقة
    Çok becerikli. Beni merak etme. Hiçbir şeye ihtiyacım yok. Open Subtitles إنه مفيد جداً،أنا بخير لا أحتاج لأي شئ في العالم
    Merak etme, kendimi bırakmayacağım. Hala o yataktakileri yapıyor olacağım. Open Subtitles ولكن لا تقلقي، لن أنسحب، ما زلت سأقوم بأمور الفراش
    Hey adamım, bana krediden söz etme. Borçlarım telefon rehberi kalınlığında. Open Subtitles يا رجل لا تحدثني عن الديون لدي دين غليظ كدليل الهاتف
    Charlie. Göç etme mülakatıma kadar ülkeyi terk etmemem gerekiyor. Open Subtitles انا لا يمكننى مغادرة البلاد قبل المقابلة فى ادارة الهجرة.
    Bunu kullanman gerekeceğini sanmıyorum, ama eğer gerekirse, tereddüt etme. Open Subtitles لا أعتقد أنكِ ستضطرى لإستعماله لكن اذا استعملتيه فلا تتردى
    Beni merak etme. - Birbirinizi özlemeyecek misiniz? Open Subtitles لاتكن مهبل يارجل اريد ان اشرب ريد بول قبل الصف
    Ne zamana kadar? - Orasını dert etme vakit çok. Open Subtitles لا تقلق, لدينا الكثير من الوقت نعم, لا داعي للعجلة
    Yok etmek için her enfekte odaya giriş yapmanız ve acil durum kendini yok etme şalterini çalıştırmanız lazım. TED وللقضاء عليه، وجب عليكم الدخول الى كل واحدة من الغرف الملوثة وتشغيل نظام التدمير الذاتي الخاص بحالات الطوارئ.
    - Olayı bu kadar dramatize etme. Her şey yolunda. Open Subtitles لاتكوني مسرحية كل شيء جيد كيف يكون هذا جيدا ؟
    Merak etme bebek, yakında iş bulacaksın. İşe alınırsın, sen çok iyisin. Open Subtitles لاتقلقي عزيزتي ستجدين عمل حقيقي قريبا أنت جيدة جدا لا تكوني مستأجرة
    Lakin bir ortağa ihtiyacım vardı. Müdahale etme yeteneği olan birine. Open Subtitles لكنّي احتجتُ لشريكٍ، لشخصٍ ذي مهاراتٍ لازمةٍ للتدخّلِ.
    Merak etme. Yanlış bir hareket yaptığı anda adam benimdir. Open Subtitles لاتقلق , هذا الشخص لي ثاني مرة يقوم بتنقله الخاطي
    Bir daha annemi veya kız kardeşimi rahatsız etme, çık dışarı. Hayır! Open Subtitles اسمعني ، إياك أن تلمس أختي أو أمي مجدداً أيها اللعين لا
    Kapıya çarpmama engel ol ve gözlükler hakkında tek kelime etme. Open Subtitles فقط دون، ر اسمحوا لي أن ضرب إطار الباب وأبدا أذكر هذه نظارات واقية.
    Tek kelime etme.. senin yüzünden bunu yapmam gerekti Open Subtitles هاتفك مراقب، لاتقل أي كلمة اللعنة! القذارة التي يجب أن أعتني بها هي بسببك
    Hiç acele etme. Belki BENİM hizmetimden vazgeçmeyi seçebilir. Open Subtitles لاداعي للعجلة على الإطلاق قد يختار الاستغناء عن خدماتي أيضاً
    - Hayır, merak etme. Sen arabayı çalıştır, tamam mı? Open Subtitles لا تقلق بشأن هذا قم فقط بتشغيل السيّارة ، حسناً؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد