ويكيبيديا

    "hastalar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المرضى
        
    • للمرضى
        
    • المرضي
        
    • المريض
        
    • مرضى
        
    • بالمرضى
        
    • المصابون
        
    • مرضي
        
    • لمرضى
        
    • للمصابين
        
    • مرضاه
        
    • فالمرضى
        
    • والمرضى
        
    dedi. Şimdi, eğer bu doğruysa, sağlık sistemimizin gerçek bir ayıbı demek olur çünkü bu hastalar başka yerlerde de muayene oluyorlar. TED والآن، لو كان ذلك صحيحاً فإنه إدانة لنظام الرعاية الصحية لدينا وذلك لأن هؤلاء المرضى سبق وأن كشف عليهم في اماكن أخرى.
    Hastanedeki hastalar değil, sokaktaki insanlar üzerinde çalışma yapmayı istedim. TED لم أهتم فقط بدراسة المرضى في المستشفيات، بل كل الناس.
    Bu yüzden, elbette, yapılan araştırmaların bunu tüm hastalar için daha verimli ve uygun maliyetli hâle getirmesini istiyoruz. TED لذا بالطبع، نود أن نري بحثا يتم الآن لجعل ذلك أكثر فعالية ويزيد القدرة على تحمل التكاليف لكل المرضى.
    hastalar kendi aralarında organize ettikleri için detayları öğrenmenin bir yolu yok. Open Subtitles بما أنّها تُنظم من قبل المرضى أنفسهم فلا يوجد طريقة لنعرف بالتفصيل
    Bir tanesi bayan hastalar için, diğeri erkek hastalar için. Open Subtitles كما تعلمون، واحدة للمرضى من النساء، والآخر للذكور، هل تعلم؟
    İstedikten sonra, hastalar kendilerine zarar vermenin yolunu daima bulur. Open Subtitles المرضى دائما يجدون وسيلة ليؤذوا أنفسهم إذا كانوا يريدون ذلك.
    Sanırım tüm iyi hastalar alınmadan işimin başına dönsem iyi olur. Open Subtitles من الأفضل أن أذهب للعمل قبل أن يؤخذوا كل المرضى الجيدين
    Ama bu muhabirler işe karışırsa diğer hastalar o kadar şanslı olmayabilir. Open Subtitles ولكن إذا هذه التقارير سلكت طريقها المرضى الآخرين لن يكونون محظوظون جداً
    Oda sızdırmaz şekilde kapanır kapanmaz karbon monoksit içeri veriliyor ve hastalar öldürülüyordu. Open Subtitles حالما اُغلقت الغرفة ، أوّل أكسيد الكربون بدأ فى السريان ، وقتل المرضى
    Onu indirdim ama hastalar o ufaklığı çok seviyor gibi. Open Subtitles كنت على استعداد لإبعاده لكن المرضى يحبون هذا الطائر الصغير
    Genellikle kas ağrısı şeklinde başlar hastalar ağrıyı egzersiz ağrısına benzetir. Open Subtitles تبدأ غالباً بألمٍ عضليّ ويعزوه المرضى عادةً لألم ما بعدَ التّمرين
    Diğer hastalar hakkında konuşamayız. Geçen hafta bunu sen söylemiştin. Open Subtitles لا نستطيع التحدّث عن المرضى الآخرين قلتَ ذلك الأسبوع الماضي
    hastalar için bir tehdit durumunda. Kendisi ya da benim, şefle konuşabileceğini söyledim. Open Subtitles إنها خطرٌ على المرضى لذا خيّرتُها بين أن تخبرَ الزّعيمَ أو أخبرهُ أنا
    Eskiden, burada baktığımız bu tür hastalar zincirlenmiş ve kendi pisliklerine terk edilmişti. Open Subtitles كانت ذلك النوع من المرضى الذين نتعامل معهم هنا مقيّدين ومتروكين في رجسهم
    Belki yok ama, bu hastalar hakkında bana kıyasla bir sürü şey biliyorsun ve yapılması gereken pek çok iş var. Open Subtitles حسنا، ربما لا، ولكن كما تعلمون المزيد عن هؤلاء المرضى مما كنت سوف من أي وقت مضى، و هناك الكثير لاقامة.
    Ya hastalar buraya, onları ele geçiren gölgelerle beraber geldiyse. Open Subtitles ماذا إن آتى لهنا المرضى على هيئة ظلال شيطانية ؟
    Winkler, personel veya hastalar dışında herhangi biri onun burada kaldığını biliyor muydu? Open Subtitles هل من شخص غيره , أو الطاقم أو المرضى يعلمون أنه هنا ؟
    Savunmasız hastalar bazen doktorlarına karşı bir takım duygular besleyebilirler. Open Subtitles المرضى الضعفاء يولدون دوماً مشاعر لإطبائهم النفسيون. إنه شيء شائع.
    hastalar için hazırlanan çorba bitmek üzere, bu konuda yardımı dokunabilir. Open Subtitles مرق للمرضى يعمل رقيقة، و يمكن أن تستفيد من لعبة جديدة.
    Yerel düzeyde artık hastalar sağlık yardımına erişebiliyor. TED الآن يستطيع المرضي الحصول على الرعاية على الصعيد المحلي.
    hastalar ve terapistleri arasında duygusal bir transfer olması anormal bir durum değildir. Open Subtitles أسمعي, أنه ليس من المعتاد ان يكون هناك أنتقال عاطفي بين المريض والمعالج
    Ve bunu şu şekilde yapıyorlar, üçüncü yıl tıp öğrencilerine tüm yıl boyunca takip edecekleri hastalar veriyorlar. TED والطريقة التي يقومون بها .. هي باعطاء طلاب السنة الثالثة مرضى يتابعونهم طيلة العام
    Eski hastalar, şimdiki hastalara bakıyor. TED المرضى السابقين يعتنين بالمرضى الحاليين.
    Takıntılı hastalar harfleri diziyor. Open Subtitles النزلاء المصابون بالوسواس القهريّ يضعون النموذج
    Evet, radyasyona maruz kalan hastalar. Kaçtılar. Open Subtitles نعم , مرضي , ضحايا الاشعاع لقد هربوا
    Hata,Bu ünite sadece, Erkek hastalar için tasarlandı. Open Subtitles خطأ، هذه الحجيرة الطبية محددة لمرضى الذكور فقط
    Bu odaya hastalar için ihtiyacımız var. Sen hasta değilsin. Open Subtitles نحتاج هذه الحجرة للمصابين بالعدوى وأنت لم تعد تعاني منها
    Bir hafta boyunca, hastalarla ilgilen, görüşmelerde bulun, hatta randevular kabul ettik ama hastalar geri döndüler. Open Subtitles لمدة أسبوع كان يخبرنى أنه سيرسل مرضاه اٍلى طبيب آخر حتى أنه أعاد العملات التى كنت أتوقعها من العمل معه
    Anemi makrositer değil. Rahatsız ettiğim için özür dilerim. Ölen hastalar çok düşüncesiz olabiliyor. Open Subtitles آسف لازعاجكَ، فالمرضى المشرفين على الموت يمكن أن يكونوا طائشين
    Bir aylık malzeme birkaç hafta içinde tükenmekte ve yatağı olmayan hastalar sandalyelerde oturtulmakta. TED تنفد إمداد شهرية في غضون أسابيع والمرضى دون أسرة متوفرة لهم سيجلسون على كراسي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد