ويكيبيديا

    "ileri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للأمام
        
    • الأمام
        
    • بعيدا
        
    • أبعد
        
    • بعيداً
        
    • الحد
        
    • المتقدمة
        
    • متقدم
        
    • تماديت
        
    • تقدموا
        
    • للامام
        
    • التقدم
        
    • الامام
        
    • المتقدم
        
    • بعيد
        
    Yine de atletleri ileri taşıyan tek şey teknoloji değil. TED ومع ذلك، التقنية ليست العامل الوحيد الذي يدفع الرياضيين للأمام.
    Şimdi şunu anladık ; tarihin illede ileri doğru gitmesi gerekmiyor. TED فنحن نعلم الآن أنه ليس من الضروري أن يتحرك التاريخ للأمام.
    Belirli bir amacı var ve ileri doğru hereket ettiğini düşünüyor. Open Subtitles يخيّل له أنه يمشي إلى الأمام و أنّ له هدفا واضح
    Hatta bunu bir tahrik unsuru olarak gördüğümü söyleyecek kadar ileri gidebilirim. Open Subtitles في الحقيقة , إنا اذهب مع الشخص بعيدا إذا وجدته مثير جنسيا
    İzin verin, sizleri, özellikle de siz gençleri, seçtiğiniz bu yolda, gidebildiğiniz kadar ileri gitmeniz konusunda teşvik ederek başlayayım. TED لذا دعوني أبدا بحثكم و خصوصا على الجانب الشاب منكم على هذا الطريق الذي اخترتم لتذهبوا إلى أبعد ما يمكن
    Ve fazla ileri gitmeden önce bu işi bırakmanı istiyorum. Open Subtitles وأنا أقول لكِ، ووقفِ هذا قبل أن يذهب بعيداً جداً.
    Bir daha ki sefere bu pislikler bu kadar ileri gidemeyecek. Open Subtitles في المرة القادمة،اولئك الاوغاد لن أسمح لهم بالتمادي إلى هذا الحد.
    Ailemin bana Leonard gibi bir isim koyup ileri zekalılar sınıfına göndermesi yetmiyormuş gibi bir de bunu yapmaya zorlamışlardı. Open Subtitles نعم ، والديّ شَعرا بذلك فسمياني ليونارد و وضعاني في فصول التصنيف الدراسية المتقدمة لم يكونا يضرباني بما فيه الكفاية
    Bir çeyrek daire sola çeviriyorum, sonra biraz ileri itiyorum. Open Subtitles فقط ربع دوره لليسار و بعد ذلك أدفعه قليلا للأمام
    İki gruba ayrılmış gibiler. Bir grup ileri doğru gidiyor-- Open Subtitles يبدو كأنهم قد أنقسموا إلى قوتين , واحدة تتحرك للأمام
    Saati geri alamayız, sadece zamanın kendisi gibi ileri yürüyebiliriz. Open Subtitles لا يمكننا العودة بالزمن للوراء فقط نسير للأمام مع الزمن
    Hiç ileri gitmedin bile. Yetişkin olmaya bir şans vermedin. Open Subtitles لم تتقدم حتى للأمام لم تعط فرصة لنفسك لتكون بالغاً
    15 derece, 7 metre civarı ileri, 5 metre aşağı. Open Subtitles خمسة عشرة درجة, عشرون قدماً للأمام خمسة عشرة قدماً للأسفل
    Kesinlikle. Zamanda ileri gidip başka neler oluyor diye baktım. Open Subtitles بالضبط.لقد ذهبت إلى الأمام بالزمن كى أرى ماذا سيحدث أيضا.
    Şu andan itibaren ileri bakacağız. Artık takım olmaya başlıyoruz! Open Subtitles سنمضي إلى الأمام بدءاً من الآن سنتحول إلى فريق الآن
    - Bu mesele çok ileri gitti. - Yoksa çok mu yakınlaştı? Open Subtitles لقد ذهب الأمر بعيدا جدا او ربما يصير قريبا جدا ؟
    İyi siteler var, fakat bir adım daha ileri gidebileceğimize inanıyorum. TED إنها مواقع جيدة، ولكن أعتقد أنه يمكننا الذهاب أبعد من ذلك.
    Çünkü bir taraftan çok ileri gidip korkunç şeyler yapabilir. Open Subtitles لأنه من الناحية الأولى، يحاول الذهاب بعيداً بفعل أشياء فظيعة.
    Banka müdürünü ve FBI'ı aradık. Ancak adamlar o kadar ileri gitmemişler. Open Subtitles اتّصلنا بمُدير المصرف، والمباحث الفيدراليّة، لكن رجالنا لمْ يصلوا إلى ذلك الحد.
    Burada gördüğümüz gibi çok ileri yaşlarda hafif bir düşüş var. TED الآن نرى هذا التراجع الطفيف في المراحل العمرية المتقدمة جدا
    Yoğunluğu düşük. Bu da ileri düzey osteoporoz anlamına geliyor. Open Subtitles الكثافة منخفضة والذي يشير إلى شكل متقدم من نخر العظام.
    Onunla sonunu getiremeyeceğim, tuhaf bir prensibi var, herkesle öpüşüyor ama daha ileri gitmeye kalktığın an, frenlere asılıyor. Open Subtitles لن أتمكن من فعل شيء معها إنها تتبع أسلوباً غريباً قد تتبادل معك القبلات لكنا تتوقف تماماً لو تماديت
    İlerle. 92, ileri! Greenslade, Mackenna! Open Subtitles تقدموا ، اللعنة , وحدة 92 تتقدم , ماكينا جرين سلايد
    Fakat gerçekten ilk buluşmamda denizde uzaklara açılırsam çok ileri gitmiş olurum Paula. Open Subtitles ولكن ان ابحر معك من أول موعد سيكون خطوة للامام مني ، بولا
    Ve paradigma şu şekilde devam ediyor, o konuda 10 da 10 yapınca, daha fazla ve daha ileri konulara geçişe izin veriyor. TED والفكرة هي انك بمجرد حصولك على 10 في ذلك الصف فانها تواصل بك التقدم لنماذج متقدمة اكثر واكثر
    Bence bu çok güçlü. Ve bence bu odadaki hepimizde bu var, tasarımı ileri götürdükçe, sadece tek şey yapmak değil. TED و انا اعتقد اننا كلنا في هذ الغرفة و انتم تحركون التصميم الى الامام انه ليس فقط عن عمل شيء واحد
    Her kim yaptıysa, ileri derece genetiklerden bayağı iyi anlaması gerekiyor. Open Subtitles ومن قام بذلك، فلا بدّ أنه يفهم جيداً بعلم الوراثة المتقدم.
    Jenny, müthiş bir hayalgücün var ama bazen çok ileri gidiyorsun. Open Subtitles جيني، يسرني أن عندك خيال رائع لكن أحيانا يحملك بعيد جدا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد