ويكيبيديا

    "inandı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • صدق
        
    • آمنت
        
    • يؤمن
        
    • صدقت
        
    • صدقتني
        
    • إعتقد
        
    • صدّق
        
    • صدقوا
        
    • وثق
        
    • صدقتك
        
    • صدقته
        
    • أمنت
        
    • آمنَ
        
    • مقتنعاً
        
    • مقتنعة
        
    Ona yapmam gerekenleri yapamayacağıma inandı. Open Subtitles لقد صدق أننى لم اتمكن من فعل ما امرت ان افعله به
    Ne C.I.A.'i? Sence babam buna inandı mı? Open Subtitles وكالة المخابرات المركزية هل تظُنّي ان والدي صدق ذلك؟
    Ama Linet'in annesi Linet'e inandı ve onu okuluma kaydolması için getirdi ve ben onun bize ait olduğunu biliyordum. TED لكن والدة لينيت آمنت بها وأحضرتها للتسجيل في المدرسة، وعلمتُ أنها تنتمي إلينا.
    Benim bile kendime inancım yokken Nolan nasıl bana inandı? Open Subtitles كيف لنولان أن يؤمن بي بينما أنا لم أؤمن بنفسي؟
    Fakat polis Joe Tobin'in "hastaneye götürüyordum" hikayesine inandı. Open Subtitles ولكن الشرطة صدقت قصة جو توبن والذي سرد فيها انه كان في طريقه للمستشفى
    Artık korkmak zorunda değilsiniz. Polis bana inandı. Open Subtitles لا يجب عليكم ان تخافو مرة اخرى,الشرطة صدقتني
    Vücudun ve aklın, temelde iki farklı türden şeyler olduğuna inandı. Open Subtitles لقد إعتقد بأن العقل والجسد نوعين من الأمور مختلفة بشكل جوهري
    Jüri temas ile geçen DNA'ya inandı. Open Subtitles صدّق المحلفون الحمض النووي اللمسي
    Sence bir saniyeliğine olsun buna inandı mı? Open Subtitles هل تعتقدي انه صدق ذلك ولو لوهلة؟
    Bunu dert etme dostum. İnandı. Çok iyi. Open Subtitles لا تقلق يا رجل فقد صدق ذلك لا عليك
    Hayat hikâyeme inandı ya da inanıyormuş gibi yaptı. Open Subtitles صدق , او تظاهر بأنه صدق , قصة حياتي
    Kraliçe, bunun Kralını öldüren türdeki savaşa bir son vereceğine inandı. Open Subtitles آمنت الملكة أن هذا سيجلب نهايةً لذلك النوع من القتال الذي قتل ملكها لذا قامت
    Öyle bir inandı ki, okuldaki seçmelere katıldı ve döndükçe döndü. Open Subtitles آمنت فوجدت نفسها في تجارب الأداء أمام أشخاص جامدين فيمدرسةالرقص،
    Bir madenci kampının bir şehre, bir topluluğa dönüşebileceğine inandı. Open Subtitles آمنت أن مخيم تنجيم يمكنه أن يصبح مدينة حقيقة مجتمع حقيقي.
    Onlar gerçekten orada. Newton buna kesinlikle inandı. TED إنها حقاً هناك. نيوتن بالتأكيد كان يؤمن بذلك.
    - Kasabalılar gaz sızıntısı hikâyesine inandı mı? Open Subtitles . لذا , هل صدقت المدينة موضوع تسرب الغاز ؟
    Ona yalan söyledim ve bana inandı. Çok iyi arkadaş olduğumuzu sandı. Open Subtitles لقد صدقتني وتظن أننا الآن أعز أصدقاء
    Ölülerden gelen telepatik bir iletişim olduğuna inandı. Open Subtitles إعتقد بأنها طريقة إتصال تخاطرية من الأموات
    Ulrich öldüğüme inandı. Ben de yeni bir hayata başladım. Open Subtitles (أولرك)، صدّق أنني متُ ولكنني بدأتُ حياةً جديدة
    Hükümet onun hasta oldğunu belirtti, fakat çok az insan buna inandı. Open Subtitles قالت الحكومه أنه كان مريضاً لكن قله من مؤيديه صدقوا ذلك
    - Asil babam sana inandı.Seni bir oğlu gibi sevdi Open Subtitles لقد وثق بك والدى النبيل لقد احبك كاحد ابنائه.
    Polis sana inandı mı? Open Subtitles هل صدقتك الشرطة؟
    Görgü tanığı benim lehimde ifade verdi ve jüri de ona inandı. Open Subtitles شهد شاهد على روايتى وهيئة المحلفين صدقته
    Ve buna inandı. Open Subtitles كانت ستنقض عليها عندما تموت , ولقد أمنت بذلك
    Her zaman senin büyük işler başaracağına inandı. Open Subtitles لطالما آمنَ بأنّك ستعني شيئًا عظيمًا وحين جاء اليوم،
    Yıllar içinde adam odadaki en akıllı herif olduğuna inandı. Open Subtitles أصبحت مقتنعاً بأنه أذكى رجل بيننا
    Sadece "nişanlım" diyebildi çünkü o gece odada başka bir şeyin daha öldüğüne inandı. Open Subtitles استطاعت ان تقول خطيبي فقط لأنها مقتنعة ان شيئا اخر مات في تلك الغرفة في تلك الليلة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد