ويكيبيديا

    "karanlığın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الظلام
        
    • الظلمة
        
    • الظلمات
        
    • ظلام
        
    • للظلام
        
    • بالظلام
        
    • ظلمة
        
    • للظلمة
        
    • والظلام
        
    • العتمة
        
    • الظلامِ
        
    • المظلم
        
    • المظلمين
        
    • الظُلمة
        
    • الظّلمة
        
    O zaman gerekli olan ışığı söndürmek ve karanlığın içini taramak olmalıdır. Open Subtitles فهل ينبغى لنا أن نطفئ أضواءنا و نزحف فى الظلام معه ؟
    karanlığın temsilcileri bazen bize zarar vermek için doğru söyler. Open Subtitles غالبا ما تخبرنا قوى الظلام بالحقائق كى تستدرجنا إلى الشر
    Belki karanlığın Prensi ile çarpışabilir ve onu ebediyete kadar yakabilirsin. Open Subtitles ربما أمكنك تكوين علاقة مع أمير الظلام ريثما تحترقين إلى الأبد.
    "...ve karanlığın içinde umudu bulabilecekleri bir gelecek." Open Subtitles حتى يمكنهم النظر في الظلمة و يجدوا الأمل
    Karın hiç erimediği karanlığın altı ay sürdüğü kuzeyden korkutucu bir halk. Open Subtitles الشعب المخيف من الشمال حيث الثلوج لا تذوب ويخيم الظلام لستة أشهر
    Hiçkimse, şeytanın yattığı yer olan karanlığın merkezinden geri donemedi. Open Subtitles لم يعد احد قبل من قلب الظلام حيث مكمن الشيطان
    Dün gece, elektrik kesintisinden sonra karanlığın içinden kardeşimin çağırdığını duydum. Open Subtitles ليلة الأمس بعد ان حل الظلام سمعت أخي يناديني من العتمة
    Dokuz ay sonra, nüfus patlaması olmuş çünkü insanlar karanlığın nimetlerinden faydalanmışlar. Open Subtitles بعد تسعة أشهر بدأ الانفجار السكاني لأن الناس يمتازون بالحميمية في الظلام
    karanlığın içinde kaybolmuştuk ki lemmingin fok gibi kükrediğini duyduk. Open Subtitles لقد كنا تائهين في الظلام ثم سمعنا اللاموس يصخب كالفقمة
    Yer çekimi o kadar güçlüdür ki hep karanlığın içinde ufkun ötesinde gizlidir. Open Subtitles الجاذبية قوية جداً بحيث إنها تختفي دوماً في الظلام إلى ما وراء الأفق.
    İnsanların telaşlandırmamak için onları karanlığın himayesinde taşımak amacıyla eğitim aldık. Open Subtitles لم تلقينا تعليمات بنقلهم تحت جنح الظلام حتي لا نروع السكان
    Işığı tasarlarken karanlığın takdir edilmesi, hayatımız iyileştirecek şekilde çok daha ilginç çevreler yaratmamıza imkan tanır. TED فهي تقدر الظلام عند تصميم الضوئي ، وهي تصنع بيئات أكثر تشويقا تعزز حقا من قيمة حياتنا.
    ve ansızın, karanlığın içinden meydanın diğer ucundan, ayın ışığıyla kıvılcım saçan aynalar gördüm TED وفجأة, خارجاً من الظلام من الجانب الآخر من الساحة رأيت لمعان المرايا العاكسة لضوء القمر
    O sıralarda bir çoğumuz yeni yıl kutlamaları için hazırlıklar yapıyorduk. Ancak Hindistan bir karanlığın içine gömüldü. TED و في الوقت الذي كان معظمنا هنا يستعدون لاستقبال العام الجديد، كانت الهند تنغمس في الظلام.
    Birçok şey yapabilir, çünkü umutla beslenen bir ışık kıpırtısı, karanlığın siperini kırmaya yeterlidir. TED كما يمكنه فعل الكثير، لأن وميضاً صغيراً من النور يتغذّى على الأمل كافٍ لتحطيم درعٍ من الظلام.
    ''ölü insanlar iyi bahşiş bırakmıyor'' gibi birşey mırıldayıp karanlığın içine yürüyüp kaybolmuştu. TED تمتم شيئاً عن أن "الميتون لا يدفعون بقشيشاً جيداً." ومشى بعيداً في الظلام.
    Düşüncelerim karanlığın evine artık uğramazmış. TED قال أن رأسي لن يستمر في التحليق بعيدًا إلى حيث يعيش الظلام.
    karanlığın evreni parçalamaya geldiğini söylemiştin. Bunu şimdi anlıyorum. Open Subtitles قلت إن الظلمة دخلت عبر شق في الكون، هذا منطقي
    Onu karanlığın himayesine atıyoruz. Lanetlenmiş şeytanla ve... cennetten kovulmuş meleklerle birlikte olduğuna hükmediyoruz. Open Subtitles ونلقيه نحو الظلمات الخارجية، ونحكم عليه باللعنة مع الشيطان
    Nefes almanın zor olduğu o anlarda, adeta elle tutulabilir, muazzam bir karanlığın içine dalmıştık. Katranın içinde yürümek gibiydi. TED وفي غمضة عين، غرقنا جميعنا في ظلام حالك، وقد كان محسوساً، ماتخيلته عن شكل الخوض داخل القطران.
    İyileşebilir yada karanlığın içinde yok edici bir öfkeye dönüşür. Open Subtitles يمكنها أن تشفي أو أن توصل للظلام ولغضب مدمر
    Yeraltında sonsuz karanlığın içinde yaşayan en eski tanrı Viy'i görmekten kork! Open Subtitles خوفاً من رؤية فيي - الاله القديمه تترصد بالظلام الابدي تحت الارض
    Sen karanlığın bir kuklasısın, tutkudan uzaksın. İstediğin veya arzu ettiğin hiçbir şey yok. Open Subtitles إنّكَ طيفٌ ظلمة من دون أهواء، فليس لكَ أن تودّ شيئاً أو تمنّى شيء.
    Çok yakınsın, karanlığın doğmasını sağladın. Open Subtitles أنتِ قريبة جدًا، لقد سمحتِ للظلمة بالعبور.
    Ama hayatımızın kalitesini ilgilendirecek şekilde ışığın ve karanlığın kombinasyonu hakkında daha fazla konuşmak istiyorum. TED ولكني أود التحدث في أمر أعمق .. حول تركيبة الضوء والظلام والتي يمكن فيها رمزية لحياتنا
    "karanlığın ağzı, taşdan dişler... asla ihtiyarlamayacaklar tarafından korunan... altın karna kadar boğazdan in." Open Subtitles فَمّ الظلامِ أسنان الحجارةِ أسفل الحنجرةِ إلى بطنِ الذهبِ تحرس بأولئك الذي مَا كَبروا في السنّ
    Senin o zayıf yeteneklerin karanlığın gücüyle baş edemez. Open Subtitles إن مهاراتك الضعيفة ليست مماثلة لقوة الجانب المظلم.
    Aydınlık ve karanlığın genel bir düzen için birlikte çalışmasını sağlamaya çalışıyoruz. Open Subtitles كنا نحاول إيجاد طريقة لجعل المنيرين و المظلمين يعملون معا لأجل المصلحة العامة
    "karanlığın ve aydınlığın en iyi tarafları onun bedeninde ve gözlerinde buluşuyor." Open Subtitles "وأفضَل ما في تِلك الظُلمة والإشراق يتَلاقى في إطلالتِها وفي عينيها."
    "O bizi karanlığın gücünden korur... "ve bizi sevgili oğlunun krallığına kabul eder ve kefaretlerimizi ödetir." Open Subtitles الذي أَنقذنا من سُلطان الظّلمة ونقلنا إِلى ملكوت ابنِ محبته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد