ويكيبيديا

    "kutu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الصندوق
        
    • صناديق
        
    • الصناديق
        
    • علب
        
    • العلبة
        
    • مربع
        
    • صندوقا
        
    • صندوقين
        
    • علبه
        
    • العلب
        
    • بالصندوق
        
    • عبوة
        
    • زجاجة
        
    • بعلبة
        
    • وعاء
        
    Ancak kutu açıldığı zaman tek bir belirli durum gözlenir. TED فقط عندما يتم فتح الصندوق يمكننا رؤية حالة واحدة محددة.
    Tıbbi kayıtlarımızın ve doğum sertifikalarımızın olduğu kutu sende, değil mi? Open Subtitles لديك الصندوق الذي فيه بطاقاتنا الصحية و شهادات ميلادنا، أليس كذلك؟
    Ben de aynı anda sizin evreninizi içeren bir kutu yarattım. Open Subtitles بينما أنا قمت بحماقة مماثلة و خَلقتُ الصندوق الذي يحتوي عالمك
    Facebook, Google veya YouTube reklamlarına sınırsız para harcayabilirsiniz ve kimsenin haberi olmaz çünkü tam bir kara kutu. TED ويمكنك إنفاق أي مبلغ من المال على إعلانات الفيسبوك أو جوجل أو اليوتيوب. ولا أحد سيعرف، لأنها صناديق سوداء.
    Turistler için kutu yaparak mutlu olacağına beni ikna edemezsin. Open Subtitles لا يمكنك اقناعي أنك ستكون سعيداً ببناء هذه الصناديق للسياح.
    Kuzenim günde altı veya yedi kutu içiyor ve sadece üç yaşında. Open Subtitles من المحتمل سته إلى سبع علب باليوم وهو بالثالثه من عمره فقط
    kutu gitti ama hala mantığa aykırı bir umudumuz var. Open Subtitles الصندوق قد اختفى لكن لا يزال لدينا بصيص أمل أخير
    Ve sonra geri kutu almak için isteyeceksiniz, acılarını geri koymak. Open Subtitles و بعدها سترغبين بإستعادة الصندوق . و أن تعيدي كل الحزن
    O küçük siyah kutu bütün radarlardan çok daha öte. Open Subtitles هذ الصندوق الأسود الصغير يذهب وراء موجات أى رادار مألوف
    Bu tuhaf küçük kutu sihirli aynayı kontrol ediyor galiba. Open Subtitles يبدو أن هذا الصندوق الصغير الغريب يتحكم بهذه المرآة السحرية
    Benim barmeni bulup bu bir kutu dolusu tabure üstünü teslim etmem lazım. Open Subtitles يجب أن أجد النادل و أوصل له هذا الصندوق من منعم كراسى البار
    kutu, evrenin hatırasını içeriyor, ...ışık ise bu hatırayı iletiyor. Open Subtitles الصندوق يحتوي على ذكرى للكون ليقوم الضوء بإرسال تلك الذكرى
    Bu kutu açılmış ve birkaç şişe alınmış gibi duruyor. Open Subtitles الصندوق هذا كانّ مفتوحاً ويبدو كأن أحدى الزُجاجات قد اُخِذت
    Elimde bir Kara kutu vardı ve içindekileri dünyanın görmesine sağlayacaktım. Open Subtitles لديَ الصندوق الأسود في يدي وأردت ان أظهر الاسرار للعام كله
    Evet, bu soygun tesadüfî olabilir belki de kutu hakkında bir şey bilmiyorlardır. Open Subtitles أجل، وقد تكون السرقة من باب الصدفة، قد لا يعلمون شيئاً عن الصندوق.
    Odanın her tarafına, üstlerinde gidecekleri adres olan bir sürü kutu yayılmıştı. Open Subtitles في كل مكان بالغرفة كانت هناك صناديق مختلفة تحمل عناوين أماكن وصولها
    Ve dört tane dokuz milimetre silahla birkaç kutu kurşun. Open Subtitles وأربعه مسدسات من 9 ملم مع بعض من صناديق الذخيرة
    Belki tekrar işe yarar. - Eşyalarım için biraz daha kutu alacağım. Open Subtitles ربما تستطيع فعل ذلك مرة أخرى سأذهب لإحضار المزيد من الصناديق لحاجياتي
    İçeri 6 kutu tahıl almak isteyen bir adam girmiş. Open Subtitles رجل دخل إلى السوق أراد شراء 6 علب من الحبوب.
    kutu açıldığına göre parasını ödemen de gerekecek, tamam mı? Open Subtitles والآن الذي العلبة مفتوحة، أنت سَيكونُ عِنْدَكَ لدَفْع ثمنه، موافقة؟
    Bir araya getirebilmemiz için yardımcı olacak bir kutu veya tamamlanmış halinin resmini bulabilmek için üreticisine ulaşmaya çalıştım. Open Subtitles حاولت الاتصال الصانع، دانكو، لمعرفة ما إذا ما في وسعهم، كما تعلمون، ترسل لنا صورة من مربع أو شيء
    Anladım ki bu boş sayfa bir gizemli kutu, değil mi? TED وأنا أدرك أن تلك الصفحة الفارغة هى صندوقا غامضا.
    Bir kutu içindeki bir kedi yerine, iki ayrı kutuda birer kedimiz olsun. TED لنفترض أنه بدلا من أن توجد قطة واحدة في الصندوق، أصبح لدينا قطتان في صندوقين مختلفين.
    Dolabın alt rafında duran köpek mamasından bir kutu ver. - Yarım kutu da kuru mamadan. - Tamam. Open Subtitles اعطه علبه من غذاء الكلاب ونصف علبه من الطعام المجفف
    Bugüne kadar kutu ve bira şişesi haricinde bir şeye ateş ettin mi? Open Subtitles ما الذي اطلقت النار عليه في السابق باستثناء العلب الفارغة وقناني البيرة ؟
    Altıncı günde kutu gizli bir odada bulundu. Open Subtitles فى اليوم السادس اكتشفت بالصندوق غرفة سرية محجوبة ومحمية من جميع الجوانب
    Çocuğun bir kutu aspirin yutarsa harika bir ilaçtır ama alışkanlık haline gelirse çok kötüdür. Open Subtitles و هو رائع إن تجرع ولدك عبوة أسبرين لكن يكون سيئاً جداً إن أصبح عادة
    Yüksek tansiyonu olan bir adam bir kutu Proloid içerse ne olur? Open Subtitles ماذا يحدث لرجل مصاب بارتفاع ضغط الدم لو تناول أقراص زجاجة كاملة من دواء برولويد ؟
    Müşterilerin arkasından sağından geliyor. Bir kutu sigarayı çalar. Ruhunuz bile duymaz Open Subtitles يأتي من خلف الزبائن، ويهرب بعلبة سجائر قبل أن تدرك ذلك ..
    Bir kutu puding Ve bir kutu karışık sebze, lütfen Open Subtitles وعاء حلوى إسفنجية و وعاء خضر منوعة ، من فضلك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد