ويكيبيديا

    "maske" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • القناع
        
    • قناع
        
    • قناعاً
        
    • أقنعة
        
    • قناعا
        
    • بقناع
        
    • المقنع
        
    • اقنعة
        
    • ماسك
        
    • الأقنعه
        
    • للقناع
        
    • الاقنعه
        
    • أقنعه
        
    • الشامل
        
    • بالقناع
        
    Sıradan sağlıklı bir insansanız ve maske takıyorsanız bu sadece yüzünüzü terletiyor. TED لو أنك ترتدي القناع الطبي كعامل صحي عادي، فأنه يجعل وجهك جميلًا.
    Suratına maske geçirmiş bir kaçıkla baş edemiyorsan, anlaşmamız sona erdi. Open Subtitles إذا لم تستطع أنّ تعالج قضية ذو القناع المخيف, الأتفاق سيلغى
    Melissa Walker: Geçtiğimiz beş yılda, 1.000'den fazla maske yaptık. TED على مدى الخمس سنوات الماضية، صنعنا أكثر من ألف قناع.
    Kimse kilisede maske takmamalı ... en fazla şapka takarlar. Open Subtitles لا يجب ان ترتدى قناع فى الكنيسه مسموح بالقبعه فقط
    Artık öne çıkanları ne kadar anonim olmak zorunda -- ne kadar maske takmak zorunda hissetseler de, kutlama zamanı. TED حان الوقت لأن نحتفل بالأشخاص الفخورين بميولهم، حتى وإن كانوا يفضلون البقاء مجهولين وأن يضعوا قناعاً.
    Özellikle kel ve yeşil makyaj yapanlardan ve çirkin maske takanlardan. Open Subtitles خصوصاً الصلع مع تبرج أخضر الذين يرتدون أقنعة على وجوه قبيحة
    Ayrıca maske takan birini görürsem, bizzat kendim Bay Lister'ın bakterilerine bularım. Open Subtitles و أي رجل سأراه يضع قناعا فسوف أعرضه شخصيا لبكتيريا السيد ليستر
    Burada kırmızı ve gri çatıyı görüyorsunuz, ve aralarında yaklaşık çeyrek saniye boyunca maske denilen sadece boş ekran görünecek. TED و بينهما سوف يكون هناك قناع و هو تماما شاشة فارغة , لحوالي ربع ثانية إذا سوف ترى الصورة الأولى , ثم القناع
    Yani önce ilk resim, sonra maske görünecek. Sonra ikinci resim, sonra tekrar maske. TED ثم الصورة الثانية , ثم القناع و هكذا ستستمر , و عملك هو المتابعة
    Askerlerimizden birisinden, maske yapımının, tedavisine nasıl etki ettiğini tanımlamasını istedik ve söylediği şey buydu. TED طلبنا من أحد أفراد الجيش أن يصف كيف أن صناعة القناع أثرت على علاجه، وهذا ما قاله.
    Bu Zero'nun giydiği maske değil mi? Open Subtitles أليس هذا هو القناع الذي كان يرتديه زيرو ؟
    Altın zincirler, bilezikler ve madeni pullarla tamamen kaplanmıştı ve yüzü bir maske gibiydi. Open Subtitles كانت كلها مغطاة بالسلاسل الذهبية, والأساور المتلألئة ووجهها مثل القناع
    Makyaj yapmak da bir bakıma bir maske. Open Subtitles تُعد مساحيق التجميل بمثابة القناع بطريقة أو بأخرى
    Bu sadece insanlari senden uzak tutmak için giyilmis bir maske. Open Subtitles لكنني أعلم أن تصرفاتك هي لإبعاد الناس عنك هذا قناع فقط
    Bir maske almak garip bir şey değil. Kim niye hatırlasın ki bunu? Open Subtitles هل ليس من الغريب شراء قناع واحد لماذا اي احد سيتذكر هذا ؟
    Hani Cadılar Bayramı'nda maske takan bir arkadaşın olur da onun sadece gözlerini görebilirsin ve seni tanıdığını hissedersin ama sen onun kim olduğunu anlayamazsın. Open Subtitles أتعرف حين ترى صديق في قناع عيد القديسين وكل ما يمكنك رؤيته هو عيناه وتشعر كأنك تعرفه ، لكن لاتقدر على إكتشاف من هو ؟
    Kendini acıdan korumak için giydiğin başka bir maske bu bence. Open Subtitles أعتقد بأن هذا مجرد قناع آخر تضعينه لتحمي نفسكِ من الألم
    Sonra biri gelip kurtardı seni, şapka giyip maske takan biri. Open Subtitles و من ثم أتى شخص لإنقاذك. شخص يرتدي قبعة و قناع.
    maske takıp, bankaya girmiş ve " Bütün parayı ver " demiş. Open Subtitles يذهب إلى الموظف في البنك :مرتدياً قناعاً و يقول
    Uzunca zaman maske takarsan, altındaki kimliği unutursun. Open Subtitles أنتِ ترتدين قناعاً لزمن طويل حتى تنسي أنكِ ترتديه
    "... Kriminal polis daha sonra yün berelerden yapılmış üç adet maske buldu..." Open Subtitles المباحث عثرت على كيس به أقنعة كانوا اللصوص أرتدوها قبل أن يلقوا بها
    Bunlar özellikle tehlikelidir çünkü yüzümde maske yok. TED وهذا المشهد خطرٌ فعلاً لان مؤدي المشهد لا يرتدي قناعا على وجهه
    En sonunda biri polise haber vermiş, çünkü maske takan biri normal karşılanmaz. Open Subtitles أخيراً ، اتصل أحدهم بالشرطة لأن أحد ما بقناع ، هذا ليس طبيعياً.
    Hayır. maske, Dorian Tyrel'dı. Kendi gözlerimle gördüm. Open Subtitles دوريان تيريل كان المقنع رأيته بعيني
    maske takarız ve parti boyunca çıkarmazsak, çocuklar kim olduğumuzu bilmez ve yapmak için iyi bir şans yakalayabiliriz. Open Subtitles اذا لبسنا اقنعة ولم نخلعهم للحفلة كاملة الأولاد لن يعرفوا من نحن وسيكون لدينا فرص افضل لتبادل القبل
    Annem beni ilk götürdüğünde şu Jim Carrey'nin maske'sini izleyeceğiz sandım, sonra kendimi camide buldum. Open Subtitles أول مرة أخذتني فيها أمي اعتقدت أننا ذاهبان لمشاهدة فيلم "ذا ماسك" من بطولة "جيم كاري"، ثم انتهى بنا الأمر في الجامع.
    Bugün maske sergisi için Jeju adasına gidiyorum. Open Subtitles سأذهب اليوم الى جزيرة جيجو من اجل عرض الأقنعه
    Dün çıktıktan sonra maske için gizleyecek bir yer buldum. Open Subtitles لقد وجدت مخبأ للقناع بعد أن غادرت بالأمس
    Biz de maske alacağız sanıyordum. Open Subtitles اعتقدت أنه بامكاننا ارتداء الاقنعه ايضا؟
    Yüzlerine maske taksınlar. Hadi harekete geçin. Open Subtitles أخبرهم أن يستخدموا أقنعه , تحرك
    maske implantında herhangi bir arıza veya kopukluk yok gibi fiziksel olarak mükemmel durumdasın. Open Subtitles لا أثر لأي عطل أو خلل في نظامك الشامل. وجسدياً، مظهرك يُضرب به المثل.
    Şimdi, kullandığımız üç sesten bahsedeceğim, "maske" adını verdiğim model üzerinden. TED لذا فإنني سأتحدث عن ثلاثة أصوات يمتلكها معظمنا، من خلال ما أدعوه بالقناع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد