- oğlum Birlik Süvarileri tarafından Shiloh'ta öldürüldü, Bay Thomas. | Open Subtitles | قتل ابني من قبل فرسان الاتحاد في شيلوه، سيد, توماس |
Sen kralsın... dahası benim oğlum değilsin... ben de senin baban değilim. | Open Subtitles | فأنت ملك أكثر من هذا انت لست ابني و انا لست أباك |
oğlum eşime benim için bir konuşma yapmak istediğini söylediğinde John | TED | و في منتصف الحفل قال إبني لزوجي أنه يريد إلقاء كلمة |
Hadi ama, Jim oğlum. Tanrı evreni altı günde mi yarattı? | Open Subtitles | حسنا، هيا، فتى جيم هل خلق الله الكون في ستة أيام؟ |
oğlum Rosa Parks'dan büyülenmişti ve onda bu heyecanı görmek beni gururlandırmıştı. | TED | كان ولدي مفتونًا بروزا باركس، وأنا فخور به أن أرى هذه الإثارة. |
Artık burada güvende değiliz, oğlum hemen hemen ölüyordu ve sen burada oturuyorsun! | Open Subtitles | نحن لسنا أمنين هنا تماما ابني كان على وشك الموت وأنت تقعد هنا |
Sofranız çok leziz olmuş ama küçük oğlum Vali'nin zindanında. | Open Subtitles | وليمتك لذيذه ، ولكن ابني الصغير هو في سجن الحاكم. |
Düşünüyordum küçük, tatlı oğlum 12 yaşına geldiğinde canavara dönüşecek mi diye. | Open Subtitles | كنت اتسائل اذا كان ابني سيتحول الى وحش عندما يصبح عمره 12 |
oğlum sekiz yaşındayken, ...iki çocuk, sırf farklı olduğu için, onu hırpalamıştı. | Open Subtitles | حين كان ابني بالثامنة من عمره, تعرض له صبيان لأنه كان مختلفاً. |
Bay Moe, oğlum kızınız olmayan bu kızın yanında oynuyordu sadece. | Open Subtitles | سيد مو، ابني كان يلعب بجانب الفتاة التي هي ليست ابنتك |
Gözlemeler bir yana, buraya gerçekten oğlum hakkında konuşmaya gelmiştim. | Open Subtitles | بغض النظر عن الفطائر جئت هنا حقاً للتحدث عن ابني |
Aranızdaki bağ oğlum ve benim aramdaki bağ kadar güçlü. | Open Subtitles | هناك رابطة بينكم يا رجال قوية كالرابطة بيني وبين إبني |
oğlum üç yaz boyunca bagaj taşıyıcı ve kargo yükleyici olarak çalıştı. | Open Subtitles | بالطبع، إبني يعمـل كـ شيّـال حقـائب لمـاذا يجب أن نشكّ في قدرته |
oğlum, bir yıldır göremediğim benden nefret etmesi öğretilen oğlum. | Open Subtitles | إبني الذي لم أره من سنة الذي عُلِّم أن يكرهني |
oğlum sen benim birini ortadan ikiye ayırdığımı gördün mü? | Open Subtitles | يا فتى , أتراني أنشر تابوت فيه شخص إلى نصفين؟ |
Tanrı aşkına, eğer oğlum öyle bir şeye bulaşmış olsaydı... | Open Subtitles | يا ألهى ، لايمكن ان يكون ولدي ضمن هذه الاشياء |
oğlum bir düş görecek ve ben onu gerçekleştirmeyeceğim öyle mi. | Open Subtitles | هذا ممكن جداً المستحيل ان يحلم أبني بشيء ولا أحققة لة |
Sakin ol, Pony. Hepsi geçecek, oğlum. Sen sakin ol, oğlum. | Open Subtitles | خذها برفق, بوني, ستكون بخير يجب عليك ان تهدأ يا رجل |
Doğru söylüyorsun, oğlum kutsal topraklarda ruhları çok daha huzurlu olacaktır. | Open Subtitles | أنت على حق يا بنيّ سترقد أرواحهم بسلام في أرضٍ مقدسة |
"oğlum, ne yaparsan yap, ama o ineği satayım deme." | Open Subtitles | يا بنى ، مهما حدث لا تبع هذه البقرة أبداً |
oğlum bana y aşlı göründüğüm ü söyledi. Neden y eniden evlenmiy orum. | Open Subtitles | ابنى يقول لى اننى ابدوا كبيرا فى السن لما لا اتزوج مره اخرى |
Kılıcı ilk sokuşunda sakince, "oğlum, oğlum, ne yaptın sen?" dedi. | Open Subtitles | عندما طعنها بالسيف قالت بهدوء بُني , بُني ما الذي إقترفته؟ |
oğlum, iki saniye içinde, eleştirimi bir yıldıza düşürebilirim bak. | Open Subtitles | يمكنني تعديل تقييمي إلي نجمة واحد خلال ثواني، يا صاح |
Sen neden bahsediyorsun? Bir oğlum ve bir kızım var. | Open Subtitles | ،يا آلهي، يالك من ثرثار نعم، لدي ابن و ابنة |
Aslında değilim. O benim önceki evliliğimden olan oğlum. | Open Subtitles | فى الواقع ,أنا لست إبنته إنه إبنى من زواجى السابق |
Beni tanımayan bir oğlum var. Kendi yerime ihtiyacım var. | Open Subtitles | لدي إبن والذي حتى لايعرفني أحتاج الى مكان خاص للسكن |
- İyi bir evin olduğu için minnettar olmalısın oğlum. | Open Subtitles | يجب أن يكون شاكراً لأن لديه منزلاً . جميلاً , يابني |