ويكيبيديا

    "saatleri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الساعات
        
    • أوقات
        
    • جدول
        
    • وساعات
        
    • لساعات
        
    • ساعات
        
    • ساعه
        
    • مواعيد
        
    • بساعات
        
    • اوقات
        
    • ساعاتهم
        
    • بالساعات
        
    • ساعاتكم
        
    • الساعةِ
        
    • السّاعات من
        
    Ve yapacak işin olmayacak. Tek işin saatleri, günleri, yılları saymak olacak. Open Subtitles ولن يكون هناك أي عمل، لا شيء سوى عدّ الساعات والأيام والأعوام
    Nakit ve saatleri istiyorum. Önünüzden geçen adama hepsini verin. Open Subtitles ،أريد النقود و الساعات إعطوها إلى الرجال الذين يمرون أمامكم
    İkisi de saatleri arıyorlar fakat farklı taraflar için çalışıyorlar. Open Subtitles ان الاثنان يبحثان عن الساعات لكنهم يعملون لصالح جهتين مختلفتين
    Sadece ziyaret saatleri içinde konuşabilirsiniz ve sadece, kişinin sizi görmek istemesi halinde. Open Subtitles تستطيع الزيارة فقط خلال أوقات الزيارة, و إن, فقط إن, رغب السجين برؤيتك
    Diğer babalardan farklı çalışma saatleri var. O bir baterist. Open Subtitles لديه جدول اعمال مختلف عن باقى الاباء، انه قارع طبول
    Çalışma saatleri içinde beni görmeye gelin. Firmamız işinizi yapmaktan mutluluk duyar. Open Subtitles تعال لزيارتي في الساعات المكتبية فالشركة سيسعدها التعامل مع رجل أعمال مثلك
    Yol işaretlerini, saatleri, gazeteleri filme alırsın. TED يمكنك تصوير علامات الطريق, وكذلك الساعات, وتصوير الصحف.
    Ayrıca, yüzme havuzunda geçirdiği saatleri not ediyoruz. TED يمكنه أيضاً كسر الرقم القياسي في عدد الساعات التي يقضيها في حمام السباحة.
    Tasfiye edilmekte olan Wehrmacht'ın son saatleri. Open Subtitles أنها الساعات الأخيرة للجيش الألمانى جيش تم حله وتسريح أفراده
    Oh, bir tanecik aşkım. Dönene dek saatleri sayacağım. Open Subtitles أوه يا حبّي الغالى أنا سأحسب الساعات التي ستغيبها
    Bütün bu saatleri senin kendi başına kurup kurmadığını merak ettim de. Open Subtitles إننى فقط كنت أتساءل ما الذى كنتى تفعلينه بمفردك طوال هذه الساعات ؟
    Çalisma saatleri bekledigimden uzundu... ama seninle, Jimmy Olsen'le ve Bay White ile tanismak... bence fevkaladeydi. Open Subtitles الساعات كانت أطول مما توقعت لكن مقابلتك أنتى و جيمى أولسن و سيد وايت في كل هذا أقول إن هذا مفعم بالعاطفة
    Biz saatleri sayıyoruz, boğalar bizi sayıyor, kral boğalar ise sayanları sayıyor. Open Subtitles نحن نعد الساعات والحراس يعدوننا وقائد الحرس يعد التعدادات.
    Biz saatleri sayıyoruz, boğalar bizi sayıyor, kral boğalar ise sayanları sayıyor. Open Subtitles نحن نعد الساعات والحراس يعدوننا وقائد الحرس يعد التعدادات.
    Bu son saatleri birçok soruyu zihnimde tartarak geçirmekteydim. Open Subtitles أمضيت الساعات الأخيرة في التأمل في مسائل كثيرة
    Uzun çalışma saatleri hastalığınızı seyrini hızlandırabilir? Open Subtitles الساعات الطويلة في العمل هل من الممكن أن تؤثر على مرضك ؟
    İstikrarlı dinlenme ve uyanma saatleri belirleyerek metabolizmanızı düzene sokun, böylece vücudunuzun biyolojik saatini ayarlamasına yardımcı olursunuz. TED نظم أيضك بواسطة تحديد أوقات للراحة والاستيقاظ للمساعدة في توجيه ساعة جسمك البيولوجية.
    Annemin çalışma saatleri yüzünden onu okuldan almam gerekiyor. Open Subtitles ,وبسبب جدول عمل أمي يتوجب علي أخذه من المدرسة
    Ücreti hiç de fena değil çalışma saatleri de bana uyuyor. Open Subtitles هنا يدفعون أكثر بكثير. وساعات العمل تناسبني أكثر.
    Daha az çalışma saatleri mi, daha uzun lolipop çubukları mı, yoksa farklı tatlar mı istiyorlar acaba? Open Subtitles هل يحتاجون لساعات أقل أو عِيدان أطول أو نكهات مختلفة ؟
    Günün saatleri geçtikçe gölgelerin nasıl hareket ettiğini öğrendiğimden alınıp eve götürülmeden önce ne kadar süre kaldığını anlıyordum. TED كما تعلمت كيف يتحرك الظل مع مرور ساعات النهار، فهمت كم من الوقت سيكون قبل أن يتم أخذي للمنزل.
    Öğle yemeği için bir saatleri vardı ve yine de bir şeyleri araştırıp 11 yaşında kazandığın bir ödülü buldular. Open Subtitles كان لديهم ساعه واحدة من أجل الغداء وتمكنوا من الحفر وايجاد جائزه فزت بها عندما كنت فالـ ١١ من عمرك
    Tıbbi randevular iş saatleri sırasında olacaktı ve cerrahi işlemlerden sonra iyileşmek için zamana ihtiyacım olacaktı. TED سيكون لدي مواعيد طبية خلال ساعات العمل، وكنت أعلم أنني سأحتاج إلى إجازة للتعافي من العمليات الجراحية.
    O zaman doldurmaları gereken çok fazla saatleri olur ve sahte gündem yaratıp, duygu sömürüsü yaparak laf kalabalığı ile ortalığı bulandırırlar. Open Subtitles انتظر. كلهم يجب أن يُستكملوا بساعات كثيرة للغاية وملاذ للشئون الغير حساسة وإثارة المشاحنات الحزبية ألغي هذه الفكرة.
    Ders saatleri dışında aradığım için üzgünüm, ama önemli bir durum var. Open Subtitles اسف لاتصالي بك خارج اوقات العمل ولكن لدي حالة طارئه
    Böylece yarın gece 11'den itibaren saatleri her dakikada birkaç saniye geri kalacak. Open Subtitles من 11 مساء ليلة الغد ساعاتهم تزيد بعض أجزاء من الثانية كل دقية
    Kol saatleri, duvar saatleri ve kilitleriyle ünlü bir ülke. Open Subtitles بلد معروف بالساعات و ساعات اليد و الأقفال
    Gelecek sefere kadar saatleri çalıştırmayı unutmayın. Open Subtitles لا تنسوا أستئناف ساعاتكم حتى المرة القادمة
    - Ziyaret saatleri uce kadar. Open Subtitles إنّ ساعةُ الزيّارة حتّى الساعةِ الثالثة.
    Bundan sonra ise harcadığımız bütün bu saatleri toplayacağız ve mahkemeye gidip bunları ödemen için dava açacağız. Open Subtitles وبعدها، سنضيف كلّ هذه السّاعات من العمل وسنضيف عريضة في المحكمة تجعلكِ تدفعين ثمن عملنا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد