Sonradan durum değişince sizin için anlamı büyük olacak ama. | Open Subtitles | بعد هذا، وعندما تتغير الظروف، ستكون صفقة رابحة بالنسبة لك |
Seni adam yakaladı eğer sizin için iyi görünüyorsun düşündüm. | Open Subtitles | اعتقدت أنه سيكون جيد بالنسبة لك إذا قبضت على القاتل |
sizin için çok güzel taze bir balık da ayırdım. | Open Subtitles | لقد أحضرت أيضاً قدراً طيباً من السمك الطازج من أجلك |
sizin için hiç birşey yapmadığımı söylemeyin bana çünkü şu anda sizi bekliyorlar. | Open Subtitles | لذلك لا تقل أني لم أفعل أبدًا شيئًا من أجلك لأنهما تنتظرانك الآن |
Çok üzgünüm, Sen zor durumda. sizin için burada ben. | Open Subtitles | أنا آسفة جداً ، أنت تتألم ، أنا هنا لأجلك |
Hayatlarını tehlikeye atıyorlar, bizim için, sizin için, ve onları hayal kırıklığına uğratamayız. | TED | فهم يضعون حياتهم على المحك من أجلنا .. من أجلكم ولايمكننا أن نخذلهم |
Kızlara da iyi davranın çünkü sizin için önemli olacaklar, yemin ederim. | Open Subtitles | و تكونان لطيفين مع الفتيات أيضاً لأنهم سيكونون مهمات لكما، أقسم لكما |
Bugün sizin için zor geçecek, evinize mutlu döneceksiniz, ...çünkü paranızı dürüstçe kazanacaksınız. | Open Subtitles | اليوم سيكون يوماً صعباً بالنسبة لكم لكنكم ستذهبون الى بيوتكم وتنفقون أموالكم بشرف |
Yakında sizin için işe yaramaz olacaklar. Neden yaptığınız işten biraz para kazanmayasınız? | Open Subtitles | قريباً سيكونون عديم القيمة بالنسبة لك لم لا تأْخذ بَعْض المال لعملك ؟ |
Onlar sizin için insanlar ama bana göre değiller. Değiller işte. | Open Subtitles | أعي ذلك، هم أناس بالنسبة لك ولكنهم ليسوا كذلك بالنسبة لي |
Bu sizin için tam bir savaş olmalı, değil mi doktor? | Open Subtitles | أهذا نوع من حملة صليبية بالنسبة لك أليس كذلك أيها الطبيب؟ |
Ve sizin için biraz küçük olduğunu düşünmüyor musunuz Dedektif? | Open Subtitles | وانه شابة صغيرة بالنسبة لك , ألا تعتقد, ايها المتحري؟ |
Karnımızı doyurup gücümüzü topladığımızda güçlerimizi birleştirip sizin için geleceğiz. | Open Subtitles | عندما نشبع ونستجمع قوانا، سننضمّ إلى القوات ونحضر من أجلك |
Efendim, ben sizin için her zaman buradaydım. Bu gece evde olacak. | Open Subtitles | سيدي, لقد كنتُ دائماً متواجد من أجلك سوفَ تكون في المنزل الليلة |
Bir an olsun bu şeyleri sizin için nasıl yapabileceğimi düşünmeden edemiyorum. | Open Subtitles | أنني لم أتوقف عن التفكير عن كيفية عمل هذه الأشياء من أجلك |
Yüzünüze bakım yaparsanız sizin için de elleriniz içinde gayet iyi olur | Open Subtitles | إذا كنت تحبين أن تشعري بان جلدك يتمزق فالجهاز المتوازن موجود لأجلك |
Evet, cesur küçük çoban kız, sizin için koca koyunları saklıyor. | Open Subtitles | أجل من أجلكم تحتفظ تلك الراعية الصغيرة الشجاعة بالخراف الجيدة والسمينة |
Kızlara da iyi davranın çünkü sizin için önemli olacaklar, yemin ederim. | Open Subtitles | و تكونان لطيفين مع الفتيات أيضاً لأنهم سيكونون مهمات لكما، أقسم لكما |
Benimle ilgili gerçeği anlatmak sizin için o kadar zor mu? | Open Subtitles | هل الامر بتلك الصعوبة بالنسبة لكم ان تقولوا الحقيقة عنى ؟ |
Eğer sizin için yapabileceğim herhangi bir şey olursa, yalnızca haberim olsun | Open Subtitles | إذا كان هناك أي شيء يمكنني القيام به من اجلك فقط أعلمني |
Gelin, galiba paskalya tavşanı sizin için mutfağa bir şey bırakmış. | Open Subtitles | مرحباً. أعتقد أرنب عيدَ الفصح الشيء اليسار لَك الأطفال في المطبخِ. |
Sadece sizin için yapabileceğimiz bir şey olup olmadığını öğrenmek için uğradık. | Open Subtitles | كنا في الجوار. تساءلنا إن كان ثمة ما بوسعنا فعله من أجلكِ. |
Kişisel olarak, Doğrusu onları giyince kaşlarınız çatılıyor gibi, ama sizin için,onlar... | Open Subtitles | شخصيا أفضل أن أحلق حواجبي على أن أرتديه ولكن بالنسبة لكِ, إنها |
Bunu anlamak zor biliyorum ama yaptığım her şey şu an yaptığım her şey, sizin için. | Open Subtitles | أعلم أن هذا صعب فهمه، لكن كلّ شيءٍ فعلته، وكلّ شيءٍ أفعله يكون من أجلكما. |
Büyük hayal kırıklığına uğradım, sizin için de öyle olduğuna eminim. | Open Subtitles | كانت خيبة أمل كبيرة بالنسبة إلي كما كانت بالنسبة إليك بالتأكيد |
Eğer sizin için yapabileceğim bir şey varsa lütfen beni arayın. | Open Subtitles | تسرني معرفتك سيد كينت إذا كان بوسعي خدمتك بشئ فأتصل بي أرجوك |
sizin için de şüphesiz her zamanki gibi, bunu süslü ve romantik biçimde yazmanın zevki. | Open Subtitles | و بالنسبه لك فلا شك ان السعاده فى كتابتها باسلوبك الرقيق الرومانسى المعتاد |
sizin için her şeyi yaparım biliyorsunuz. | Open Subtitles | وأنتما تعلمان أنى أفعل أى شئ لأجلكما ؟ أليس كذلك ؟ |