ويكيبيديا

    "vaktini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وقتك
        
    • وقتكِ
        
    • وقتها
        
    • وقتكم
        
    • وقتكَ
        
    • وقتَكَ
        
    • لوقتك
        
    • أوقاتهم
        
    • فراغه
        
    • وقته في
        
    • لإضاعة
        
    Eğer bebek hakkında konuşmak istiyorsan, vaktini boşa harcıyorsun çünkü bununla ilgili konuşmayacağım. Open Subtitles اذا اردت أن أتحدث عن الطفلة فأنت تضيع وقتك لأننى لن أتحدث عنها
    Sen vaktini Allah yolunda kullanıyorsun. Kendi şahsın için değil. Open Subtitles إنك تستثمر وقتك من أجل الله وليس من أجل نفسك
    Ne istersen yap ama inan bana vaktini boşa harcıyorsun. Open Subtitles افعلي ما تريدين ان تفعليه ولكن صدقيني انك تضيعين وقتك
    Neden vaktini romanlaştırma için harcıyorsun ki? Neden mi? Open Subtitles لماذا تضيعين وقتكِ على تحويل الرواية إلى فيلم؟
    Bir tarafta mutlu bir kadın vardı vaktini kocasıyla birlikte geçiren atlara binen, güvenli, korunaklı ve huzur içinde yaşayan. Open Subtitles إمرأة سعيدة تقضي وقتها مع زوجها وتركب الخيول كل شيء محمي ومريح
    Şu saçmalıkları açıklamak için vaktini ziyan etme. Hadi gidelim! Open Subtitles هيّا بنا، لا تهدر وقتك في تفسير تلك التفاهات، لنرحل،
    Bizimle vaktini boşa harcadığını söyledin bunun sorumlusunu zaten bildiğini farz ediyorum. Open Subtitles حسناً، قلت أنّك تهدر وقتك معنا، لذا إفترضتُ بالفعل أنّك تعرف المسؤول.
    Söz verdiğini ama enerjini ve vaktini başka bir şeye harcayacağını söyle. Open Subtitles أخبرها أنّك وعدتها، لكن بدل ذلك، ستقضي وقتك وطاقتك على شيء آخر.
    Sen vaktini benim yeteneklerime öfkelenerek geçirirken, O zamanını kendini geliştirmeye harcıyor. Open Subtitles أنت تقضي وقتك في تقليد قدراتي، وهي تقضي الوقت في صنعها بنفسها.
    O hain için kaygılanarak vaktini harcamak istiyor musun cidden? Open Subtitles هل تريدين حقًا تضييع وقتك في القلق على شخصٍ خائن؟
    Söylesene, çok değerli vaktini burada oturup, manzarayı seyrederek boşa harcamıyor musun? Open Subtitles الرأي، ليست أنت إهدار وقتك الثمين جدا، إنتصاب هنا يحترم المنظر؟
    Seçkin olmayan parasız kimselerle vaktini harcıyorsun. Open Subtitles أنت تضيعين وقتك في الأشخاص الغير جديرين بدون المال
    Ve senin için ne büyük sorun... ..o kadar meşgulken burada benimle vaktini ziyan ediyorsun. Open Subtitles ولا بد ان هذا شيء متعب لك وانت رجل مشغول ان تضيع وقتك لتضعني في قارب
    Sen hâlâ insan ırkı denen şeyi anlamak için tüm vaktini harcıyor olurdun. Open Subtitles لا ، أنت لا زلت تقضى وقتك فى محاولة جعل معنى من شئ مضحك
    Beni kederlendirmek için vaktini boşa harcama. Bitmişse bitmiştir. Open Subtitles لا تضيع وقتك بالحزن عليّ، فلا فائدة من البكاء على اللبن المسكوب
    Yokluğumda, vaktini sadece resim yaparak geçirmedin galiba. Open Subtitles إنك لم تقضي وقتك فقط في الرسم أثناء غيابي.
    vaktini bir avuç ihtiyarla harcıyorsun. Ne uğruna? Open Subtitles أنت تضيعين وقتك مع حفنة شيوخ ما الفائدة؟
    Gidelim, vaktini bu kömürcüyle harcama. Open Subtitles دعينا نذهب لا تضيعي وقتكِ مع هذا الفحّام
    vaktini boşa harcıyor. Öyle şeylere kimse gitmez. Open Subtitles حسناً، هي تهدر وقتها لا أحد يذهب إلى تلك الأشياء
    Yirmi yıldır emirlerini dinliyorum. - Ama vaktini boşa harcıyorsun. - Haklısın, Scott. Open Subtitles عرفت نظامكم منذ أكثر من 20 عاما ، تهدرون وقتكم
    Hastanın öldüğünü düşünüyorsun ama vaktini bir seks fantezisiyle mi harcıyorsun? Open Subtitles أنتَ مقتنع بأنّ مريضك يموت وتريد تضييع وقتكَ على خيال جنسي؟
    vaktini pahalı bir kopya için boşuna harcama. Open Subtitles لاتهدُر وقتَكَ بمحاولة تزوير النُسخة بطريقة متقنة و مكلِفة
    Senden hoşlanmayan bir çocuk için vaktini boşa harcamaya değmez. Open Subtitles أقول لك فحسب أن أيّ فتى لا يحبك لا يستحق أضاعتك لوقتك
    Ama birisi vaktini doğru elbiseyi seçmekle harcadı. Open Subtitles لكن أحدهم أهدر أوقاتهم في انتقاء الثوب المناسب.
    Bütün boş vaktini onunla geçirirdi, ne demek istediğimi anlamışsındır. Open Subtitles قضى مُجمل وقت فراغه معها، لو كنت تعرف ما أعنيه.
    Bir de vaktini odasında geçirmesini ve saçını kestirmesini tembihlersen iyi olur. Open Subtitles و تنصحه بقضاء معظم وقته في غرفته و ربما يحظى بقصت شعر
    Tek tahminim koca bir yarağın olduğu yoksa neden vaktini senin gibi bir salakla harcasın? Open Subtitles كل ما يمكنني افتراضه هو أنّك جيّدٌ في العلاقة الحميمة، لأنه ما من سببٍ آخر سيدفعها لإضاعة وقتها مع وغدٍ مثلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد