Steven Weinberg, standart model parçacık fiziğinin babası, tüm olası gerçekliklerin aslında var olduğu fikri ile bizzat flört etmiştir. | TED | ستيفن واينبرج، أبو النموذج القياسي لفيزياء الجسيمات، قد تعامل نفسه فعليًا مع هذه الفكرة، أن كل الحقائق الممكنة موجودة فعليًا. |
Geometrinin babası Öklid, doğanın kendisinin matematiksel kuralların fiziksel manifestosu olduğuna inanırdı. | TED | وآمن إقليدس، أبو الهندسة، بأن الطبيعة نفسها كانت تمثل المظهر المادي للقوانين الرياضية. |
Nelson, Jimbo, Principal Skinner, Sideshow Bob, Apu. | Open Subtitles | نيلسون , چيمبو , المدير سكينر سايدشو بوب و أبو |
Babam "Koca et" diye tanınırdı. | Open Subtitles | أبو أبويا كان يعرف "بـ" لحم كبير |
Ben babasıyım. Bebeğin babası bizi terk etti. | Open Subtitles | انا والدها ولست زوجها أبو الطفل هجرها وتركها لوحدها |
Herkese kızın babasının düşündükleri kişi olmadığını söyledi. Bu onu yola getirdi. | Open Subtitles | سأخبر كلّ شخص أن أبو هذه البنت الصغيرة الذي تعتقد أنه أبوها. |
Ben kocamı ve çocuklarımın babasını kaybettim ama dağılan sensin. | Open Subtitles | أنا فقدت زوجي أبو أولادي وأنتِ من تنهارين؟ |
Profesör Flostre çok büyük bir filozof ve empatikalizmin babası. | Open Subtitles | البروفيسور فلوستر هو أعظم فيلسوف على قيد الحياة، هو أبو التعاطفيّة. |
"Ay ışığında pırıI pırıI parlayan bir iblis. Kötülüğün babası, çürümenin kardeşi. " | Open Subtitles | بركة كالإبريز، و تأهب تحت ضوء القمر أبو النذير و أخو المحنة |
Doktorun babası bir politikacı, bir diplomatmış. | Open Subtitles | أبو الطبيب كان رجل سياسة. دبلوماسى للملاحظات. |
Doktorun babası bir politikacı, bir diplomatmış. | Open Subtitles | أبو الطبيب كان رجل سياسة. دبلوماسى للملاحظات. |
Uzaklaştırıldıktan sonra Bush'un babası, CIA başkanıyken Bath bir uçak satarak kendi havacılık şirketini kurdu. | Open Subtitles | عندما كان أبو بوش قائدا لوكالة الإستخبارات الأمريكية .قام باث بإفتتاح مشروعه الخاص في مجال الملاحة |
Ona 'Evrenin babası' diyorlar ve bu resimler de Odin'nin oğullarından bazılarını gösteriyor. | Open Subtitles | أبو الجان كما يدعوه وهذه الصور لبعض من أبناء أودين العديدين |
Bayım Apurva Kumar adında bir çocuk var mı, Listenizde Apu Kumar adında bir çocuk var mı? | Open Subtitles | مستر هناك طفل يدعى أبورفا كومار، أبو كومار على قائمتك؟ |
Apu bir daha asla dönmeyebilir, fakat başka hiçkimse Apu'sunu kaybetmesin. | Open Subtitles | أبو قد لا يعود، ولكن بعد ذلك، لا أحد قد تضيع أبو بهم مرة أخرى. |
Neyse, Apu'yu beslemek için dönmeliyim. | Open Subtitles | على أي حال يجب أن أعود لأطعم أبو |
Koca Kafa, bu otistik sitede kişisel reklam bölümü var. | Open Subtitles | أبو راس) , هنالك قسم لإعلاناتك الشخصية) في موقع مرضى مُتلازمة أسبرجر |
Sen, ben, Dinesh, Koca Kafa. Biz. | Open Subtitles | (أقصد، انت ، أنا، (دينيش)، و (أبو راس .كلنا |
Merhaba. Ben Max'in kötü babasıyım... Yani, babasıyım. | Open Subtitles | هاى أنا أبو ماكس السئ أبو ماكس |
Bu arada şimdikinin babasının kim olduğuna karar verebildin mi? | Open Subtitles | بالمناسبة هل غيّرت رأيك حول من يكون أبو الجنين ؟ |
- Abu Karaf diyorlar ama sanmıyorum. | Open Subtitles | ( حسناً ، أنهم يقولون عن طريق جماعة ( أبو كاراف ولكنني لا أعتقد ذلك |
Abolqasem'in rızasını alana kadar. | Open Subtitles | حتى أقنع (أبو القاسم) بأن يتنازل عن القصاص |
Ve Akdeniz'in kılıçbalığı çiftliklerinde yakalanan balıkların %90'ı Mola balıklarıdır. | TED | وفي منطقة البحر الأبيض المتوسط، في مصائد الأسماك في صافي أبو سيف، انهم يشكلون ما يصل الى 90 في المئة. |
Cook County'yi, Abi Grabie hapishanesiyle karıştırıyorsun sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أنك خلطت الامر بين مقاطعه كوك و سجن أبو غرابي |
Abo Kasabasında yaptığın şey, bizim için önemli olan tek şeydir. | Open Subtitles | الشئ الذي فعلته في مدينة أبو هو ما يهمّنا فقط |
Bu muhbirler Ebu Halid Abdüllatif ve Walli Mücahid gibi insanları yakalar. | TED | هؤلاء المخبرين يعتقلون الناس مثل أبو خالد عبد اللطيف و والي مجاهد |