| Hiçbir yerde. Bu yüzden ormanda değil de şehirde yaşamayı seçtim. | Open Subtitles | ولا أي مكان لهذا السبب إخترت العيش بالمدينة وليس بوسط الغابة. |
| Kesinlikle. Disney'i seçtim, çünkü topluma %100 nüfuz etme dediğimiz şeye sahipler. | TED | بالضبط. إخترت ديزني لأنها تملك توغلا تاما |
| Sen 216'yı seçtin ve doğada her yerde onu bulacaksın. | Open Subtitles | إخترت 216 و سوف تجده في كل مكان في الطبيعة |
| Dünyada herhangi bir yeri seçebilirdin ama sen gittin, burayı seçtin. | Open Subtitles | كان بإمكانك إختيار أيّ مكان في العالم. ولكنّك إخترت هذا المكان. |
| Böylece aile işinizi bırakmanızın yanı sıra aile evini de terk etmeyi seçtiniz. | Open Subtitles | إذن ، إخترت هجران منزل العائلة مع هجران عمل العائلة. |
| Neden bu kadar muazzam karmaşık olan ve hatta belki sonsuz karmaşıklığa sahip olan bu organ üzerine çalışmayı seçtim? | TED | لماذا إخترت أن اقوم بدراسة هذا العضو الهائل في تعقيده لدرجة تصل إلى اللانهائية؟ |
| Ve yerine geçmek için iki insan seçtim, ve onlara Facebook'ta nasıl davranmam gerektiğin sordum. | TED | و إخترت شخصين إعتباريين, وسألتهم أن يعطوني توصيفا كيف أؤدي مثل دورهم على الفيسبوك. |
| Birleşik Devletler'in başkasını ben seçtim demiyorum ama ne demek istediğimi az çok anlamışsındır. | Open Subtitles | أنا لا أقول أنني إخترت رئيس الولايات المتحدة. و لكن بإمكانك أن تستنتج |
| Bu ince işkence devam ederken gri sonbahar rüzgarlarıyla kopup yere düşen kızılağaç yapraklarını izlemeyi seçtim. | Open Subtitles | ، وبإستمرار التعذيب المُختار بعناية إخترت مراقبة الأوراق القرمزية . وهى تتخبط فى رياح الخريف |
| Bu insanları özellikle sizin için seçtim, hepsi güvenilir. | Open Subtitles | إخترت هؤلاء الناس بالخصوص لأجلك ، جميعهم موثوق بهم |
| "Düğmeler ve Fiyonklar" yerine Verdi'nin "Rigelette"sundan zor bir arya söylemeyi seçtim. | Open Subtitles | إذا بدلا من أغنية أزرار و أقواس إخترت أن أغني أغنيه فيها تحدي أكبر من ريجوليتو لفيردي |
| Neden durmak için burayı seçtin? | Open Subtitles | لماذا إخترت هذا المنتزه ؟ هذا المكان يخيفني |
| Tanrı bize özgürlüğün sorumluluğunu yükledi. Sense suç işlemeyi seçtin. | Open Subtitles | الله أعطانا عبء الحرية وأنت إخترت جريمتك |
| Daha sonra hepsini kurtarabilmek için birini öldürmeyi seçtin. | Open Subtitles | إخترت قتل واحد ذلك اليوم لإنقاذ الكثيرِ لاحقاً |
| J.T. Marlin'de çalışanların arasından bu çocuğu mu seçtin? Neden? | Open Subtitles | من كل الناس فى ج.ت مارلين لقد إخترت هذا الفتى ديفيس, لماذا؟ |
| fakat sen aileni terketmeyi seçtin. | Open Subtitles | لكنّك إخترت التخلّي عن عائلتك و عندما أخذت هذا القرار |
| Dalga geçmek için yanlış aileyi seçtiniz, bayım. | Open Subtitles | لقد إخترت العائلة الخاطئةُ لتقم بهذا معها يا سيد |
| Dolaşmak için fırtınalı havayı tercih etmeniz ilginç. | Open Subtitles | أنا متفاجئ لأنك إخترت التجوال في هذه العاصفة سيد لوك وود |
| Bak, um, burada kalıp seninle sonsuza kadar tartışabilirim, fakat yanlış bir zaman seçmişsin. | Open Subtitles | إنظر،أم، إنني أود حقاً مناقشة ذلك لكنك، قد إخترت وقتاً غير مناسب |
| Ona zarar vermeyi isteyerek seçtiğimi düşünemezsin. | Open Subtitles | لا يُمكن أن تعتقدي أنني إخترت أن أذيه ، مطلقاً |
| Bir seçim yaptım... ama işe yaramadı. | Open Subtitles | حاولت أن أمسك بزمام المبادرة و إخترت .. ولم يُفلح إختيارى |
| Aslında bu resmî görüşüm, giriş sınavına göre seçmiştim bunu. | Open Subtitles | هذا هو رأيي الرسمي، فى الحقيقة أنا فقط إخترت طبقاً لدرجات قبولي. |
| Hata yapacağız, korkacağız ama ben herşeye rağmen sana güvenmeyi ve seni sevmeyi seçiyorum. | Open Subtitles | ،وسنهفو , وسنكون خائفين لكنني إخترت بأن أثق .وأن أحبك عن كلِ شئ |
| Ben de, o anda CIA'e bilgi vermeye karar verdim. | Open Subtitles | لذا إخترت الصواب وأعطيت المعلومات للإستخبارات المركزية |
| Onun tarafını seçtiğini fark ettiğimde yıkıldım. | Open Subtitles | لقد كانت ضربه عندما اكتشفت انك إخترت جانبه |
| İstediğin kadını elde edebilirsin ama sen gidip seni istemeyen tek kadını seçiyorsun. | Open Subtitles | يمكنك أن تحظي بأي امرأة تريد ومن إخترت هي المرأة الوحيدة التي لا تريدك |
| Anlıyorum. Ve göreceğim. Rabbi, ben seçildim. | Open Subtitles | أفهمه وسوف اراه سأراه ايها الحبر لأني إخترت ذلك |
| Kahve içmeyi bırakmak için berbat bir zaman seçmişim. | Open Subtitles | لقد إخترت توقيت سيء للغاية للتوقف عن تناول القهوة |
| Arvin'le kalmayı seçtiğim ve buraya gelip senden pek çok şeyi almış bir adama merhamet etmeni istediğim için. | Open Subtitles | بأنّني إخترت البقاء مع آرفين. بأنّني جئت هنا يطلب منك إظهار رحمة للرجل الذي أخذ كثيرا بعيدا عنك. |