"بطريق" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yolu
        
    • şekilde
        
    • bir penguen
        
    • yolunda
        
    • yolda
        
    • Penguin
        
    • giderken
        
    • yolundaki
        
    • gelirken
        
    • pengueni
        
    • penguenin
        
    • yanlışlıkla
        
    • yol
        
    • yola
        
    • penguenim
        
    Eğer hep aynı Yolu izlersen yine başladığın yere dönersin. Open Subtitles عندما تسير بطريق ضمن افكارك وتوقعاتك سوف تبقى بنفس المكان
    Umarım aynı Yolu geri gelecek kadar kafası çalışıyordur. Open Subtitles أتمنى أن يكون لديه ذكاء ليعود بطريق مستقيم
    Ve engeli biraz daha hareket ettirirsem, yeniden farklı bir şekilde düşecek. TED ومرة أخرى ، إذا أبعدت الحاجز قليلا ، سوف تقع مرة أخرى و بطريق مختلفة.
    bir penguen olduğuna göre bunu söyleyemezsin. Open Subtitles جعلته مجنون أنت بطريق, أنت يجب أنْ تفْهم
    Şu anda sen, bizim o amaçlarımıza ulaşmamız yolunda bir engel teşkil ediyorsun. Open Subtitles و حالياً فأنت تقفين بطريق تحقيق أهدافنا تلك
    Hayat denen bu yolda ilerlerken, bir kadın bazen yolunu kaybedebilir. Open Subtitles و نحن نسير بطريق الحياة ستضيع إحدى الفتيات من الحين للآخر
    The Kentucky Penguin. Open Subtitles أتعرف ماذا شاهدت ؟ "فلم "بطريق ولاية كنتاكي
    Fuara giderken bırakırım, dönerken getiririm. Open Subtitles الان، سأخذه بطريقي لأجتماع عيد الميلاد و سوف أرجعه بطريق عودتي للمنزل
    Tekrarlıyorum--Sis güneydoğudan, sahil boyunca, eski Russellville yolundaki meteoroloji istasyonuna doğru ilerliyor. Open Subtitles إعاده إنه بالجنوب الشرقي للساحل بالقرب من محطة الطقس بطريق روسيلفيل القديم
    Allentown Yolu'nda bir evi vardı, belki oraya geri dönmüştür. Open Subtitles كان يمتلك بيتاً بطريق آلينتاون قد يكون هناك
    Otobüsün Yolu üzerinde bir şey püskürten oldu mu? Open Subtitles ألاحظت إن كان يرش أحدهم أي شئ بطريق الحافلة؟
    Şu an gayet açık olan sebeplerden dolayı oraya timsah Yolu deniyor. Open Subtitles و يشار اليه غالبا بطريق التماسيح لأسباب تبدو واضحة الآن
    Ve benim için bitmemişse, garip bir şekilde onun için de bitmemiş demektir. Open Subtitles و اذا لم تنتهى بالنسبة لى اذن فهى بطريق غريبة لم تنتهى بالنسبة له ايضا
    siz savunma sanatları dersini sıkı bir şekilde risksiz bir şekilde öğreneceksiniz. Open Subtitles سوف تتعلمون التعاويذ الدفاعية بطريق مأمونة و مجازفة و حرة
    Babası hayvanat bahçesinde çalışıyor. Ve gerçek bir penguen getirdi. Open Subtitles والدها يعمل في حديقة الحيوانات، وجلب لها بطريق حقيقي.
    Bir inşaat ekibi onu sahil yolunda bir rampanın altında bulmuş. Open Subtitles عمال البناء عثروا عليه بطريق الاوتوستراد تحت منحدر
    Ne var bunda, otobüse atla ve gel, yolda işine bakarsın, Open Subtitles يمكنك أخذ الحافلة و تعملين في الطريق ثم تنامين بطريق العودة؟
    Bay Penguin ondan nasıl bu kadar hoşlanıyor bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم لمَ السيد بطريق يحبه كثيراً
    İş yüzünden yemek yememiştim, sınav kâğıtlarına not veriyordum. Eve giderken şu bakkala uğradım işte. Open Subtitles عملتُ حتى العشاء، وكنتُ أصنّف الأوراق وقد توقفتُ عند الأسواق، بطريق عودتي
    Syd'i Watchbell yolundaki eski okulda bekleyin, oraya gelecek. Open Subtitles إنتظر سيد في المدرسة القديمة بطريق واتشبيل في راي
    Bunları eve gelirken benim için toplamış. Open Subtitles لقد جلبها لي ليلة أمس بطريق عودته للمنزل.
    Bu bir Gentoo pengueni. Ve hala süpheciydi. TED هذا بطريق الجنتو. وهى لازالت متشككة.
    Kimsenin uşağı olmam. Özellikle de senin gibi bir penguenin. Open Subtitles أنا لنْ أكون خادمك أنا سوف لنْ أخْدم بطريق غبي
    Bunu bütün bir endüstriye yayarsanız yanlışlıkla büyük bir antibiyotik dirençli bakteri rezervuarı oluşturduğumuzu anlayabilirsiniz. TED وهذا انتشر عبر كامل الصناعة، ويمكنك أن تفهم أننا ننشئ بطريق الخطأ خزان كبير من البكتيريا المقاومة للمضادات الحيوية.
    Kanlı geçiş, kırmızı çıkış olarak biliniyor. Çünkü yol, şiddet için yapılandırılmış. TED يُعرف بطريق أريحا الدموي، الممر الأحمر، لأن الطريق أُقيم على الأفعال العنيفة.
    Şaşırtıcı olan, endişelerimizin bizi daha konsantre olmaya ve doğru yola itmesi. TED لكن المفاجئ هو أننا غالبًا ما نقف عقبة بطريق أنفسنا تحديدًا لأن مخاوفنا تدفعنا للتركيز بشدة.
    Ben olamam ben bir penguenim Open Subtitles لا , لا, انا لست طعاماً انا بطريق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more