"ثقيل" - Translation from Arabic to Turkish

    • ağırmış
        
    • ağırsın
        
    • ağırdır
        
    • çok ağır
        
    • zor
        
    • ağır bir
        
    • fazla
        
    • Çok
        
    • sert
        
    • büyük
        
    • ağırım
        
    • ağırdı
        
    • yük
        
    • kalın
        
    • oldukça ağır
        
    - Ver onu bana, tehlikelidir. - Amma da ağırmış. Open Subtitles أعطيني إياه ، أنه خطير - هذا الشيء ثقيل -
    Bu şey Çok ağırmış. - Kalkamıyorum. Open Subtitles حسناً هذا الشئ ثقيل نوعا ما ولا أستطيع النهوض
    9 ay taşıdın belki... ama 9 ay için, sen Çok ağırsın. Open Subtitles تسعة اشهر ربما.. ولكن لتسع أشهر، ستكون ثقيل للغاية.
    Vücudum kendi kendine derinlere düşmek için yeterli derecede yoğun ve ağırdır. "Serbest düşüş fazı" olarak anlandırılan faza girerim. TED جسمي ثقيل وكثيف بما يكفي للسقوط الحرّ في الأعماق ثم نصل لما نسميه مرحلة السقوط الحرّ.
    Belki de iş yükün çok ağır geliyor. Teknik çizimi bırakabilirsin. Open Subtitles ربما عبء العمل عليك ثقيل جداً يمكنك التخلي عن الرسم الميكانيكي
    İşte iki milyon. Hepsi yirmilik. çok ağır ama izlenmesi de Çok zor. Open Subtitles -هاك مليونين , باوراق فئة 20 ثقيل جدا , ولكن من الصعب تعقبة
    Tıpkı biri gerçekten kocaman ve ağır bir şey düşürmüş gibiydi. Open Subtitles كان و كأنه أحدهم قام بإسقاط شئ كبير جداً و ثقيل
    Tamam, haydi. Bu şey ağırmış! Open Subtitles حسنا ً , فلتتكلم هذا الشئ ثقيل
    - Geçit 30 ton ağırlığında efendim. - ağırmış. Open Subtitles البوابة تزن 64000رطل, سيدي ذلك ثقيل
    Küçük adam ağırmış, iki torba yapsak iyi olur. Open Subtitles إنه ثقيل ربما يجب ان نضع كيسا اخر
    Baya ağırmış. Open Subtitles إنه ثقيل كم هي جميلة. ما اسمها؟
    Beni aşağıya çekiyorsun. Gerçekten ağırsın. Open Subtitles تحاول أن تسحبني إلى أسفل وزنك ثقيل بالفعل
    Hafif bir vuruştu ve sen Çok ağırsın. Open Subtitles كان ذلك تربيت على الكتف وأنت ثقيل جدآ
    Otur bakalım aslan parçası. Niye bu kadar ağırsın? Open Subtitles اجلس يا بطل لماذا أنت ثقيل هكذا؟
    Biraz ağırdır, fiyatı da tuzlu. Ancak içinde dünya genelinde konuşulan 200 dil için bir tercüme programı var. Open Subtitles إنّه ثقيل وغالٍ، لكنّه يحتوي برنامج ترجمة يترجم 200 لغة.
    Altın çok ağır ve kütük Çok uzun süredir su çekiyor. Open Subtitles الذهب ثقيل جدا ولم يتحمل الجذع أكثر لمدة طويلة لقد سقطوا
    Bu mektubun annen için ne kadar acı verici olacağını düşünmek benim için Çok zor. Open Subtitles لكن هذا القلق يزداد بشكل ثقيل بتصور أن هذه الرسالة ستؤذي مشاعر أمك
    ağır bir şey al eline, sonra da o boruların arkasına saklan. Open Subtitles امسكي بشيء ثقيل واختبئي هناك في هذه الزاوية بالقرب من تلك الأنابيب
    Buraya geleceğim diye gereğinden Çok yakıt kullandım, fazla kişi taşıyamam. Open Subtitles استهلكت الكثير من الوقود بمجيئي لذا لا يمكنني حمل وزن ثقيل
    Baştan diyeyim; eğer sert bir konuysa, düşünmek için sağlam ot gerekecek. Open Subtitles أسمعك ، ولاكن اذا كان الموضوع ثقيل سوف احتاج لمشروب لكي أركز معك
    - Bu büyük bir yük. - Tamam, Van üstesinden gelebilir. Open Subtitles هذا حمل ثقيل يستطيع فان التعامل مع الموقف
    Ama işe yaramadı çünkü Çok ağırım ve lamba kırıldı. Open Subtitles لكنه لم يفلح الأمر لأنني ثقيل للغاية و أنكسر المُصباح؟
    Planör haddinden fazla ağırdı ve denge unsuru diye bir şey kalmamıştı. Open Subtitles حمل ثقيل رتبه مميزه لينطلق الجميع إلى جهنّم
    sanki üzerimden tonlarca yük kalkmış gibi kafamdan omuzlarımdan yük kalkmış gibi. Open Subtitles كما لو تمت ازاحة حمل ثقيل من علي من على رأسي واكتافي.
    Charles Dickens'ın bütün eserlerinin iri harfli basımı kadar kalın kafalıyım. Open Subtitles أنا ثقيل التفكير كثُقل طبعةٍ كاملةٍ من الأعمال الكاملة لتشارلز ديكنز.
    Böyle tatlı biri olarak oldukça ağır bir yük altındasın. Open Subtitles يبدو وكأنه حملٌ ثقيل تحمل عبئه بالنسبة لشاب وسيم مثلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more