"خط" - Translation from Arabic to Turkish

    • hattı
        
    • çizgi
        
    • hat
        
    • çizgisi
        
    • yazısı
        
    • hattını
        
    • çizgisinde
        
    • çizgisine
        
    • çizgisini
        
    • hattına
        
    • hatta
        
    • hattının
        
    • hattında
        
    • hattan
        
    • çizgin
        
    Son savunma hattı biziz... ve bu ağır görevi reddetmeye hakkımız yok. Open Subtitles نحن آخر خط للدفاع, ولا يمكننا لا نجرؤ على رفض هذا العبء
    Bunu bir yere göndermeniz için boru hattı döşemeniz lazım. Open Subtitles من أجل إرساله في مكان ما يجب إنشاء خط أنابيب
    Sahip olduklarımız bir buluta dönüştükçe, bulanık bir çizgi ortaya çıkıyor, benim olan ile senin olan arasında ve bizim olan arasında. TED الأن كما هو الحال ممتلكاتنا تختفي في السحاب، هنالك خط ضبابي يظهر بين ما هو لي وما هو لكم، وما هو لنا.
    Ortak hat olduğunu biliyorum, ama acil bir durum var, polisi aramam gerekiyor. Open Subtitles نعم, انا اعرف انه خط الحزب, ولكنها حالة طارئة يجب ان اتصل بالشرطة
    Sizinle tekrar bağlantıya geçmeyi planladık. Bir güvenlik çizgisi yapmayı başardık. Open Subtitles لقد خططنا أن نتصل بكم بعد أن نثبت في خط آمن
    Doktorların el yazısı problemine bir cevap gibi göründü ve tedavilere çok daha iyi bilgi sunma avantajı vardı. TED بدت وكأنها الحلّ الأمثل لمشكلة خط يد الأطباء، وكانت لديها ميزة توفير بياناتٍ أفضل بكثير من أجل العلاج.
    Şu an umudunuz yokmuş gibi gelebilir ama yardım hattını bir nedenle aradınız. Open Subtitles ربما ابدو غير قادرة على المساعده الان لكنك اتصلت على خط المساعده لسبب
    60 dakika oyunun her iki yönünde, başlangıç çizgisinde sizi ezdik. Open Subtitles لمدة 60 ثانية صلبة سيطرنا على خط المشاجرة على جانبى الكرة
    Ve kale çizgisine sadece üç yard kala Rod Lane Lantz'i indiriyor! Open Subtitles رود يطرح لانتر على الأرض علي بعد ثلاث ياردات من خط الهدف
    Her kıvrımı, her hattı, her girintiyi görebiliyordu, ...ve kendisini eşsiz yapan güzelliğin parçaları olduğu için bunları seviyordu. Open Subtitles سيرى كل منحنى كل خط ، كل فجوة ويعشقهم لأنهم كانوا جزءً من الجمال الذى جعلها فريدة من نوعها
    Arazimden geçecek bir boru hattı inşa etmek istediğini biliyorum. Open Subtitles علمت الان انك تريد بناء خط انابيب يمر على املاكى
    Efendim, bu servis hattı sadece 12 yaş üzeri içindir. Open Subtitles سيدي، هذا خط خاص لمن هم فوق سن الثانيه عشرة
    Bu çok bulanık bir çizgi, ve yaptığımız gözlemlerle zamanla daha da bulanıklaşıyor. TED إنه خط غامض جدا، ويزداد غموضا في كل وقت ونحن نسجل ملاحظات أكثر.
    Aralarındaki her çizgi iki insan arasındaki ilişki. Farklı türde ilişkiler. TED كل خط بينهم هو علاقة بين شخصين أنواع مختلفة من العلاقات.
    Başka bir sorunlu hat varsa neden daha çok yeraltı patlaması yapmıyorsun? Open Subtitles لما لا نقوم بالمزيد من التفجيرات لنرى إذا كان هناك خط صدع؟
    O mekanik bir hat. İmkansız. - Kimse o hatta pilotluk yapamaz. Open Subtitles هذا خط ميكانيكى، هذا مستحيل لا أحد يستطيع التحليق فى خط ميكانيكى
    Bu yeni bass vuruş çizgisi ve ilk diğer vuruşlarla eşleşiyor. Open Subtitles مثل هذا , خط تضخيم جديد و هذا هو سرعة الأغنية
    yani, babamın çok kendine özgü bir hediye paketleme tarzı vardı ve annemin el yazısı da Noel Baba'nınkine fazlasıyla benziyordu. TED كان لوالدي ، أسلوب مميز جدا في التغليف، وخط يد والدتي كان قريب من خط بابا نويل.
    Telefon hattını onlarca kez kontrol ettim. Şimdi iyi çalışıyor. Open Subtitles لقد تحققت من خط الهاتف عشرات المرات، إنه يعمل الآن
    Ama nerede başarısız olduğunuza bakın. 1 metre çizgisinde tökezlediniz. Open Subtitles لكن انظرا حيث أخفقتما لقد تلمستما بالكاد خط تسجيل المَرْمى
    14 koridoru da turlayacak ve sonra başlama çizgisine döneceklerdi. Open Subtitles سيقطعان 14 ممراً ، وبعد ذلك سيعودان إلى خط البداية
    Bitiş çizgisini geçerken beni gördüğün için gerçekten çok mutluyum. Open Subtitles أنا سعيد حقاً لوجودك هنا و رؤيتي اقطع خط النهاية
    Billy ile ben, Güney Caddesinden boru hattına kadar kontrolümüzü yapalım. Open Subtitles أنا و بيلي سنعبر من خلال شارع إنسايد إلى خط المواسير
    Ve Willy Güneydoğu tren hattının güvenlik şefinin ofisine girdi. Open Subtitles وويلي اقتحم مكتب المرسل في خط السكة الحديد الجنوبي الشرقي
    Annem çiftliklerde çalıştı, sonra da altı gün, çift vardiyalı araba montaj hattında. TED عملت أمي في الحقول وثم على خط تجميع السيارات تعمل ستة ايام وبدوامين
    Bir başka deyişle, izlenemez bir hattan gelen aramayı kabul etmiş. Open Subtitles بمعنى اخر فقد أخذ الرقم واتصل من خط لا يمكن تتبعه
    Ve çok çok iyi görünüyor. Bu da yaşam çizgin, ta aşağı kadar gidiyor... Open Subtitles وهذا هو خط الحياة يأخذ الطريق الطويل للأسفل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more