"سبب" - Translation from Arabic to Turkish

    • niye
        
    • sebebini
        
    • sebebim
        
    • bu
        
    • sebepsiz
        
    • bir
        
    • çünkü
        
    • sebebin
        
    • nedenle
        
    • gerek
        
    • nedenin
        
    • sebepten
        
    • yüzünden
        
    • sebeple
        
    • bunun
        
    Hikayeni seninle gözden geçirip niye boktan olduğunu tek tek açıklayabilirim. Open Subtitles أستطيع أن أخوض معك خطوة خطوة، في توضيح سبب فشل قصتك،
    Hep merak etmiyor muydun Karanlık Lord'la senin arandaki bağın sebebini? Open Subtitles ألم تتساءل أبدا عن سبب هذا الاتصال بينك وبين سيد الظلام؟
    Onun ifade vermesini sağlayamayacaksan seni dinlemek için hiçbir sebebim kalmıyor. Open Subtitles أتعلم, مالم تجعلهيدليبالشهادة، فلن يكون لديّ سبب للإصغاء إليك بعد الآن.
    bu ivmeli genişlemenin nedenine bir isim verdiler: Karanlık enerji, dediler. TED لقد أطلقوا على سبب هذا التّوسع المتسارع إسما، وهو: الطاقة المظلمة.
    Ama sebepsiz yere ona bağırmak bu beni kötü baba yapar. Open Subtitles و لكن الصراخ في وجهه بدون سبب يجعل مني أباً سيئاً
    İnsanların neden hayatta çıkmaza girdiklerine dair bir teorim var. TED لديّ نظريّة حول سبب شعور الناس بأنهم عالقون في حياتهم.
    bu yüzden bunu söylüyorum. Söylüyorum çünkü, tekrarlayayım, iyi bir neden için değilse hiçbir şey var olamaz. Güzel rüyamızın, bu uygarlığın nedeni. TED لهذا السبب أنا أقول ذلك. أقول ذلك ، لأنه، وأكرر، لا شيء موجود إذا لم يكن لسبب وجيه، سبب حلمنا الجميل، لهذه الحضارة.
    Bizi buraya kadar getirttiğine göre, iyi bir sebebin olmalı, Harold. Open Subtitles من الأفضل أن يكون لديك سبب وجيه لسحبنا إلى هنا، هارولد
    bu nedenle, mahkemeden, olası suçun bulunmadığını kayda almalarını istiyoruz. Open Subtitles ولهذا نطلب المحكمة أن تدخل التالي في لا سبب محتمل
    Evet, ama aramamın sebebi bu değil. Hemen buraya gelmen gerek. Open Subtitles نعم، ولكن هذا ليس سبب اتصالي احتاجك أن تأتي الى هنا
    Benden çok korkmuştu. Yoksa beni niye işe almasın ki? Open Subtitles كان يتوعد لي، وهل من سبب آخر لكي لا يعيّنني؟
    Benden çok korkmuştu. Yoksa beni niye işe almasın ki? Open Subtitles كان يتوعد لي، وهل من سبب آخر لكي لا يعيّنني؟
    Hala fidyeci ya da Gunner Haas'ın aleti istemesinin sebebini bilmiyoruz. Open Subtitles لا شئ يشير الى سبب الخطف أو علاقة جونار هاس بذلك
    Yaptıklarının sebebini bilmiyorsun, ama her zaman bir sebep vardır. Open Subtitles وأنتِ لاتعرفين لماذا تفعلِ هذه الأمور, لكن هنالك دوماً سبب
    Buraya kadar geldiğime göre, artık düşmanın olmak için bir sebebim yok. Open Subtitles ، الآن بعد جئت لهذا الحد ليس لدي سبب لأن أكون عدوك
    sebepsiz yere en iyi arkadaşıma inanılmaz derecede kaba davrandın. Open Subtitles لقد كنت وقح جدا مع صديقي الطيب بدون أي سبب.
    bunun bir nedeni, en popüler doğum kontrol yöntemlerinin nadiren bulunması. TED سبب واحد هو الاكثر شيوعا وسائل منع الحمل نادرا ما تتوافر.
    bu gerçekten önemli, çünkü teknolojinin geldiği bu seviyede fiziksel bir alete uyum sağlamamız için bir neden yok. TED وهذا هو المهم حقا ، لأنه لا يوجد أي سبب في أيامنا و عصرنا هذا أن نتقيد بجهاز مادي
    Ama senin de benden nefret etmek için yeterince sebebin var. Open Subtitles لكن أنظر , أعلم أنـّكَ لديكَ أكثر من سبب لتكرهني ..
    Burada yapılacak iş var... ve seni buraya işte bu nedenle çağırdım. Open Subtitles هناك عمل يجب القيام به هنا وهذا هو سبب استدعائى لك هنا
    İkinci bir ameliyata ve tekrar anestezi verilmesine gerek yok. Open Subtitles ليس هناك سبب يجعلنا نمرره بجراحة ثانيه او تخدير ثاني
    Belki de senin burada bulunma nedenin benimkinden pek farklı değildir. Open Subtitles إذن ربما سبب وجودك هنا ليس مختلفاً عن سبب وجودى هنا
    Ya evli oluyorlar ya da çok iyi bir sebepten dolayı evlenmemiş oluyorlar. Open Subtitles إنهم إمّا متزوجون أو أن لديهم سبب جيد جداً لا يريدون الزواج بسببه
    Söylentiye göre sebep olduğu birkaç sorun yüzünden Odin tarafından ömür boyu cezalandırılmış. Open Subtitles على افتراض أنه سبب المشاكل فقد أبعده أودن عن قاعة الولائم إلى الأبد
    Eğer burada bu birlikteliğe... herhangi bir sebeple karşı çıkacak biri varsa, şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun. Open Subtitles اذا اي رجل حاضر هنا لديه سبب لكي لا يجتمعا في ظل القانون ليتكلم الآن , أو ليصمت الى الابد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more