"سلب" - Translation from Arabic to Turkish

• almak
• aldı
• çaldı
• almanın
• almaya
• talan
• alındı
• çalındı
• çalmaya
• elimizden

Demokrasi yaratmak için, aynı zamanda özgürlüğümüzü bizden almak isteyenleri protesto etmek için biraraya geldiğimiz toplumsal alanları barındıran buluşma yerlerinden bahsediyoruz.
نحن نتحدث عن الأماكن العامة التي نجتمع فيها لنبدأ الديمقراطية، وفي نفس الوقت نحتج ضد من يريد سلب حريتنا.

Ama Rick'i almak için geldi. Kimse oğlumu benden alamaz.
وقد أتي ليأخد مني أبني ولا يوجد رجل في العالم يستطيع سلب أبني مني

Yara izi olan adam... değer verdiğim her şeyi aldı götürdü.
الرجل الذى به الندبة سلب كل شىء أهتممت به.

Hayatımı benden aldı Ben de ona kahrolası iyilikle karşılık verdim.
لقد سلب منى حياتى لذلك فقد فعلت معه نفس الشيء

Hayır! Dinleyin, Tek Göz Willy bir hazine çaldı.
لا أنظر، ويلي الأعور سلب الكنز مرة

Can almanın nasıl olduğunu nereden bileceksin ki sen?
كيف يكون بإمكانك أن تعلم كيف يكون سلب حياة آحدهم؟

- Bak, eğer dünyayı böyle görmek istiyorsan bu senin seçimin ama sakın bunu benim elimden almaya çalışma cüretini gösterme!
إذا كانت تلك طريقة نظرتك إلى العالم فليكن ذلك لكن لا تجرؤ على سلب ذلك مني

Su baskını,deprem,yıldırım düşmesi, uçak kazası,yağmalanma,talan,askeri veya sivil ayaklanma,yangın, bina çökmesi,ve tabi ki soygun ve hırsızlık gibi tüm risklere karşı 1,000,000 $ değerinde sigorta yaptırmış olacaksınız.
مؤمن ب 1,000,000 ضد كل الأخطار يتضمن ذلك الفيضان ، زلزال ، صاعقة الطائرة الساقطة ، سلب ، كيس ، سرقة الإضطراب العسكري أو المدني الحريق ، إنهيار هيكلي للمبنى

Tüm kontrol elinden alındı.
سلب منكِ كل التحكم

16 Banka Soyuldu 2 Şüpheli ortalama $2,700 çalındı
سلب 16 بنك عنوان الحلقة المشتبه بهم إثنان

Birinin canını almak asla kolay olmamalı.
يجب ألا يكون من السهل أبداً سلب حياة شخص ما

Bir insanın bilerek ve isteyerek canını almak, insanlıktan kopmak anlamına geliyordu.
"وهو أنّ سلب الحياة عن سابق قصد يمثّل الانفصال الأقصى عن الإنسانيّة"

Çünkü onun canını almak, kimseyi geri getirmeyecekti.
كنت أعرف أن سلب حياة لن يؤدي إلى عودة أي شخص مجددا

Kanunların adilliğine inanırdım ama bunu benden sizin gibi insanlar aldı.
كنت لأقبل تنفيذ العدالة بالقانون.. لكن تم سلب ذلك مني عن طريق أناسٍ مثلك

Bu adam binlerce kişinin hayatları için yaptığı birikimleri ve yardım fonlarını aldı.
هذا الرجل سلب آلاف الاشخاص مدخراتهم من بينها أموال لأعمال خيرية

Benden her şeyimi aldı şimdi de beni kızartmak mı istiyor?
لقد سلب مني كل شيء. والآن يريد مني أن أنضج علي النار؟

Yani, obez bir inek kızımı benden çaldı ve bodrumuna taşındırdı. Öyle mi?
إذن، بدين فظ سلب ابنتي لتعيش في قبوه؟

İkimiz de bir can almanın olağandışılığını biliyoruz.
كلانا يعرف المأساة المترتبة على سلب حياة شخص ما.

Bunca yaptıklarımdan sonra benim için önemli olan tek şeyi benden almaya mı çalışıyorsun?
بعد كل الأشياء التي فعلتها حاولت سلب الشىء الأكثر أهمية بالنسبة لى ؟

Ve mekanı tamamen talan edilmiş.
و مكانها لقد سلب بالكامل

İnsanların iradesi ellerinden alındı.
قد تم سلب إرادة الشعب

Hayatı çalındı, asil bir ölüm bile değil.
سلب الحياة, حتى من الموت النبيل.

Ama eğer çocukların parasını çalmaya veya sizi kurtardığım sefil hayatınızda ne yapıyorsanız onu yapmaya dönmek istiyorsanız zengin olmak isteyen başkalarını bulurum.
.الوصول لسعري لكن ان كنتم تفضلون العودة الي سلب الاموال من الاطفال او اي كان ما تقوموا بعمله في العفن

Ama birlikte çok eğlendik. Kimse bu yaşadıklarımızı elimizden alamaz, değil mi?
لكننا حظينا بالكثير من المرح، ولا أحد يستطيع سلب ذلك الوقت الذي أمضيناه معاً، أليس كذلك؟