Yeni boşanmıştı, değil mi? Yani kadınların yanında gergin? ! | Open Subtitles | لقد طلق لتوه من المحتمل انه عصبي ما يختص بالنساء |
Biraz gergin görünüyor ama sinir dokusunda bir problem yok. | Open Subtitles | عصبي نوعاً ما ، لكن لا . المشاكل في أنماط العصب |
Herhangi bir şeye kızmış gibi veya sinirli davranıyor muydu? | Open Subtitles | كان يتصرّف غريبا أو هل بدا عصبي حول أيّ شئ؟ |
İkincisi, iletişim kurmamızı sağlayan ortak bir sinirsel protokol geliştirdik. | TED | وثانياً، قمنا بتطوير بروتوكول عصبي مشترك والذي أجاز لنا عملية التواصل. |
- Merhaba Dr Crane. Biraz gerginim. Konuya gireyim. | Open Subtitles | مرحبا دكتور كرين انا عصبي الطبع بعض الشيء, |
Heyecanlı, cılız, bir çamı zar zor tutabilen Cesur, köşeye doğru ilerliyor. | Open Subtitles | عصبي بشكل كبير، بالكاد قادر على حمل الصنوبر، الصغير يتقدم إلى الصندوق. |
Hayatım, o kadar gerginsin ki daha fazlasını çıkartman gerek. | Open Subtitles | العسل، وأنت عصبي جدا، ما عليك القيام به عدد سبعة. |
Söyle bakalım, adamım... sinirlerin gergin mi? | Open Subtitles | إذن أخبرني يا رجلي هل أنت عصبي في الخدمة؟ |
Söyle bakalım, adamım... sinirlerin gergin mi? | Open Subtitles | إذن أخبرني يا رجلي هل أنت عصبي في الخدمة؟ |
Bu lanet saçmalığına inanmanın sebebi iş görüşmesi yüzünden gergin olman. | Open Subtitles | إنّ السببَ الوحيدَ الذي أنت تَعطي تصديقَ إلى هذا هراءِ اللعنةِ أنت عصبي حول مقابلةِ شغلِكِ. |
Üzgünüm. Terfi etti ve biraz gergin. | Open Subtitles | آسف، لقد حصل لتوه على ترقية، ولذا فهو عصبي قليلاً. |
Evet, gelin adayı kocaman göbeğimle alay edeceği için gergin olurdum. | Open Subtitles | نعم, سأبقي عصبي لأن. عروستي ستهجرني لاني تخين وملئ بالشحم |
Şu korkunç sesi kesebilir miyiz? Ben sinirli bir adamım. | Open Subtitles | هل يمكننا أن نوقف هذه الضجّة المريعة، أنا رجل عصبي جداً. |
Soyadını sana söylemem. sinirli biriyim ama deli değilim. | Open Subtitles | اوه لا , لن اخبرك بذلك قد اكون مصاب بمرض عصبي , لكنني لست مجنوناً |
Geçen yılki sonuçlarla karşılaştırınca şiddetli kanama ve büyük sinirsel yenileme görüyoruz. | Open Subtitles | حينما نقارن هذه الإختبارات بتلك التي اخذناها قبل عام مضي نجد تجمع دموي وحيد هام وتجمع عصبي هام |
Deja vu bazen rastgele sinirsel bir olay olarak ortaya çıkar fakat sıklıkla ruhun derinliklerinden gelen bir mesajdır. | Open Subtitles | ديجا فو ، بعض المرات يبعد الافكار كحدث عصبي عشوائي ولكن في الغالي رساله من اعماق الروح |
Girme konusunda biraz gerginim, araba yıkamaya...kuşatmaya. | Open Subtitles | أنا عصبي قليلا عن الخوض في غسيل السيارات .. إيه .. الحصار. |
Akşam Wally ile olan yemek için aşırı gerginim. | Open Subtitles | أنا عصبي حقا حول هذا العشاء كله الليلة مع والي. |
Heyecanlı, cılız, bir çamı zar zor tutabilen Cesur, köşeye doğru ilerliyor. | Open Subtitles | عصبي بشكل كبير، بالكاد قادر على حمل الصنوبر، الصغير يتقدم إلى الصندوق. |
Biraz gerginsin bu yüzden kıza açılmak konusunda kesinlikle tereddüt edersin. | Open Subtitles | أنتَ عصبي بعض الشيء. أن تواجه فتاة ستكون بالتأكيد متردد. |
Bayan Maretto'yu ve geri kalan yaşantımızda nasıl beraber olacağımızı düşünerek çok öfkeli kalmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أحاول الا اكون عصبي... بالتفكير في السّيدة ماريتو... وكيف سنكون سوية لبقيّة حياتنا |
Biraz sinirlisin Sergei. | Open Subtitles | أنت عصبي قليلا ، سيرجي أقترح شيء بارد |
Henüz sorunum yok ama bu hasta insanlar sinirlerimi geriyor. | Open Subtitles | لا شيء حتى الآن. لكن هؤلاء المرضى يجعلوني عصبي. |
Zelig bir psikozlu muydu, yoksa... yalnızca nevrotik bir rahatsızlığı mı vardı? | Open Subtitles | السؤال كان ، هل زيليق مريض نفسي.. أم مجرد خلل عصبي حاد |
İş ararken biraz gergindim. | Open Subtitles | اسمعي .. اعرف بأنني كنت عصبي وانا ابحث عن وظيفة |
Biraz heyecanlıyım, dinle, merak etme seni tavlamaya çalışmıyorum. | Open Subtitles | أنا عصبي نوعا ما، إسمعي لاتقلقي لا أحاول مغازلتك. |
Kortikal elektrot takıldı ve nöral tepki alınamadı. | Open Subtitles | قمنا بالإنعاش الكهربائي ولكن بدون درّ عصبي |
Anlamıyorum endişeli falan mısın dostum? | Open Subtitles | يو، أنا لا تحصل عليه. هل أنت عصبي أو شيء من هذا يا رجل؟ |
Neden Go Mi Nam yüzünden böyle sinirliyim? | Open Subtitles | لماذا أنا عصبي للغاية من أجل غو مي نام ؟ |