"قواعد" - Translation from Arabic to Turkish

• kurallar
• kuralı
• kurallarımız
• kurallarını
• kurallarından
• kurallarım
• kuralları
• üsleri
• kuralım
• kuralını
• tabanı
• kuralın
• kuralımız
• tabanında
• kural

Daha sonra, bir araya gelmeden önce bazı kurallar belirleyin.
ومن ثم اجتمعوا معاً اتفقوا على قواعد حوار اساسية ..

Bu atomlar bir dizi kurallar çevresinde birleşip molekül oluştururlar.
عندما تتصل هذه الذرات لتشكيل جزيئات، فإنهم يتبعون مجموعة قواعد.

Seni deliller ve kurallar hakkında konferans vermen için aramadım.
أنا لا اريدك أن تفتح لي محاضرة عن قواعد الدليل

Yetmiyor ki, Vince'in 10 kuralı olabilir ama benim 1 tane.
لا استطيع , فينس لديه عشر قواعد لكننى لدى قاعدة واحدة

Sana katıldığın bu aile hakkında bir şeyler anlatayım, Profesör; bizim kurallarımız vardır.
دعني أقول لك شيئا عن العائلة التي انضمامت إليها حضرة الأستاذ لدينا قواعد

İyi bir akşam yemeği vermek istiyorsanız uyulması gereken bazı kurallar vardır.
.. إن أردت أن تقيم حفلة عشاء ناجحة فثمّة قواعد يجب إتباعها

Demek istediğim şey, bunca yıl boyunca unuttuğum ve göz ardı ettiğim kurallar oldu ama bunu hiç unutmadım.
الشاهد من القصة أن هناك قواعد كثيرة نسيتها أو تخلصت منها عبر السنين لكن هذه تبقى عالقة في الذهن

Bu kurallar, oyunu yöneten zümre eğer isterse, makul şekilde değiştirilebilir.
هذه القواعد يمكن تصوّر تغييرها إذا رغبوا بتغيير قواعد لعبة التنس

Bu üniversiye içinde kabul etmen gereken kurallar var ve bu kuralları çiğnemeyi başarıp çiğnemeye de devam ediyorsun.
كان هناك قواعد و أنت وافقت عليه للقبول بهذه الجامعة و كنت تقوم بخرقها و كنتَ تتمادى في الأمر

Yüksek hızlarda seyahat edilirken itaat edilmesi gereken kesin kurallar vardır.
عند السفر بسرعات عالية هناك قواعد محددة يجب أن يُخضع لها

kurallar ya da emir komuta istemiyorum. Sadece eğlenmek istiyorum.
لا أودّ قواعد ولا تسلسل قياديّ، إنّما أودّ الاستمتاع فحسب.

Gerçekten arıların daha önce öğrenilmiş kurallar ve koşulları kullanarak kendilerini yeni durumlara adapte edip edemediklerini öğrenmek istedik. Ya arılar da bizim gibi düşünebiliyorlarsa?
حقاً، أردنا أن نعرف إذا كان يمكن للنحل أيضا تكييف أنفسهم إلى حالات جديدة باستخدام قواعد وظروف مستخلصة سابقا. ماذا لو أمكن للنحل التفكير مثلنا؟

- Yerden tek sayı al yeter. - Vardır bir kuralı.
اختر عدداً زوجياً ببساطة - يجب أن يكون هناك قواعد -

Eğer, yasadışı olmak istiyorsan, hiçbir kural olmamalı. Kuralsızlığın kuralı olmaz.
إذا كنت تريد أن تكون خارج عن القانون ، ليست هناك أية قواعد

Kurallara nasıl uyacağımıza dair bile kurallarımız vardır.
حتى أنه لدينا قواعد من أجل كيفية اتباع القواعد

Dil özleştiriciler, zamanlarının kurulu dil bilgisi kurallarını yansıtan bir kural dizisi belirleyerek bu standardı yaydılar ve yerleştirdiler.
عمل المختصون على بناء ونشر هذا الشكل النموذجي وذلك عن طريق وضع قواعد مفصلة للنحو المستخدم في هذا الشكل

Ebola'yı başarıyla tedavi etmek için toplumun normal kurallarından bazılarını göz ardı etmemiz gerektiğini öğrendik.
تعلمنا أن من أجل معالجة إيبولا بنجاح كان يجب أن نعلق بعض قواعد المجتمع العادية.

Evet doğru, ve daha da kötüsü. Ama benim ahlak kurallarım var. Sadık olduğum kurallar.
هذا انا واسوأ ولكن لدى قواعد ومبادىء ملتزم بها

Diyaloğun kuralları şunlardır: nasıl konuşmalı, ne zaman konuşmalı, ve onlarla nasıl anlaşmalı.
قواعد المشاركة والإنخراط : كيف نتحدث , و متى نتحدث, وكيف نتعامل معاهم.

Artk dünyanın her yerinde üsleri var.
لديهم قواعد جويه كثيرة في جميع انحاء العالم

Üniversiteli çocuk, söyle bakalım ağabeyine benim arabamda ilk kuralım neydi.
يا فتى الجامعة أخبر أخيك عن أول قاعدة من قواعد الركوب في عربتي

Eğer şehrinizin bayrağını görüp, beğenirseniz, dalgalandırın onu, bir iki tasarım kuralını çiğnese bile.
إذا كنت راضيا عن علم مدينتك و تحبه إذا إجعله يرفرف حتى و إن إنتهك أحد قواعد التصميم

Anketlere bakılırsa senatörün tabanı birçok yerde sağlamlığını koruyor, ve bazı yerlerde artıyor bile.
تشير التقارير الفوريه ان قواعد السيناتور تستعد فى كل المناطق و هى تزيد فى الحقيقه

Bu başarı, beş basit kuralın izinden giden kuşaklar dolusu araştırmacının eseridir.
كان عمل أجيال من الباحثين و الذين أخذوا خمسة قواعد بسيطة بجدية.

Burada Metro Kulübünden de çok katı kıyafet kuralımız var.
لدينا قواعد اللباس الصارمة جدا هنا في نادي مترو.

O veri tabanında çok fazla bilgi var.
هناك الكثير من المعلومات , في تلك قواعد البيانات