| Onlar bir gün büyük baş belası olacak küçük baş belaları. | Open Subtitles | كلا يا جدّتي إنّهم مشاغبين صغار، سيصبحون يوماً ما مشاغبين كبار |
| büyük cüzdanları olan büyük oyuncuları çekecek türden bir ilgi. | Open Subtitles | ذلك النوع الإنتباه الذي يجلب لاعبين كبار مع محافظ مليئة |
| - Hayır. Burada pek büyük işler yapmıyorlar o yüzden merkezleri nerede bilmiyorum. | Open Subtitles | إنّهم ليسوا بالضبط لاعبين كبار هنا، لذا فإنني لا أعرف موقع منازلهم الآمنة. |
| Bu daha akıllı, daha yaşlı karıncaların tecrübesinden dolayı değildir. | TED | إنها ليست نتيجة لتجربة النمل كبار السن ، وأكثر حكمة. |
| kıdemli çalışanlar, yeni başlayanların daha ilk günden fazla kazanmalarından ötürü belki sinirlenebilirler. | Open Subtitles | قد يفعل كبار الموظفين ينزعجون من أن الجدد يحصلون على نفس راتبهم تقريبا |
| Artık yaşlı insanlar hayattaki en önemli arkadaşlarıyla birlikteyken ev konforunda ihtiyaç duydukları tedaviyi alabilecekler. | TED | فالآن يستطيع كبار السن الحصول على العلاج الذي يحتاجونه براحة في منازلهم ومع أفضل رفيق لهم في الحياة. |
| Warrick hükümetinin üst düzey yöneticileri ile bazı görüşmeler ayarladı. | Open Subtitles | وارك , رتب لنا بعض اللقائات مع كبار أعضاء حكومته |
| Altı yaşındaki Avalanna Routh büyük bir Justin Bieber hayranı. | Open Subtitles | أفالانّا روث لديها 6 سنوات فقط ومن كبار المعجبين بجاستن. |
| Yüksek lisansımı yaparken, büyük annemin yaptığım işi yaşça büyük bir tanıdığına anlattığını duyma şansı yakaladım. | TED | حين كنت طالب دراسات عليا، سمعتُ جدتي بالصدفة تشرح لأحدى صديقاتها من كبار السن وظيفتي التي أعيش عليها. |
| kıdemli Çin liderlerinin büyük bir çoğunluğu zirveye giden yol için çalışıp yarıştılar. | TED | الغالبية العظمى من كبار القادة الصينيين عملوا وتنافسوا للوصول للقمة. |
| yaşlılar ve engelliler dâhil olmak üzere 14 yaşından büyük erkeklerin tamamını infaz ettiler. | TED | أعدموا جميع الذكور فوق سن 14، بما في ذلك كبار السن والمعاقين. |
| Bu insanlar, özellikle yaşlılar büyük risk altındadırlar. | TED | سيكون هؤلاء الأشخاص في خطر كبير، لا سيما كبار السن. |
| Radyoda duyacak, televizyonda da izleyeceksiniz, çünkü cinayete eski büyük, yıldızlardan biri karıştı. | Open Subtitles | ستسمعها على الراديو وستراها على التلفزيون. لأن نجمة كبيرة متورطة... إحدى كبار النجمات. |
| Kadınların göğsü olunca seksi görünürler. Erkeklerin göğsü olunca yaşlı görünürler. | Open Subtitles | النساء بالمفاتن الكبيره يبدون مثيرون أما الرجال فيجعلهم كبار فى السن |
| yaşlı insanlar çok şeker yemez Bart fakat sana biraz kurabiye yapabilirim. | Open Subtitles | كبار السن لا يأكلون الكثير من الحلوى لكن بإمكاني صناعة البسكويت لك |
| Nasıl yapıldığını bilecek kadar yaşlı , hala yapmak isteyecek kadar genç. | Open Subtitles | كبار للغاية لتعرف كيف يفعلون ذلك صغار للغاية حتى تزال تريد فعلها |
| kıdemli kaptanlar, enine boyuna tartmadan, bu denli tehlikeli bir işe girişmezler. | Open Subtitles | و كبار القادة لا يبدأون شيء بهذه الخطورة بدون التفكير في هذا الأمر |
| Bir grup uluslararası önemli şahsiyete askeri refakatsağlayacaktım. | Open Subtitles | كحراسة عسكرية لمجموعة من كبار الشخصيات الدولية |
| Ben emekli olduğumda yerime birçok üst düzey yetkili gelecektir. | Open Subtitles | اليوم الّذي أتقاعد فيه الكثير من كبار المسؤولين سوف يأتون، |
| İnsanlığın baş tacı dâhi insanlar belki de yeryüzünde doğan binler arasında birdir. | Open Subtitles | أما كبار العباقرة, قمة النوع الانساني فهم واحد من عدة ملايين على الأرض |
| Her sınıf yetişkin planlamacıları, belediye meclisi ve topluluk üyelerini kendi önerilerini paylaşmak ve tartışmak için davet etti. | TED | دعا كل صف مصممين كبار ومجلس المدينة وأفرادًا من المجتمع للفصل لمشاركة ومناقشة توصياتهم. |
| Çünkü hâlâ hayattaki bir çok ihtiyar bu eski usülde çalar." | TED | بسبب أن كبار السن هنالك مازالوا يعزفون ذلك النمط من الموسيقى |
| koca Mabel öğlenleri bunu çok iyi anlar değil mi tatlım? | Open Subtitles | الرجال كبار يشعرون بتلكَ الطريقة حول الغذاء اليس كذلك ، ياعزيزتي؟ |
| Lahanacıların elinde, cepheye sürecek yaşlılar ve çocuklardan başka kimse kalmamış. | Open Subtitles | سمعت أن الجنود الألمان على الجبهة أطفال و كبار السن فحسب |
| Abi,Onlar bizden izin almadan atalarımızın fotoğrafını çekebilir mi? | Open Subtitles | كبار , فإنها يمكن أن تتخذ صورة أجدادنا دون الحصول على إذن؟ |
| Bayan McCray, Alex size VIP muamele yapılmaması konusunda talimat verdi. | Open Subtitles | انسه مكراي اليكس طلبت بالتحديد انك لا تعاملين معامله كبار الشخصيات |
| Dinle Shwartz, Malkovich bizim taşıyıcımız ve biz yaşlıyız bu gece ona girmezsek, öleceğiz. | Open Subtitles | أسمع، شوارز , مالكوفيتش وعائنا نحن كبار السن سنموت إذا لم نحصل عليه قبل منتصف الليل |
| Ama artık ikimiz de yetişkiniz, bunları geride bırakalım. | Open Subtitles | لكننا كبار الآن، لنصفح عما مضى |
| Çoğu genç, bir kısmı olgun, daha az bir kısmı zengin, ancak çoğu sizin ve benim gibi sıradan insanlar olurdu. | TED | أغلبيتهم شباب، وبعضهم من كبار السن ونسبة قليلة تكون غنية، لكن معظمهم سيكونون أناسًا عاديين مثلي ومثلك. |