| Bir sürü şey yaptım, ama hiç ölü bir adam soymamıştım. | Open Subtitles | لقد فعلت العديد من الأمور, ولكنى ,ابدا لم اسرق رجلا ميتا |
| Tek başıma, bunu ben yaptım. Ama bir şey bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | كل شىء على لقد فعلت ذلك لكننى أريدك أن تعلم شيئا |
| Tek başıma, bunu ben yaptım. Ama bir şey bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | كل شىء على لقد فعلت ذلك لكننى أريدك أن تعلم شيئا |
| Daha önce aptalca davranan bir ordunun yapamadakılarını yalnız başına yaptın. | Open Subtitles | لقد فعلت من قبل وحدك ما لا يمكن لجيش ان يفعله |
| Doğru şeyi yaptın. Bazen bunun bedeli çok yüksek oluyor. | Open Subtitles | لقد فعلت الشيء الصحيح ولكن الثمن إحياناً يكون غالي جداً |
| -Ondan nefret ediyorum. Çünkü bunu o yaptı. Para için yaptı. | Open Subtitles | لقد فعلت ذلك من أجل المال,و أنتم ستدفعون المال لها,أليس كذلك؟ |
| Kadınlar orada tek başına. Onlar için yapabileceğim her şeyi yaptım. Kendilerini koruyabilirler. | Open Subtitles | النساء لوحدهن الان لقد فعلت لهن ما استطيع يستطعن الاعتماد على انفسهن الان |
| Ona iyi bir baba olmak için her şeyi yaptım. | Open Subtitles | أنت تجاهلته لقد فعلت كل شئ لأكون أباً جيداً له |
| Elimden geleni yaptım ama daha önce hayvan üzerinde çalışmamıştım. | Open Subtitles | لقد فعلت ما بوسعي ولكنني لم أعالج حيواناً من قبل |
| Yapmam gerekeni yaptım. Bizi bunun için işe almadın mı? | Open Subtitles | لقد فعلت ما عليّ فعله أليس هذا ما عيّنتنا لأجله؟ |
| Senin için, insanların orta yerinde çok şahsi bir şey yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت شيئاً خاصاً جداً في مكان عام, فقط من أجلك |
| Ben de rehabilitasyona gidebilirim. Oraya gitmeye yol açacak her şeyi yaptım zaten. | Open Subtitles | استطيع الذهاب الي إعادة التأهيل لقد فعلت كل ما يتوجب أن يمهد لهذا |
| Siktir git adamım. Bak, ben senin bunca zamandır yaptığının aynını yaptım. | Open Subtitles | عليك اللعنة , يارجل لقد فعلت ما كنت تفعله انت طوال الوقت |
| Bir daha mı tıraş olayım? Onu daha önce yaptım. | Open Subtitles | اوه, لا تقل لي احلق مره اخري لقد فعلت هذا |
| Bunu milyonlarca kez yaptım. Tek ihtiyacım olan pnömatik matkap, biraz elmas kesici... | Open Subtitles | لقد فعلت هذا ملايين المرات ,كل ما اريده هو مثقاب هوائى وقاطعة الماس |
| - Evet, yaptın! - Hayır, ben Casio'mu almaya gittim. | Open Subtitles | نعم لقد فعلت لقد ذهبت فقط لأحضر الكاسيو الخاص بي |
| Sen elinden geleni yaptın. O yaşlı cadalozu kimse yenemezdi. | Open Subtitles | لقد فعلت كل مابوسعك لا أحد بإمكانه هزم هذه العفريتة |
| Bu senin eserin küçük dostum. Burayı sen ünlü yaptın. | Open Subtitles | لقد فعلت ذلك, يا صديقي الصغير لقد جعلتنا محط الأنظار |
| l matematik yaptı. lt 'gonna aşık, bir yıl gibi beni, ve daha sonra tüm nişan ve düğün var. | Open Subtitles | ماذا ؟ لقد فعلت الحسابات ، سيأخذ مني الأمر سنة كي أقع بالحب و بعدها توجد مراسم الخطوبة و العرس |
| Evet, kontrol ettim. 92. ve York'da ikinci bir mülkü var. | Open Subtitles | نعم ، لقد فعلت ذلك ، لديه منزل ثاني في نيويورك |
| İyi bir şey yaptınız, Dr. Charlie. İnsanların aşkı bulmasına yardım ettiniz. | Open Subtitles | لقد فعلت شيء جميل دكتور تشارلي بمساعدة الناس على العثور على الحب |
| Holliday, hayatımda birkaç aptallık yapmıştım. | Open Subtitles | هوليداى لقد فعلت الكثير من الامور السخيفة فى حياتى |
| Evet, Aradım. Sandım ki... Seni rahat bırakmaya ikna edebileceğimi sandım. | Open Subtitles | أجل , لقد فعلت ظننت أنه يمكنني أن اقنعه أن يتركك و شأنك |
| Çok kötü şeyler yapıp kendime bunun iyi olduğunu Söyledim. | Open Subtitles | لقد فعلت أشياء فظيعة وأخبرت نفسي أنْ لا بأس بها |
| Gerçekten çıktığından beri çok iyi işler yapmışsın. | Open Subtitles | أفهم وصدقني، لقد فعلت عمل رائع منذ إطلاق سراحك |