"لقد وعد" - Translation from Arabic to Turkish

    • söz verdi
        
    • söz vermişti
        
    • vaat etti
        
    • sözünü verdi
        
    -Gördük işte. Sonu geldi. -Geri döneceğine söz verdi. Open Subtitles لقد رأيناه ، انها النهاية لقد وعد أن يعود
    Almanlar, mevcut yaşam standartlarının sürdürüleceğine ve işsizlikle mücadele edileceğine dair söz verdi. Open Subtitles لقد وعد الألمان بالحفاظ على المعدلات المعيشية ومعالجة مشكلة البطالة
    Annemize fotoğrafları getireceğine söz verdi bu yüzden böyle davranıyor. Open Subtitles لقد وعد امنا اننا سنأتي بالصور ولهذا هو يتصرف بهذه الطريقة
    Arkadaşlarımı koruyacağına söz verdi. Benim hakkımda tek kelime etmedi. Open Subtitles لقد وعد بحماية أصدقائي، لم يقل كلمة بشأني.
    Babam etrafla ilgilenmeyi bırakacağına söz vermişti. Open Subtitles لقد وعد أبي أن يتوقف عن العبث
    O pisliklere çok fazla şey vaat etti! Open Subtitles لقد وعد هؤلاء الملاعين بالكثير
    Arkadaşlarımı koruyacağına söz verdi. Benim hakkımda tek kelime etmedi. Open Subtitles لقد وعد بحماية أصدقائي لم يقل كلمة بشأني
    Yavaş olacağına dair söz verdi. Open Subtitles لقد وعد بأن يكون متساهل لكن نعم، سينام في فراشه الليلة
    Kadının zarar görmeyeceğine söz verdi. Open Subtitles لقد وعد بأنه لن يلحق الأذى بها بمجرد إكتمال البيع
    Nixon üzümlerimizi Avrupa'da satmak için söz verdi. Open Subtitles لقد وعد نيكسون ببيع العنب خاصتنا في أوروبا
    Uslu bir çocuk olacağına dair Wyatt Earp'e söz verdi. Open Subtitles لقد وعد ويات إرب أن يكون مطيعاً
    Evet. Ona yardım edersek, bize yardıma söz verdi. Open Subtitles نعم , لقد وعد بمساعدتنا لو ساعدناه
    Seni kurtaracağına söz verdi. Merak etme. Open Subtitles لقد وعد بأنه سيخرجك, يا صاح لا تقلق.
    Merak etme Kev. Leo söz verdi. Open Subtitles لا بأس يا كيفن لقد وعد ليو بهذا
    Bana seni ve resifi rahat bırakacağına dair söz verdi! Open Subtitles لأنك تحبيه؟ لقد وعد بتركك والشعبة المرجانية امنين!
    - Bu sezon bana daha çok rol vereceğine söz verdi. Open Subtitles لقد وعد أن يبرزني أكثر هذا الموسم.
    Hızlı bir şekilde halledeceğine söz verdi. Open Subtitles لقد وعد أن يبقينا على اطلاع بتحركاته
    İş bitince Fransa'ya döneceğime söz verdi. Open Subtitles لقد وعد يأن يعيدني إلى "فرنسا" عندما ينتهي من العمل معي
    Amirim, çenesini kapalı tutacağına söz verdi. Open Subtitles لقد وعد أن يغلق فمه أعلم أنه مصدر إزعاج
    Arayacağına söz vermişti. Open Subtitles لقد وعد ان يتصل
    Adamların, hizmetlerimiz karşılığında bir şey vaat etti. Open Subtitles لقد وعد شعبك بشيء مقابل خدماتنا.
    Annem nasıl ona katlanıyor bilmiyorum. Yavrulara bakacağının sözünü verdi. Open Subtitles لا أعلم كيف تطيق والدتي هذا لقد وعد أنه سيعتني بالصغار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more